Bizim de söyleyeceklerimiz var!

Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik durum belli...

Siyaset ise gözünüzün önünde cereyan ediyor.

Gündemde Barolar, Meslek odaları, Sel felaketi, Ayasofya, İstanbul sözleşmesi, erken seçim konuları v.s..

Tartışılıyor.

Ekranların kadrolu tartışmacılarına alıştık artık.

Kimseye bir faydaları yok.

Kendilerini tanıtıyorlar, moderatörler ile işi pişirmişler, tartışmalar sen iyisin ben iyiyim, Erzurumlu hikayesine döndü..

Neyse...

Bu İkinci el araba fiyatlarına ne oluyor kuzum?!

2 ay önce 25 bin olan araç 50 bine çıkmış...

Tüm ikinci el araçlarda fiyatlar ikiye katlamış...

Ne iş?

Ne dönüyor?

Kim döndürüyor?

Niçin döndürüyor?

Nasıl döndürüyor?

Bu işten kim kazançlı çıkıyor?

Vatandaşın sırtına binen bu sektöre dur diyecek bir makam yok mu?

Emeklilere görülen bu durum reva mı?!

Neymişte zam gelmiş...

Bak hele...

Nereye gelmiş, nasıl gelmiş, ne kadar gelmiş, kim görmüş?...

Yahu en az alan 1500 lira diyorlar.

Ben emekli olup 2200 lira alanı da biliyorum.

Milyonlarca emekli içinde, 4 bin, 5 bin lirayı geçen miktarda para alan çok az.

Yüzde 80’i açlıkla yoklukla iç içe yaşıyor.

Aldığı para ile bırakın geçinmeyi, yaşaması mucize.

Tabiri caiz ise sürünüyorlar.

Beğenmediğiniz Ab ülkelerinde elin oğlu emeklisini tatile bile gönderiyor.

Bizde iki dini bayramda verilen 1000 tl.

Sadaka veriyorlar mübarek.

Lafa geldi mi, “yaşlılarımıza saygımız var”...

Bu nasıl saygı?

Yaşama ÖL der gibi, bir uyduruk zam.

Aldıkları para ile sabah, öğlen, akşam üç öğün simit yeseler bile bu para yetmez.

Bırakın, ev kirası, elektrik, su vs. yaşamsal giderlerini...

Bu Emekliye zam geldi, yaşadı, uçtu, oooo, gibi yazılar yazanlara sesleniyorum

Ayıp ya!

Utanın.

Anladık, korkuyorsunuz..

Yazıklar olsun!

Kulundan korkuyorsunuz da ALLAH’tan hiç korkmuyor musunuz?

Hey gidi yalan dünya hey...

Tam 2,5 yıldır köşemde yazıyorum, bu arada kitaplaştırdığım olaylar var.

Fırsatı kollayan tiplerle el ele veren düşmanlarımın yükselen sesleri bana koymaz.

Beni asıl kahreden bu aşamada dostlarımın sessizliği.

Bu yüzden 2,5 yıl önceki çok isimden uzağım.

Yarının sahibi Allah.

Yaşarsak, herkes, her şeyi görecek..

Doğa ve çevre kirletiliyor.

Biz öylesine kirlenmişiz ki, o kirli ellerimizle tabiatı, doğayı, sahili, denizi, ormanı kirletiyoruz.

Düşünün bir kere, biz insanoğlu olarak birbirimize merhamet etmiyoruz ki, Doğaya, çevreye merhamet edelim.

Tüühhh...

Bütün kötülerin yüzüne.