GÖYNÜK KIYI KUMULU
Göynük kıyı kumulu; Antalya’nın Kemer ilçesi, Merkez bucağı, Göynük Belediyesi sınırları içindedir.
Kuzey Batı Anadolu, Akdeniz ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kıyı kumulları araştırması çerçevesinde Avrupa Konseyi’nin proje desteğiyle Göynük kıyı kumulunu da araştırdık. Bu kumulu 29 Haziran 1988’de Fransız Prof. Dr. Jean-Marie Géhu ve İspanyol Prof. Dr. Manuel Costa ile birlikte araştırdık. Bu tarihte Güney Antalya Turizm projesinde Göynük kıyı kumulu çevresinde de çok yoğun otel ve konut inşaatları vardı. Kemer kıyı kumulu araştırmamızdaki gibi bu kumulu araştırmak için adeta inşaatlar arasında doğallığı bozulmamış yerler aradık.
Göynük kıyılarında 2 büyük yaşam ortamına (ekosistem) ait bitki toplulukları tespit ettik. Bu yaşam ortamları kıyı kumulları ve kıyı makisidir. Göynük kıyı kumulunda 4 bitki topluluğu tespit ettik. Bunlar;
Kıyı kumullarında;
1. Salsolo – Euphorbietum peplis
2. Ononidetum hispanicae
3. Matthiolo bicornis – Sileneetum kotschyi
Kıyı makisinde;
4. Rubio tenuifoliae – Pistacietum lentisci
Bu bitki topluluklarından 2 ve 3’üncüsü Türkiye’nin Akdeniz kıyıları ve 4’üncüsü Türkiye’nin Akdeniz kıyıları ile KKTC’nin kıyılarına özgü (endemik) bitki toplulukları. Bu bitki topluluklarından 2’ncisini doktora araştırmamız esnasında Silifke kıyı kumulunda bulmuş ve 1977’de yayınlamıştık. Bitki topluluklarından 3’üncüsünü 1988’de Akdeniz kıyıları araştırmamızda tespit ettik ve 1989’de yayınladık. Bitki topluluklarından 4’üncüsünü 1988’de Akdeniz kıyılarında ve KKTC kıyılarında tespit edip 1990’da yayınladık.
Google Earth’den uydu görüntülerini incelediğimizde Göynük kıyı kumulunun bugünkü uzunluğu 3650 m ve kumulun en geniş yeri 65 m. Dr. Yılmaz Bal ile 1957 ve 1994 yıllarına ait hava fotoğraflarını karşılaştırmış ve incelemiştik. Özellikle hava fotoğrafları ile yaptığımız inceleme ile Google Earth’den yaptığımız ölçümleri karşılaştırdığımızda kıyı kumulunun deniz ile kara arasındaki genişliği ve buna bağlı olarak kıyı kumulunun alanında büyük azalmalar olduğu görülüyor. Bunun en büyük nedeni de otel ve konutların kıyıya çok yaklaşarak yapılması. Kıyıya çok yakın kumul boyunca Sakıp Sabancı Caddesi ve bu cadde ile kıyı arasına oteller ve konutlar yapılmıştır. 1974 yılına kadar bu kıyı kumullarına yol gelmediğinden dolayı kumulların doğallığı bozulmamıştı. Ancak 1974 yılında açılan Akyarlar tüneli ve gelen yollar, 1980 sonrasında uygulanan Güney Antalya Turizm Projesi ile bu bölgedeki kıyı kumullarını ekoturizmi bile düşünmeden yok ettik.
Güney Antalya Projesini düşünen, uygulayan yetkililerden sağ olanları bulup bunlara örneğin bizlerin bulduğu biyoçeşitlilikten söz ettikten sonra bu proje hakkında hala aynı düşüncede olup olmadıklarını bizzat ben sormak ve cevaplarını duymak isterdim.