DOKTOR DİKMEN DAVASI GÖRÜLDÜ: AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET İSTENDİ
Mersin’de hunharca ve vahşice planlanan ve tasarlanarak işlenen bir cinayet sonucu görevi başında yaşamını yitiren ancak Mersin’deki idarecilerin ayak oyunları ile ŞEHİT sayılmayan(!) Dr. Ahmet Dikmen’in, Mersin 3. Ağır ceza mahkemesindeki 2022/150 esas sayılı dosyasında 17.inci duruşma gerçekleşti. Savcı Adli Tıptan yıllar sonra gelen AKLI MELEKELERİ yerindedir, cezai ehliyeti tamdır raporundan sonra mütalaasını verdi.
Tutuklu sanık Hasan Çayır, SEGBIS ile Seydişehir T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan duruşmaya katılım yaptı. Mahkemede Heyet değişikliği nedeniyle önceki tutanaklar okunarak dosyaya kondu. Bu arada Mahkeme heyeti dosyayı incelerken, İstanbul ATK 4. İhtisas Dairesi'ne yazılan yazıya iki yılı aşkın süre sonunda yapılan tetkik ve incelemeler sonucu cevap verildiği, 4. Adli Tıp İhtisas Kurulu'nun 18.11.2024 tarihli sanık Hasan Çayır'ın cezai ehliyetinin tam olduğuna iliksin raporun gönderildiği görüldü, huzurda okundu, dosyasına kondu.
SAVCI MÜTALAMIZ HAZIRDIR DEDİ
Mahkeme başkanı ve heyeti, İddia makamı olan Savcıya usulen sordu, Savcılık makamı, Tevsii tahkikat talebimiz yoktur, esas hakkındaki mütalaamız hazırdır, dedi. Bunun üzerine Savcı mütalaasını huzurda okudu.
SAVCI MÜTALASINDA DİKKAT ÇEKEN HUSUSLAR
Savcılık makamı mütalaasında; “Maktul Ahmet DIKMEN ile sanık Hasan ÇAYIR'ın Mersin ili Mezitli İlçesi Sağlık Müdürlüğüne bağlı Mezitli Göçmen Sağlık Merkezinde doktor olarak birlikte görev yaptıkları, Sanık Hasan'ın maktul Ahmet'in geçici görevli olarak bir süre Göçmen Sağlık Merkezinden ayrıldığı dönemde geçici olarak sorumlu hekimlik yaptığı, akabinde maktul Ahmet'in görev yeri olan Göçmen Sağlık Merkezine geri dönerek göreve başlamasına müteakip 2021 yılı itibari ile yeniden sorumlu hekimlik görevini devraldığı, bunun üzerine sanık Hasan ÇAYIR'ın, maktul Ahmet'in Sağlık Merkezinde yeniden sorumlu hekim olmasını kabullenemediği ve maktule karsı öfke ve husumet duymaya başladığı, bu kapsamda maktul Ahmet'in tasarruflarına karsı olan sanık Hasan'ın maktule karşı husumetini ve öldürme kastını açıkça ortaya çıkartma eğilimine girdiği, nitekim bu kapsamda dosya arasında bulunan özlük dosyaları ile mahallinde görevliler sağlık çalışanları tarafından düzenlenen 05/10/2021 tarihli tutanaktan da anlaşılacağı üzere sanık Hasan'ın maktul Ahmet'e karsı duyduğu husumetin etkisi ile aile sağlığı merkezinin içerisinde sağlık çalışanları olup, soruşturma kapsamında bilgi sahipleri olarak beyanları alınan İrem Bereket, Hülya Gül, Helin Dal, Elif El Mustafa, Süleyman Hajhussın'nın da duyacağı seklide 05/10/2021 günü sanık Hasan'ın maktul Ahmet'e karsı "hiçbir eşşekoğlu eşşek ne yapacağımı söyleyemez" diyerek kamu görevlisine karsı nezaket dışı kaba hitapta bulunduktan sonra sanığın maktule karsı bu kez öldürme kastını ortaya çıkaracak şekilde Gaziantep’te arkadaş gurubu olduğu, maktulu yok edeceğini beyan ettikten sonra maktule hitaben "yarın sabah bu is yerine gelmeyeceksin, gelebiliyorsan erkeksen gel, seni yok edeceğim ve keseceğim" diyerek açıkça ölümle tehdit ettiği ve öldürme kastı ile tasarlama iradesini bu şekilde 05/10/2021 tarihinde ortaya koyduğu, Devam eden günlerde, sanığın maktule karsı husumet ve öfkelerinin etkisinin devamı neticesi sanığın 06/10/2021 - 13/10 /2021- 14/10/2021 - 15/10/2021- 18/10/2021 tarihlerinde ya ise hiç gelmediği ya da is yerini izinsiz terk ettiği, Tüm dosya kapsamı nazara alındığında, Göçmen Aile Sağlığı merkezinde görevli doktor olan sanık Hasan ÇAYIR'ın aynı yerde sorumlu hekim olan maktul Ahmet DIKMEN'in yönetime ilişkin tasarruflarına yönelik duymuş olduğu husumetin etkisiyle 05/10/2021 tarihinde maktulu ise gelmeye devam ettiği takdirde yok etmekle ve kesmekle tehdit ettiği, aradan geçen süreye rağmen sanığın öldürme kararının icrasından ve tasarlamadan vazgeçmediği, eylem kararlılığında sebat ve ısrar gösterdiği, nihai olarak sanığın aradan geçen 15 gün boyunca zihninde devam eden ve ilk kez 05/10/2021 tarihinde açığa çıkardığı öldürme kastının icrası kapsamında olmak üzere 20/10/2021 günü sağlık merkezine adli emanetin 2022/2340 sırasında kayıtlı bulunan KB110760 seri numaralı 12 numara av fisegi atan sarsılmaz ibareleri bulunan pompalı doldurmalı tek namlulu av tüfeği ve fişekleri ile geldiği, önce maktulün sağlık merkezinde olup olmadığını kontrol ettiği, sanığın kontrol sonucu maktulun gebe- bebek-çocuk izlem odasında olduğunu görünce hemen dışarıya çıktığı ve sağlık ocağı önünde bir müddet oturduktan sonra işyerine geldiği 01 EOP 65 plaka sayılı aracının içerisinde yani bagajında taşıdığı ve suçta kullandığı adli emanetin 2022/2340 sırasında kayıtlı bulunan KB110760 seri numaralı 12 numara av fişeği atan pompalı doldurmalı tek namlulu av tüfeğini aracın bagaj kısmından alarak koşarak maktulun bulunduğu yere doğru girdiği, akabinde sanığın maktulün önce göğüs bölgesine akabinde sırt sol mix kapula kısmına öldürücü olacak şekilde her biri müstakilen öldürmeye elverişli olacak şekilde 2 kez ates ederek maktulü öldürmek suretiyle üzerine isnat olunan tasarlayarak bir kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeni ile kasten öldürme suçunu islediği, sanığın hazırlık soruşturmasında şizofreni hastası olduğunu, uzun süredir sesler duyduğunu, olay günü hipnozlandıgını, arabayla ise giderken beyninin çalışmadığını durduğunu, takıntılı olduğunu savunması üzerine Kayseri Şehir ve Araştırma Hastanesi'nden alınan 17.03.2022 tarihli raporda TCK'nın 32/2 maddesi kapsamında fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğinin azalmış olduğu fiil ile ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin takdirinin mahkemesine ait olduğu belirtilmiş ise de, yargılama esnasında alınan Adli Tıp 4. İhtisas Kurulu'nun 18.10.2024 tarihli raporunda cezai ehliyetinin tam olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla, sanığın tasarlayarak bir kisiyi yerine getirdigi kamu görevi nedeniyle öldürme suçundan eylemine uyan TCK'nın 82/1-a,g, 53, 63 maddeleri geregi cezalandırılmasına, suç vasfı, mevcut delil durumu nazara alınarak tutukluluk halinin devamına, emanetin 2022/2340 sırasında kayıtlı tüfegin TCK'nın 54/1 maddesi geregi müsaderesine, aynı emanette kayıtlı 2 adet av fisegi kovanı, 1 adet plastik tapa, 8 adet kursun parçasının TCK'nın 54/1 maddesi gereği müsaderesine, emanetin 2021/10274 sırasında kayıtlı DVD'lerin dosyada delil olarak saklanmasına, aynı emanette kayıtlı cep telefonu ve sim kartın sahibine iadesine, emanetin 2021/8519 sırasında kayıtlı svapların dosyada delil olarak saklanmasına karar verilmesi kamu adına talep ve mütalaa olunur” dedi…
TCK'nın 82/1-a,g, NEDİR?
