BİTKİ SOSYOLOGU ARAŞTIRMALARINI NASIL YAPABİLİR?
Türkiye’nin floristik (bitki türü) çeşitliliği muhtemelen %90’nın çok üzerinde bilinmesine rağmen, bitki örtüsüne (vejetasyon) ait bilgilerimiz %10’un çok altındadır. Türkiye bitki örtüsüne ait bitki birlikleri (plant association), sigmetum, geosigmetum, permasigmetum ve geopermasigmetum’lar bilinmemektedir. Bu konuda bilimsel doğruluğu da şüpheli bitki birliklerine ait bir parça bilgimiz olmasına rağmen sigmetum, geosigmetum, permasigmetum ve geopermasigmetum’lar konusunda hiçbir bilgimiz yoktur. Bu nedenlerle Türkiye’de bitki sosyolojisi çalışmalarına gereksinim vardır.
İlk kez Polonyalı J. Paczoski 1896 yılında bitkilerde sosyal yaşamın olduğunu bilimsel makalesinde duyurduktan sonra bitki örtüsünün çalışılması konusunda çeşitli görüşler belirtilmesine rağmen 1928 yılında İsviçreli J. Braun-Blanquet çok rağbet gören metotları açıklamış ve sonrasında Alman Prof. Dr. Reinhold Tüxen bitki sosyolojisi bilimine çok önemli katkılar yapmıştır. Prof. Dr. Hikmet Birand 1960 yılında Tuz gölü çevresinde Türkiye’deki ilk bitki sosyolojisi çalışmasını ortaya koymuştur.
Flora çalışanlar için sadece bitki sistematiği bilimi bilmek yeterli olmakta ve arazide bitkileri topladıktan sonra herbaryumlara getiripbu bitkilerin teşhislerini yaparak çalışmalarını bitirebilmektedir. Bu nedenle Türkiye’de yüzlerce flora çalışan bulunmakta. Halbuki bir alanın bitki örtüsünün bitki sosyolojisi açısından çalışabilmek için aşağıdaki bilgilerle donanımlı olarak arazide örneklik alan çalışması yapılabilmektedir.
- Bitki sistematiği bilmeli:Bitki sosyologları bitki türlerini (tohumlu bitki, eğrelti, mantar) arazide örneklik alan çalışması yaparken bilmek zorundadır. Bu zorluk karşısında bitki sosyologları kariyerleri boyunca sadece bir veya birkaç ülkede, bir veya birkaç yaşam ortamı (ekosistem) çalışabilirler. Ayrıca bir veya birkaç ekosistem hakkında süreli yayınları ve kitapları toplamak bile para, zaman ve imkân ister. Örneğin ben 33,5 yıllık kariyerim ve sonrasında sadece Türkiye ve KKTC’de kıyı ekosistemleri (kumul, tuzcul, acısu, frigana, maki, orman) çalıştım. Bitki sosyologunun arazide bitkileri bilmesi zorunluluğu nedeniyle standart işlem; bir bölgeyi önce bitki sistematikçileri araştırıp bitki türlerini tespit ederler vesonrasında bu bölgeye bitki sosyologları gelip araştırma yaparlar.
- Bitki ekolojisi (bitki türü ile ortam ilişkisini) bilmeli: Bitki türlerinin hayat formlarını, süksesyon (sıralı değişim) vb. bilmeli
a. Jeomorfoloji ile ilişkisini bilmeli: Yeryüzü şekilleri (jeomorfoloji) ile bitki örtüsü ilişkisini arazide anlayıp sonuca varması gerekir. Bakı, eğim, yükseklik, jeomorfolojik şekiller vb. ile muhtemel bitki birlikleri arasındaki ilişkileri arazide çözümlemesi gerekir
b. İklim ile ilişkisini bilmeli: Makro ve mikro iklim koşullarının, yağış, rüzgâr, güneş alan yerler, gölgeli yerler vb. ile bitki örtüsü ilişkileri ve etkilenmesini de arazide anlaması gerekir.
c. Toprak ile ilişkisini bilmeli: Büyük toprak grupları, toprak bünyesi, toprak tuzluluğu, toprak nemi, toprak ph’sı, toprak kireci vb.nin bitki örtüsüne etkisini de arazide anlaması gerekir.
d. Hidroloji ile ilişkisini bilmeli: Yeraltı su seviyesi, yeraltı sularının nereden geldiği vb. ile bitki örtüsü ilişkilerini arazide anlaması gerekir.
e. Biyotik faktörler ile ilişkisini bilmeli: Çeşitli insan (turizm, yapılaşma, yangın, vb.) ve hayvan (otlatma, çiğneme vb.) etkileri ile bitki örtüsü ilişkilerini arazide anlaması gerekir.
- Vejetasyon ekolojisi bilmeli: Bitki örtüsü (vejetasyon) ile iklim, toprak, hayvan, yangın, hava kirliliği vb. ilişkilerini bilmeli.
- Bitki coğrafyası bilmeli:Örneklik alan çalışması yaptığı yerdeki bitki türlerinin Türkiye ve dünyadaki dağılışını bilerek (endemik, nadir, tehlikedeki tür vb.) arazide değerlendirme yapması gerekir.
