ANLADIM Kİ, MERSİNDE SAĞLIK DÜZELMEZ..
Bir şeyler iyi gitmiyorsa, Gazeteci bunu yazar gündeme taşır.
Toplumun gözü kulağıdır çünki.
Mersin SAĞLIKLA alakalı yüzlerce yazı yazdım.
Bir takım gelişmeler oldu. Ama gerçekte düzelen bir şey yok. Üzüntü verici.
Siyasilerin cırıt attığı alan haline gelen sağlık teşkilatı içinden çıkılamaz hale geldi.
Bakın korona vakaları yine arttı.
Çünkü Mersin’de bu işi ciddiye alan, kendine vazife addeden, işini ehil bir şekilde icra eden sağlık idarecisi darlığı var.
Hastanelerin başhekimleri çok güzel ballı maaşlar almaya ve fıstık gibi makam odalarında KLİMA altında oturmaya, hatta bazıları makamda sigara içmeye bile alışmışlar.
Kimin umurunda KORONA...
Bu arada pazarlıklı alımın önünü aç, doğrudan teminin önünü aç, kim, neyi, kaç paraya almış, umurunda olmasın, siyasiler depocularınızla haşır neşir olsunlar, sonra biz çok düzgünüz deyin..
Allah aşkına hiç mi utanmanız kalmadı yahu!
Torpili bulanın UZMAN olduğu, yetenek ve ehliyetin olmadığı, hilkat garibesi durumunda fikri olamayanların makama oturtulduğu, sağlık alanının bırakıp, HOPTİRİNAM faaliyetler peşine düşüldüğü ortamda ne bekliyoruz ki?!!!
Sağlık da Ebe- hemşire- röntgen ve laboratuar teknisyeni, att ve benzeri dalda eğitim ihtisas yapıp, devletten kadro kaptıktan sonra, o kadrodayken AÖF de 2- 4 yıl daha dışarıdan okuyup MASA BAŞINA GEÇİP amir olanlar ile bu iş bu kadar olur...
Sağlık hizmetleri sınıfında olacaksın, masa başında çalışacaksın ama maaşını ve ek ödemeni sağlık sınıfına göre alacaksın.
Yapmayın, ADALETSİZLİK...
Mersin’dede oldukça bol.
Bu işi düzene sokmak her babayiğidin harcı değil.
Heleki şimdiki idarecilerin.
İcazet ile, siyaset ile makama gelmişsin, senin gibi icazet ve siyaset ile işe alınmış ve makama oturtulmuşları nasıl çalıştıracaksın?
Sorun burada..
Ehliyet ve liyakat ortadan kalkar, tek ölçü seni makama layık gerene SADAKATA varırsa, devlet kaybeder. Dolayısıyla vatandaş kaybeder.
İyi hatırlıyorum Eski adı SSK olan şimdiki adı TOROS olan o hastaneyi bu devlet ne emeklerle inşa etti. İlk açıldığında, o kadar modern bir bina ve donanım (tefrişat) vardı ki, turistik otel gibi idi.
Çok değil kısa zamanda o pırlanta görünümden eser kalmadı.
Suç da vatandaşa yüklendi.
Hor kullandı, kıymet bilmedi denildi.
Hiç gelen giden idarecilerin, orada görev yapanların suçu yok, olmaz da..
Onlar ayrıcalıklı, dokunulmazlıkları var.
O yüzden orası açıldığından beri, idareci, yada aynı görevde.
Şimdi Şehir hastanesine bakın. Kadrolaşmaya bakın. Orada makamlarda oturanları siyaseten araştırın. O, 5 yıldızlı otel havasındaki hastanenin ilk günkü fotoları ile şimdikini karşılaştırın.
Doktor saat 1 de yerinde muayenesinde olmak durumunda, saat 2 olmuş yok. Bilgi işlemciye söylüyorsun, gelince kendine sorarsın diyor.
Personeli, özellikle doktorları poliklinikte saatinde göreve başlatabilen yok.
Sabah ve öğle saatlerinde ALLAH RIZASI İÇİN TEFTİŞ EDİN....
Sağlık müdürü veya valimiz hiç kimseye haber vermeden tebdili kıyafetle polikliniklere gitsin gözü ile yaşananları görsün. ZOR MU?!!
ŞEHİR HASTANESİNDEN 22 Haziran günü bir vatsap mesajı aldım. Bir video görüntü çekilmiş atılmıştı. Ben o videoyu kendimde saklı tutuyor, içerikten 2 ayrı ekran görüntüsü alıp aşağıda yayınlıyorum.
Burası çocuk yoğun bakım... Patlayan solunum cihazı. Hayati öneme haiz. Haznesine su konuyor çünkü nem salıyor. O, sunun azalmaması gerekiyor. Sözde bunu kullanacak ekibe eğitimde verilmiş. Ama cihaz, o veya bu nedenle patlamış.
Bekledim, aradan geçen zaman içinde acaba kimse bir inceleme yapıp, nedir ne değildir demeyecek mi?
Hiç ses yok.
Sormak lazım. Bu cihazı kimden hangi usul ile aldınız, kaç para verdiniz, kaç adet aldınız, bu cihaz neden patladı, suyumu konmadı, yanlış kullanım mı, yoksa cihaz kalitesiz mi, bu işin sorumlusu kim, kimlerden nasıl bir hesap sordunuz?
Harcanan para devletin parası dikkatinizi çekerim..
Bir başka yanı ise çocuk yoğun bakım, hadi orada çocuklara bir şey olsaydı?!!
Bu konuda ne yapıldı?
Ayrıca, Mersinde ki hangi hastanede, hangi depodan eldiven ve maske çalındı?
Bu konuda neler yapıldı?
Eldiven ve maske satan firmalar kim, kimle ilintili, hiç araştırıldı mı?
Sbys ihalelerinde, maske alımlarında yapılan yolsuzlukların hesabını soran odu mu?
Toros Devlet Hastenesinde trilyonluk sterilizasyon cihazının bozulmasına sebep olan, yetkisiz firmaya iş yaptıran hastane idarecileri hala yerlerinde duruyor. Aynı zamanda aynı firmaya hiç yetkisi ve iş deneyimi olmadığı hâlde iş veriliyor... Bir hesap soran var mı?
Yok. Varsa ortaya çıksın. Yazık ya!
Yine bir vatsap mesajı aldım. Bakın ne diyor:
“Bir Başhekim eski başhemşireyi ve yardımcısını amateme ense yapmaya gönderiyor. Bu arada başhemşire yardımcısına rapor veren psikiyatrist de elinden marx ve engelsin kitabını düşürmeyen, rosa luxemburgcu bir demokrat!!!! Bu nasıl bişeyse artık? Başhemşireye rapor veren doktor başhekimin kankası işyeri hekimi genel cerrah. Verdikleri rapor usulsüzdür...”
Yok kardeşim yok. Sağlıkta kimsenin hesap sormaya gücü yetmiyor, yazan bizler hakkında dedikodu üretmeye devam ediyorlar.
Bekleyip göreceğiz. Bugünün yarını da var. Yarının sahibi de ALLAH!
ALLAH, DEVLETE VE MİLLETE ZEVAL VERMESİN.
Baki Selam ve Dua ile.
CEVAP HAKKINA SAYGILIYIZ.
Cevabı yazıda, adı geçen ilgilisi ve yetkilisi göndermesi gerekir. Telefon ve iletişim bilgilerini koymayı unutmayınız.
CEVAP GÖNDERECEĞİNİZ ADRES: batuhansezerhaberanaliz06@gmail.com
Köşe Yazarları
