Başkanlarımızın Şeffaf olacağız mavalı!!!

Bizim PALAVRAYI adet ve huy haline getiren siyasilerimizin hangisi olursa olsun, seçimden evvel ŞEFFAF olacağız, olacağım der seçildikten sonra HAK GETİRE!!!

Sahtekarlar ile tamahkarlar çok çabuk anlaştıkları içinde, toplumun yüzde 80’ide bu yönde kanaat sahibi olduğundan hemencecik araziye uyum sağlarlar.

Biz yine yazar çizeriz istenmeyen ve kötü insan oluruz!

Umurum değil.

31 Mart öncesi ŞAFFAF çalışacağım, herşey halka açık olacak, kapım açık olacak, yaptığım her işin hesabını kamuoyu önünde vereceğim, gizli saklı işim olmayacak, her yaptığım işi millet duyacak, ihalelerde açık olacağım, israfa yönelmeyeceğim, lüks ve debdebeye yönelmeyeceğim, sizden biri olacağım, halkın içinde olacağım, şu olacağım, bu olacağım…

Bunları söyleyenlerin, icraatlarını gören var mı?!

31 Mart Nere, Mayıs’ın 2.si nere?!

Halen hoş geldin beş gittin ziyaretleri, YALAKA- YAĞCI- GOYGOYCU- ÇIKARCI- YİYİCİ- KEMİRİCİ tiplerin ziyaretleri bir türlü bitmiyor.

Dünün oncusu şimdi buncu olmuş…

Ahlaksızlık, iffetsizlik, arsızlık hat safhada.

Sözde bunlar siyasiler ve siyaset ile uğraşıyorlar ve ÜLKEYİ düzeltecekler!!!

Ulan önce siz kendinizi düzeltin, kadını erkeği, olmadığınız görüntüye girip, kırıta kırıta makam makam gezmeyin.

Neyse..

Başkanlar, seçilenler,

Huuu! Duyuyonuz mu?!

NERDE ŞEFFAFLIK?!

Borçlarla devraldınız anladık.

Bunu afiş yapıp asarsınız onu da anladık.

Siz şu anda ne yapıyorsunuz, ne vaat verip geldiniz, ne gibi bir çalışma periyoduna girdiniz, devraldığınız belediyeler ile ilgili içerde ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz, hangi hırsızlık - yolsuzluk- fahiş fiatla alım - hileli ihale - avanta meselesini yakaladınız, bunun için ne yaptınız, bankamatik personel olanları ne yaptınız, idarecilerinizi belirlediniz mi, eleğinizde kimleri nasıl elediniz, neden elediniz, kimleri neden elemediniz, sahada ne yapıyorsunuz, hangi işin ucundan tuttunuz….?!!

Soruların cevbanı ben bulamıyorum, konuşan aktarını göremiyorum, ŞEFFAF yapılan hiçbir işi göremedim, (herhalde çok şeffaf cam gibi o yüzden görünmüyor) siz gördünüz mü?!

Okurlarım, Allah aşkına siz gördünüz mü?

Yahu bize HİKAYE anlatmaktan vazgeçin, DÜRÜST adam rolü oynamaktan vazgeçin, ADAM GİBİ ADAM OLUN, KADIN GİBİ KADIN OLUN, iş yapın, icraat yapın, hakkaniyetli ve vicdanlı çalışın, adalet ve haktan hukuktan sapmayın, yaptığınız bu işlerde SES versin!!!

Kim DAMA çıkıyor ise, MERDİVENİ de peşin sıra çekiyor ki, ardından kimse gelmesin, kimse kendine ulaşamasın!!!

Bu işin yarını var.

Bir sonraki seçimi var.

Bu millet artık yolunacak KAZ değil, ağzına bir parmak bal sürülüp oyalanacak ABUZERDE değil!

Hizmet bekliyor, verdiğiniz sözlerin sonucunu bekliyor, sizi fellik fellik izliyor.

Doğruluk, Dürüstlük, ilkeli olmak, adil olmak, hak hukuk dinlemek, üreteceğim tüketmeyeceğim nutku atmış olmak ile iş yapmış olmuyorsunuz, tiribünlere oynamış olup, hikaye ve masal anlatmaya devam etmiş oluyorsunuz.

İcraat beyler bayanlar icraat…

Hani nerede?

Gören var mı?

Duyan var mı?

Hangisinin iş ve icraatları ŞEFFAF ve açık?!

İhaleler, işe alımlar, doğrudan teminler, pazarlıklı alımlar, işten atmalar, görevde yüskeltilmeler v.s.

Hangisinin hangi işi HALKA VE KAMUYA AÇIK VE ŞEFFAF!

Kim, yapılan hangi iş için, bir soru sorabiliyor, sorma imkanına sahip?!

Yapılan hiçbir işi ve icraattan haberiniz yok ki ne soracaksınız?

Bünyelerinde BASIN birimi oluşturmuşlar.

Oralara da KAŞAR TİPLERİ YERLEŞTİRMİŞLER.

Başkanımız gitti, Başkanımız geldi, Başkanımız uçtu, Başkanımız öptü, Başkanımız sarıldı, Başkanımız yemek yedi, Başkanımız su içti, Başkanımız uyudu, Başkanımız top oynadı, Başkanımız yellendi, gürledi….

Bunları rutin olarak yazıp tüm basına geçiyorlar.

Basında buna yer verenlerin bir kısmı, iki gün sonra kapılarını çalıp, fatura kesip, haberinizi yaptık para verin diyor.

Alıştırmışlar bu rezalet işe, böyle gelmiş böyle gidiyor.

Önce bu işi bir sonlandırın.

Haber değeri var ise bir gönderinin, haberci ise onu alan, gazetesinde yayınlar, yayınlamıyor ise o kendi tercihidir.

Yayınladı diye sizden bedel istiyor ise, fatura kesip para istiyor ise, yada başkaca iş istiyor ise, bu da onun ayıbı, sizinde kayıbınızdır.

Basın bürolarınızdan yaptığınız harcamaları kısın ve israfı bitirin.

Ayrıca, ihaleler ve her tür alımlarınız, EKAP’a önceden konulmalı, geniş kitlelere duyurulmalıdır.

Doğrudan teminleriniz, pazarlıklı alımlarınız hep aynı firmalar arasında dönüp durmamalı, bu iş son bulmalıdır.

Makam aracı saltanatından vazgeçip, yerli arabalara dönmelisiniz.

Her müdür, daire başkanına, kıytırık amir pozisyonunda olanlara özel makam arabası yerine, hizmet arabası sayısını düşürüp, her müdürün ve daire başkanının o arabalaradan eşit faydalanmasını sağlayın.

Yaz günü klimalar sonuna kadar açık iken içerde sigara içip, pencereleri açanları, yada koridorların camlarını açanlara, sokak kapılarını açık tutup elektiriği ve kaynakları hayrat gibi harcayanlara dur deyin.

Sigara içiyorum diye sık sık dışarı çıkıp geyik muhabbeti yapanları önleyin.

5 memurun yapacağı işi 15 memura yaptırmayın.

3 işçinin yapacağı işi 13 işçiye yaptırmayın.

1 liralık malı 5 liraya almayın.

Bizde bunları görelim!!!

Yapıyorsunuz da, göremiyor muyuz, görmüyor muyuz?

Sizin ŞEFFAFLIK anlayışınız “aman kimseler duymasın” şarkısına benziyor…