Hastanelere bakan yok mu?

Mersin acınacak halde diyoruz kimse inanmıyor. Çünkü eline Keseri geçiren hep kendine yontuyor. Bakın Sağlık alanında tuhaf çalışmalar sergilendiği için Mersin de istenilen verimi, hizmetteki kaliteyi, sunumdaki kaliteyi yakalayamıyoruz. Sağlık kolunda önemli görevleri olan DOKTOR- HEMŞİRE- EBE- SAĞLIK MEMURU- LABARATUVAR VE RÖNTGEN TEKNİSYENLERİ, ANESTEZİ TEKNİSYENLERİ gibi çok sayıda unvanı olan bu mesleğin eğitimini almış olanları gerçek işlerinde değerlendirmiyorlar, farklı işlerde çalıştırıyorlar. Gelin ALLAH RIZASI İÇİN MERSİNDEKİ TÜM HASTENELERİ TEK TEK TARAYIP KONTROL EDİN. Çoğu hemşire masa başında, arşivde, ayniyat da, hasta haklarında, kalite biriminde, büro hizmetlerinde istihdam edilip çalıştırılıyor. Kimse ses çıkarmıyor. Arkasına torpil bulan işten kaytarmak için yapıyor. Diğerleri ise adamın yokluğundan getirilip çalıştırılıyorlar. Branşlarına uygun çalıştırılmayan yüzlerce insan var. Bu tür çalıştırmalar iş yerindeki çalışma barışını bozuyor. Ama ADİL- HAKKANİYETLİ- DOĞRU- DRÜRÜST olan yöneticilerin bu işler umurunda bile değil (!)
Dün konuyu gündeme taşıdım. MDH de ki yemek işi rezaletini.İhale iptali gerekçesinin İHALEYE FESAT KARIŞTIRMA olduğunu, dünkü devir teslim rezaletini, yemeğin o mutfakta değil şartnamelere aykırı dışarıdan getirildiğini, işçilere sizleri çıkartacağım dediklerini ve idarenin ise bizi ilgilendirmez, siz özel sektör elemanısınız, taşeron istediği gibi alır atar gibi laflar ettiğini, oysa bunların idari ve teknik şartnamelerden doğan hakları olduğunu, idarenin izni ve tasarrufu olmadan hiç kimsenin işine son verilemeyeceğini, işe son vermenin bir kısım yasal alt yapısının olduğunu, artık eskisi gibi seni çıkardım seni aldım olmayacağını, bakanlığın bu husus da genelgeler gönderip, iş ve işçi bulma kurumu kayıtlı olup, oradan gönderilenlerin alınacağını, keyfi davranılmayacağını belirtik. Tınlayan olmadı. Tınlamasınlar bakalım. Bu tınlanmayan devirde geçer. Merak etmeyin, bu devlet 12 Eylül darbesinin hesabını 32 sene sonra sormaya başladı. Elbet gün gelecek bu işlerin hesabını da bu devlet soracak. Bekleyeceğiz göreceğiz.
Aynı saatlerde KADIN DOĞUM hastanesinin yemek ihalesi var.Kimsenin haberi yok. Çünkü Sağlık müdürlüğü basın bürosuna bildirilmemiş. Daha önce bu konuda ilgili ve yetkilileri uyardım, kimse uyarıyı dikkate almadı. İhalelerde, açıklık, rekabet, şeffaflık olsun deniyorsa, devlet kazansın deniyorsa bu tür tüm alım satımların ihalelerin KİK e gönderildiği an bir yazı ile il sağlık müdürlüğüne ve basın bürosuna gönderilmesi ve kamuya duyurulmasında fayda var. MDH bunu ufak tefek eksiklerle yapıyor, diğerleri yan gelip yatıyor. Niye? Aynı hastane kendi kurumunun web sitesine ihalelerin teknik şartnamelerini koymuş, idari şartnamelerini koymamış ve ihale günlerini yazıp duyurmamış. Niye? Bu gizli saklılığın nedeni ne? Aynı şekilde TOROS devlet hastanesi, Tarsus devlet hastanesi, erdemli Devlet Hastanesi de il müdürlüğüne durumu bildirip basına bildirilmesini sağlamıyor. Niye? Yapılsa ne olur, devlet zarar mı eder, fayda mı görür? Üstelik kendi kurumlarının resmi web sitesine ihalelerin idari ve teknik şartnamelerini, ihale ilanlarını neden koymuyorlar? Bunu yaparlarsa ne kaybederler? Bu mu açıklık, serbestlik, şeffaflık, rekabet ilkelerine bağlılık ve devleti korumak, kollamak?
Uyarıyorum. Gereğini ilgili ve yetkililer yapsınlar. Kadın doğumun dünkü yemek ihalesine kimler katıldı, ne fiyat verildi, durum ne, bu husus da kurumun web sitesine bilgi koysunlar. Niye koymuyorlar? En önemli ayrıntı ise YAKLAŞIK BEDEL TESPİTİ... Bu tespiti neye göre, kime göre, nasıl hesaplıyorlar, bunun izahını yasalar ve kanunlar nezdinde kurumlarının resmi web sitesinde yayınlamaları gerekir, Mersindeki tüm hastanelerin bunu yapmadığı biliniyor. İhale bittikten sonra yapsınlar, buda yapılmıyor. Size ne belirlediniz, ne fiyat biçtiniz bedeli açıklayın demiyorum. Dikkat edin, bedeli nasıl tespit ediyorsunuz, hangi kriter ve ölçüye göre yaklaşık maliyetleri belirliyorsunuz diyorum ve bunu bilmek KAMUNUN hakkı. Niye gizli saklı? Öyle her kafadan bir ses çıkamaz, istediğiniz kriterlere göre yaklaşık maliyet belirleyemezsiniz. Suçtur. Bu tüm hizmet alımı, mal alımı ihalelerinde geçerli bir husustur. En azından bundan sonrası için dikkatli ve tedbirli davranınız. Valiliği, il sağlık müdürlüğünü bilgilendiriniz. Onlarda Basın aracılığı ile kamuyu bilgilendirsinler. Sizde kurumunuz kendi resmi web sitesine şahıslarınızın reklâmını değil bu tür devlet lehine olacak işleri koyunuz.
