Bu millet Genel AF bekliyor!!!
Öncelikle MHP lideri Devlet Bahçeli’ye sağlıklı bir ömür, bir an evvel sağlığına kavuşmasını diliyorum.
Ülkemizde büyük bir TOPLUMSAL KAOS var.
İyi denilen işlere de artık kötü diyen, her duyduğuna, her yapılana muhalefet etmeyi maharet sanan bir kitle var.
Son on yılı şöyle bir gözden geçirin.
Elinizi vicdanınıza koyun.
Cüzdanınıza değil!!!
Darbe kalkışması ve sonrasını hatırlayın.
Yargıda verilen kararların çoğu tartışıldı, vicdanları yaraladı, kimi yanlış idi, kimi adil değil idi, kimi şöyle idi, böyle idi…
Bir devletin olmaz ise olmazı, ADALETTİR!!!
Adalet yara alır ise, toplumda her şey dejenere olur.
Adalet, Sağlık, Milli Eğitim bunlar gerçekten çok önemli ana konular.
Tam 15 yıldır dillendirilen ve son 7 yılda ise her gün sosyal medyada gündeme getirilen konu, bir GENEL AF çıkması konusundadır.
Bu konuda toplumda çok sayıda saygın isim beyanat da bulunmuştur.
Cezaevlerinin kapılarında AFFET TÜRKİYEM diye seslenen vekillerimiz, verdiği röportajlar ile artık bir AF şarttır diyen siyasi büyüklerimiz, akademisyenler, hukukçular, sanatçılar, gazeteciler, STK önderleri hep aynı minval ile beyanatlarda bulunmuşlardır.
İşin gerçeği şudur.
Ülkemizdeki cezaevleri tıka basa doludur ve artık insanlar neredeyse üst üste yatacak haldedir.
Nöbetleşe yatanlar var.
Koğuşlar yetmiyor.
Hijyenik koşullar yok.
Sağlıklı bir ortam yok.
İnsan yaşamı en değerli haktır.
Orada yatanlar, hükümlü de olsa, tutukla da olsa, insanca muamele ve davranış görmek hakkına sahip.
İnsanca, uygarca yaşam şartlarının sağlanması gerekir.
Her tutuklu ve mahkûma, VATAN HAİNİ, DEVLET DÜŞMANI, IRZ NAMUS DÜŞMANI, CANİ gözü ile bakarsanız, toplumsal barışa hizmet etmezsiniz.
Bu kişisel bir mesele değil.
Toplumsal mesele.
Cezaevlerinde TUTUKLU kalanların sayısı hiç az değil.
MAHKÛM olarak yatanların, yani hükümlü dediklerimizin sayısı ise oldukça kabarık…
Devletimiz ha bire yeni cezaevleri yapıyor.
Bu sizce bir çözüm mü?!
Çözüm olsa idi, bu kadar insan suça yönelir ve suç işler miydi?
Suç da ve cezada kanunilik ilkesine uyulmaz ise, Dürüst işlem yetkisine uyulmaz ise, adil yargılama kuralları ihlal edilirse, masumiyet karinesine dikkat edilmez ise, lekelenmeme hakına dikkat edilmez ise, yanlış kararlar, taraflı kararlar, yanlı uygulamalar ile toplum gerilir, toplumsal barış zarar görür.
Toplumsal barışın zarar gördüğü yerde, HİÇ BİR KONUDA KALKINMA BEKLEMEYİNİZ.
Mahkûm, Tutuklu ve onların aileleri, öyle azımsanacak bir rakamda değiller.
Milyona varan bir rakam.
İşin sosyolojik boyutunu ele alan akademisyenler de giderek bir açmaz içine yuvarlandığımızı söylüyorlar.
Yıkılan, yok olan aileler, darmadağın olan hayatlar, toplumsal bir kirlenmeye yol açıyor.
Gayrimeşru bir hayat, ilkesizlik, KİN ve NEFRETTEN BESLENEN canavarlaşan duygular ile hareket eden şiddet yanlısı insanlar toplumu içinden çıkılamaz hale getiriyor.
Bahçeli’nin APO çıkışı sonrası, cezaevlerinde yatan TUTUKLU ve MUHKUMLAR başta olmak üzere onların aileleri ve yakınları arasında da büyük bir sevinç, umut yarattı.