5237 sayılı TCK'nın Madde 82- (1) MADDESİNDE, “Kasten öldürme suçunun; a) Tasarlayarak, g) Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle, İşlenmesi halinde, kişi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır” demekte.
VAHŞİCE GÖREVİ BAŞINDA ÖLDÜRÜLEN DOKTOR AHMET DİKMEN ŞEHİT SAYILMADI
Merhum Dr. Ahmet Dikmen”in görevi başında tasarlanarak hunharca katledilmesine seyirci kalan dönemin ilçe müdürü ve ilgilileri ile il sağlık müdürlüğü personel başkanı ve ilgilileri hakkında, merhumun Avukatları tarafından yapılan görevi ihmal, görevi kötüye kullanma suçlamaları ile yapılan suç duyurularına ise yine dönemin il müdürü ve diğerleri tarafından müdahale ile gerçekleşen raporlar sonucu çoğu aklandı ve haklarında soruşturma izni verilmedi… Oysa Dosya tam kapsamı ile dikkatli incelenmiş olsa, merhum doktorun ölümü adım adım geliyor, ilgili ve yetkililer ise gün gün Cinayeti işleyen Dr. Hasan Çayır’ın yaptığı iş ve işlemler, takındığı tavırlar, söylediği sözler nedeniyle tutulan onlarca olay yeri tutanaklarını görmezden gelip vaktinde işleme koymuyor, koysalar bile gecikmeli koyuyorlar, ama kimse bu iş ve işlemleri yapanlara bir sorumluluk yüklemiyor ve hesap sorulmaması için savcıya izin vermiyor. İLGİLİ HABERİMİZ:
En acısı ise Görevi başında, savcının mütalaasında tespit ettiği gibi memuriyet görevini yaparken vahşice bir cinayete kurban giden merhum DR. AHMET DİKMEN görev şehidi sayılmıyor.
Şehit sayılması için il sağlık müdürlüğü ve diğer ilgililerin mahkemedeki bu dosyayı tümden incelemeleri ve o dönemin ilgilileri hakkında savcılığa yapılan suç duyurusu ve tüm ilgililer hakkında soruşturma izni verilmemesi dosyasının titizlikle tekraren incelenmesini isteyen Mersin kamuoyu, hukukun ve kanunların herkese eşit uygulanmasını talep ediyorlar.
MERHUM DR. AHMET DİKMEN İLE İLGİLİ BİR ÖNCEKİ YAYINIMIZIN LİNKİ AŞAĞIDA (BU LİNKİN İÇİNDE RAHMETLİ DOKTOR İLE İLGİLİ BU GÜNE KADAR YAZILAN VE DUYURULAN TÜM HABERLERİN LİNKLERİ VAR)
https://www.haberanaliz.net/haber/dr-ahmet-dikmen-cinayetinde-gelisme-22923
DURUŞMASI ÜÇÜNCÜ AYA BIRAKILDI
Savcı mütalasını okuduktan sonra sanık avukatlarının savunma yapması için süre tanıyan mahkeme duruşmayı 2025 ücüncü ayına bıraktı. Bu arada tutukluluğun devamına karar verildi.
ALLAH BU DEVLETE VE MİLLETE ZEVAL VERMESİN
CEVAP HAKKINA SAYGILIYIZ.
Cevabı yazıda, adı geçen ilgilisi ve yetkilisi göndermesi gerekir. Telefon ve iletişim bilgilerini koymayı unutmayınız.
CEVAP GÖNDERECEĞİNİZ e- posta ADRES:
Köşe Yazarları