BU GÜN KHB TEŞKİLATLANMASI GEREĞİ yeni atanan ve sözleşme yapılanlar görevlerine başladılar. Hayırlı uğurlu olsun. Bu yazılarımı okur, inşallah, devletten, kamudan, milletten yana bir tavır sergilerler.
Dün yazdım ya, kimse o yerli olmadı. Mersin’in olaylı bir geçmişi geride bırakarak ANTEP’ e uğurladığı pratisyen hekim KADİR ÇAĞLAR ÇATAK’a töreni yaptılar. Bir bando mızıka eksikti (!) Alt kadrosu ne kadar sadık ve bağlı olduğunu gösterdi yerlere kadar eğilerek yolcu edip, “HOŞ GİDİŞLER OLA KADİR ÇAĞLAR PAŞA!” edaları ile gönderdiler. Eminim Antep dede “HOŞ GELİŞLER OLA KADİR ÇAĞLAR PAŞA!” nidaları ile yerlere kadar eğilerek karşılarlar. Bari onlar bando mızıkayı unutmasınlar (!)
Mersin bu il müdürü döneminde sık sık il müdürü ve müdür yardımcılarının makam odası tefrişatının değiştiğini, Mersin’de görev yapıp, Adana ilinden günde 70- 80 km yol kat ederek Mersin’e gelip il müdürlüğü yapılmasını, mesaiye normal zamanda gelinip gidilmemesini, PDC lere uygun atamalar ve tayinlerin yapılmamasını, bu müdür döneminde merkezi laboratuar ihalesinin bakanlık genelgelerine aykırı yapıldığını, kadrosu olmadığı halde bol miktarda valilik olurlu hastane müdür yardımcısı ataması yapıldığını, branşları dahilinde kişilerin istihdam edilip çalıştırıldığını, temizlik işçilerinin maşa başında istihdam edildiğini, hemşire ve ebelerin büro hizmetlerinde istihdam edildiğini, Sağlık müdürlüğü hakkında mecliste soru önergesi verildiğini gördü. Bakalım Antep neler görecek? Antepliler gözlerini dört açıp müdürün ilk icraatlarını takibe alsınlar. Hangi ihale ve işlemleri gerçekleştirecek, hangi tasarruflarda bulunacak dikkatli takipe alsınlar.
BUGÜN MDH çamaşır yıkama ihalesi var. Saat 10 gibi başlayacak. Bu husus da daha önce onlarca yazdım. Adaletli, hakkaniyetli, devletin hak ve hukukunu çok iyi gözeten eski başhekim şimdiki Genel sekreterimiz Yavuz Gözükara ve acar hastane yöneticimiz Memnune Çamsarı çok dikkatli incelesinler. Önceki yazılarımı okusunlar. İdari ve teknik şartnameleri gözden geçirip benim yazdığım ve vakti ile uyardığım hususlara baksınlar. Bu idari ve teknik şartnameleri kim hazırlamış, nasıl hazırlamış, niçin bazı maddeler oradan çıkmış, öncesinde varmış sonrasında çıkmış, ihaleye kaç firma katılmış, kaçı Mersin’den, niye katılım düşük olmuş, daha önceleri kim almış, nasıl almış, kaç paraya almış, daha önceleri aynı işi kaç paraya almışlar şimdi kaç para vermişler, ALLAH RIZASI GÖZETEREK inceden inceye bakıp, sonra işin ihalesini onaylasınlar… Bu çamaşır ihalesindeki çarşaflar ileride birinin başına dolanırsı şaşmayın.
BARADAN BİR KEZ DAHA VİCDAN VE MERHAMET SAHİBİ İNSANLARI, YÖNETİCİLERİ UYARIYORUM. HİÇ BİR TAŞERON ÇALIŞANININ İKAZ EDİP HAKKINDA BİR İKİ TUTANAK TUTMADAN VE HERHANGİ BİR SUÇ İŞLELEMİŞKEN İŞTEN ATAMAZSINIZ. AYRICA İŞİNİZE GELDİĞİ GİBİ ONLAR HAKKINDA UYDURUK TUTANAK DA TUTAMAZSINIZ. İDARENİN BİLGİSİ VE TASARRUFU OLMADAN TAŞERONLAR ELEMAN ATAMAZLAR, YENİSİNİ ALAMAZLAR. ORASI KİMSENİN BABASININ ÇİFTLİĞİ DEĞİL… YASALAR, KANUNLAR, YÖNETMELİKLER VE İDARİ VE TEKNİK ŞARTNAMELER BELLİ. İŞİN ASIL SAHİBİ İDAREDİR. YÜKLENİCİ FİRMALAR ARACIDIR. VE KEYFİ DAVRANAMAZLAR. İDARE O ÇALIŞANLARIN ÖZLÜK HAKLARINI KORUMAK VE KOLLAMAK ZORUNDADIR. KORUMAYACAK VE KOLLAMAYACAKSANIZ, O ZAMAN İDARİ VE TEKNİK ŞARTNAMELERİ NEDEN HAZIRLIYORSUNUZ? O ŞARTNAMELER LAF OLSUN DİYE Mİ HAZIRLANIYOR. ŞU KIŞ GÜNÜ İŞÇİLERİN EKMEĞİ İLE KİMSE OYNAMASIN.
Devam edeceğim.