Toplumun büyük kesimi kendisini bir GENEL AFFA kilitledi.
Öyle sınırlı bir infaz düzenlemesi, insanları ve toplumu rahatlatmaz.
9 kez yargı paketi düzenlemesi yapan devletimiz, çıkardığı o yargı paketleri ile kanayan yaraya ilaç olamamıştır.
Eğer çıkan paket sağlam olsa, birinci paket de bu iş biter idi. Ardı ardına 9 yargı paketi çıkmış, bundan sonra da çıkacağı belli.
Çünkü çıkan bu paketler yargıdaki aksayan işlere ve sorunlara çözüm olamıyor.
Türkiye, Cumhuriyetinin 100. Yılını kutladı.
100. yılda bir GENEL AF bu ülkeye çok şeyler kazandıracaktır.
Bu zor değildir.
TBMM çatısına bu önerge gelsin, hiçbir partinin bunun karşısında duracağını sanmıyorum.
Şimdi ileri geri laf ediyorlar ama iş ciddiyete binsin, kimse bu işe hayır demez.
Dünyada olan bitene bir bakınız.
Etrafımızdaki komşu ülkelere göz atınız.
Neler olup bitiyor, ne işler dönüyor?!
Biz birbirimizle uğraşırken, gereksiz kavga ve samimiyetsiz söylemlerle yol yürürken, elin oğlu, coğrafyasını değiştiriyor, kendine yeni gelir kapıları icat etmeye çalışıyor, kavgadan ve savaştan çıkar elde ediyor.
Düşmeyelim şunların tuzağına.
Benim 102 yaşında olan aklı melekeleri yerinde ANNECİĞİM bile, “bu işi çözer ise Erdoğan çözer oğlum, ondan başka çözecek kimse tanımıyorum. O dürüst ve tertemiz bir adam. Allah dostu. Bahçeli temiz adam. El ele verirlerse bu toplumsal rahatlamayı sağlarlar. Ülkemiz rahata erer. Birlik ve dayanışma çok şey kazandırır. ABD ve AB ülkeleri bizim birlik ve beraberliğimizden başarımızdan korkuyor. O yüzden bu Erdoğan’ı istemiyorlar. O yüzden onun yaptığı her işi kötülüyorlar. Benim yaşım 102. Bir Atatürk’ü bilirim, birde bu Erdoğan’ı. Allah sağlıklı uzun ömür versin” diyor.
Bunu herkes biliyor da, dillendiremiyor.
Bir kıskançlık, bir hamaset, gereksiz şekilde almış başını gidiyor.
Ben buradan devletimin büyüklerine, 42 yıllık bir gazeteci, siyaset de il ilçe başkanlıkları ve genel başkan baş danışmanlığı, GİK üyeliği, STK önderliği yapmış biri olarak sesleniyorum:
GENEL AF şarttır!!!
Kısmi af olarak bilinen ceza düzenlemeleri, infaz düzenlemeleri çözüm değildir.
9 kez yargı paketi çıktı, düzelen bir şey yok.
Genel Af çıksın, kimse devletten büyük değil, azılı olan devlet düşmanı ve diğer tiplere yurt dışı çıkma yasağı koyun, yanlışa devam ederse, alın içeri tıkın.
Ama cezaevlerinde tıka basa ortamda kalan birçoğu yanlış ve hatalı kararlar ile içerde olan insanlara da, onların ailelerine de bir hak tanıyın.
Yüce Allah’ın AF ve TEVBE kapısı sürekli açıktır.
Allah’a inanan ve güvenen insanlar topluluğu olan bizlerin başında bulunan, imanlı bir insan olan başta Cumhurbaşkanımız ve sonrasında Bahçeli benim bu dediklerimi çok iyi anlıyorlardır ve sanırım onlarda Cumhuriyetin 100. Yılını kutladığımız anlarda, böyle bir AF ile toplumu rahatlatacak ve toplumsal mutabakata, barışa, kalkınmaya çok büyük hizmet edeceklerdir.
Evet, bende, kısmi değil Genel AF diyorum.
Sayın cumhurbaşkanımız ve Bahçeli başta olmak üzere, sağduyulu herkesinde bu işe omuz vereceğini düşünüyorum.
Baki Selam ve Dua ile.