- Synekoloji bilmeli:Bitki sosyologu bitki birliklerinin ekolojisini bilmeli, aradığı bitki birliklerini bu bilgiye göre bulabilmeli. Bitki birliklerine göre o arazini yüksekliğini, bakısını, toprağını, yağışını, orada olmuş olan yangını vb. bilmeli. Bu öyle bir bilgidir ki bir süre sonra insana bitki topluluklarının sizinle konuştuğu ve bulunduğu yer ile ilgili özellikleri size anlattığını hissedersiniz.
- Synkoroloji bilmeli:Bitki sosyoloğu bitki birliklerinin Türkiye ve dünya yayılışlarını bilmeli ve bu bilgiye dayanarak arazide muhtemel bitki birliğini araştırmalı. Fransız Profesör Géhu 1988 yılındaki araştırmamızda Kaş’a geldiğimizde gözü kenardaki tepelerde idi. Meğer daha önce Kaş yakınındaki Yunan adalarında Euphorbia dendroides’in bir bitki birliğini bulmuşlar. Biz Kaş kayalıklarındaki bu çalının bulunduğu bitki birliğini dünya için yeni bir bitki birliği olarak Rubio tenuifoliae-Euphorbietum dendroidis birliği olarak tanımladık.
- Syndinamik bilmeli:Bitki sosyoloğubitki birliklerinin hangi sıralı değişim (süksesyon) sonucu muhtemel bitki birliğinin arazinin o bölgesinde ortaya çıktığını bilmeli. Yangın, kesim, otlatma gibi kısa zaman önce vuku bulan bir değişim sonucunda mı yoksa uzun dönemli bir sıralı değişim sonucunda orada ortaya çıktığını bilmeli.
- Syntaksonomi bilmeli:Bitki sosyoloğu bitki birliklerinin sistematiğini bilmeli. Çalıştığı bölgedeki bitki örtüsünün hangi sınıfa ait olduğunu ve buradaki bitki birliklerinin bu sınıfa ait bitki birlikleri olduğunu bilmeli
- Symfitososyoloji:Bitki sosyoloğu bir bölgenin bitki sosyolojisi çalışılmışsa o bölgede symfitososyolojik araştırma yapabilir. Symfitososyolojik araştırmada arazideki daha büyük alanda bitki türleri yerine bitki birlikleri yazılır. Symfitososyolojik araştırmalar Türkiye’de henüz başlamadı.
- Geosymfitososyoloji:Bitki sosyoloğu çalışmak istediği bölgede daha önce bitki sosyolojisi ve symfitososyolojik araştırmalar yapılmışsa bu alanda aldığı çok daha büyük örneklik alanda tür veya bitki birliği yerine sigmetumları yazar. Geosymfitososyolojik araştırmalar da Türkiye’de başlamış değil. Fransız Prof. Géhu 1987 yılındaki K.B. Anadolu çalışmamızda “Güney Karadeniz kumul”, “Güney Marmara kumul” ve “Kuzey Ege kumul” geosigmetumları tespit etti. İstanbul’un Marmara kıyıları ile Kuzey Ege’deki alanı ise “tuzcul geosigmetum” olarak belirtti.
- Vejetasyon haritacılığı bilmeli:Bitki sosyolojisindebulunan sonuçlar (bitki birliği, alyans, ordo, sınıf, sigmetum) haritalaştırılıp çevre korumacılar, ormancılar, ziraatçılar ve askerlerin hizmetine sunulmalıdır. Burada bir anımı paylaşmak istiyorum. Bitki birliklerinin Türkiye’de ilk kez haritalanması konusunda 1989 yılında bir projemi Türkiye Tabiatı Koruma Derneği Başkanı dernek bütçesinden karşılamayı tekli etti. Kısa bir süre sonra bu projeyi WWF ve UICN’e sunduklarını belirtti. Yine kısa bir süre sonra derneğindeki bir botanikçi “Bu çok basit bir çalışma, bunun için dışarıya proje sunulmaz” demiş ve projeyi geri çekmişler. Dernek başkanına “Madem basit bir proje, bakın yer belli ve bu Türkiye’de bir ilk olacak. O botanikçiye söyleyin o yapsın” dedim. Aradan 32 yıl geçtiği halde çok kolay dedikleri bu tip haritayı bu botanikçi ve arkadaşları yapamadılar.
- Çok geniş süreli yayın ve kitaplara erişebilmeli: Örneğin 1989 yılında yaptığım bir tespitten bahsedeyim. Fransa’nın Bailleul kasabasındaki Bitki sosyolojisi araştırma merkezine o tarihlerde 450 süreli yayın gelirken TÜBİTAK’ın Ankara süreli yayınlar kataloğunda bu süreli yayınlardan sadece 15’i Ankara’ya geliyordu. 1989 yılında Fransa’daki bu merkezde 12.000 kitap varken bunların 100 tanesi bile Ankara’da bulunmuyordu.
Türkiye’deki süreli yayınların ve kitapların azlığına bağlı olarak Türk bitki sosyologları büyük engel olduğu için Türkiye’de kariyerinde sadece bitki sosyolojisi çalışan bilim adamı sayısı bir elin parmakları kadar bile değildir. Birçok kişi sadece bir kez yüksek lisans ve doktora tezi olarak bitki sosyolojisi biliminde araştırma yapmıştır. Veya hem flora hem de vejetasyon araştırmalarında sistematikçilerin de adı geçtiği için bunları bitki sosyologları arasına sokamayız.