KHB Mersin’in işleri hep böyle...

Bu sütunlarda çok sayıda yazı yazdım.

İlgilinin,yetkilinin,dikkatini çekmek ve uyarmak amaçlı.

Hiç o yerli olmadılar.

Fakat MERSİN VALİLİĞİ BASIN BÜROSU gerçek manada adam gibi çalıştığı için bizim son zamanlarda yazdığımız her yazıyı çıktı alıp, üst yazı ile ilgili birime gönderip cevap istiyor. Öyle olunca da hakkında yazı yazdığımız kurum ve kuruluşlar bu kez olaya kayıtsız kalamıyorlar. Uydur kaydır da olsa, iş olsun mantığı ile de olsa bir cevabi yazı gönderiyorlar. Önemli değil. Önemli olan bu yazıların devletin arşivine girmiş olması. Devlet bir günlük değil. Yarın bir gün bir idare gelir, bunları tozlu raflardan indirip ilgili ve yetkilisine detayları ile sorar, soracaktır. Benim sizi kandırmam, onların bizi kandırması söz konusu olamaz. Gün gelir her şey açıklığa kavuşur. Bu devlet 12 Eylül 1980 darbesi ile ilgili hesaplaşmayı daha yeni yapıyor. Varın hesabı siz yapın. Neyse…

Geliyorum KHB nin bize gönderdiği bilgilendirme yazısına.

Efendim, bendeniz, bu köşede 3.5.2014 günü  bir yazı kaleme almışım.  Yerli yerinde duruyor. Valilik beklemeden durumu ilgililere resmi yolla bildiriyor. (KHB Genel sekreterliğine) Onlarda yazıyı alıyorlar. 9.5.2014 günü alt birimlerine havale edip gereği diyorlar. Alt birim 12.5.2014 günü mali hizmetler başkanı imzası ile Genel sekreterliği bir bilgi gönderiyor. Genel sekreterlik bu kez gelen bilgilendirme yazısını bizim internet sitesi Mersin temsilciliğine hitaben 16.5.2014 günü bir üst yazı ile kaleme alıp bizlere gönderiyor. Gönderme işlemine bakıyoruz. Sarı bir zarfa koymuşlar. Üstüne bir kaşe basılmış. Üstün körü, özensiz bir el yazısı ile bizim Mersin HABER temsilciliğinin adresi yazılmış. Üstelik RESMİ BİR İNTERNET HABER SİTESİ OLAN, KÜNYESİ OLAN sitemizin, künyesini bile inceleme lüzumunu görmemişler. Sitenin imtiyaz sahibi ve genel yayın müdürünün adını gönderdikleri bilgilendirme yazıları ve zarfın üstüne Mersin temsilcisi diye yazarak, baştan savma bir işlemle sanki yasak savmışlar.

Bu zarfın içindekileri ve kendisinin üzerini, gönderi pusulasını aşağıda tek tek yayınlıyorum.

Sizde okuyun, bilgilenin, işler nasıl yürüyor görün diye (!)

Bu tebligat zarfını bize iletilmek üzere 16.5.2104 günü saat 17.04.32 de ilgili kuruluşa teslim ediyorlar. (Kargo mu, ptt mi bilemiyorum. Çünkü herhangi bir ibare yok) Bunun için birde devlet kesesinden 3.54 lirada para ödüyorlar. Pusulanın üzerinde “Gönderi reklamasyon”yazıyor. Kim getirmiş ise bizim haber temsilciliğimize adreste kimseyi bulamıyor. (çünkü haber için dışarıda herkes) Bunlarda bu yazıyı kapıdaki posta kutusuna bırakıp gidiyorlar.

Sözde böylece usul yerine gelmiş oluyor (!)

Bizimkiler gelip kutudan alıyorlar. Açıp bakıyorlar ve görüyorlar ki bir bilgilendirme, cevabi yazısı.

Arada geçen süre ve zamana bakar mısınız?

Nasıl hor ve hoyrat kullanıyorlar.

Valilikten bir günde kendilerine gelen yazı, kendi iç dinamiklerinde ( kaldı ki aynı binadalar ve aynı katlardalar) 3 günde genel sekreterlikten mali hizmetlere varıyor, mali hizmetlerden genel sekreterliğe cevap 3 günde geliyor. Genel sekreterlik bu yazıyı kendine geldikten 4 gün sonra bize gönderiyor.

Bu arada biz bu yazının yazıldığından, hazırlandığından ve bize gönderileceğinden herhangi bir şekilde haberdar değiliz.

12.5.2014 günü bu hususlarla ilgili olarak yeni bir yazı kaleme alıyoruz. 

Sanki bize günler sonra söylenecekleri, aktarılacakları biliyormuşuz, ayan olmuş gibi (!)

Biz o gün yeni bir yazı yazıyoruz.

İlkyazı 3.5.2014 ikinci yazımız ise 12.5.2014 bu tarihlere dikkat edin.

Valiliğin kendilerine bizim yazıyı gönderdikten genel sekreterliğin mali hizmetlere yaptığı yazışmadan sonra mali hizmetler ne hikmet ise 12 sinde bilgilendirme yazısı yazıyor.

Ve bu yazı günler sonra birçok masrafa girilerek bize iletiliyor. Günah.

Bizim size art niyetimiz yok ki!

Zamanı bu kadar hor ve hoyrat kullanmaya da gerek yok ki!

Biz çok sayıda kurum kuruluş hakkında yazı yazıyoruz. Yazdığımız her yazının altına “Cevap göndereceğiniz, bilgi göndereceğiniz, resmi yazı göndereceğiniz mail adresimiz” şu diyoruz.

Niye oraya göndermiyorsunuz?

Çok sayıda kuruluş (Büyükşehir Belediyesi, Diğer belediyeler, Milli Eğitim, Gençlik spor, Üniversite) bu adrese anında gönderip zaman kazanırken, siz neden böyle bir yolu tercih ediyorsunuz?

Bize mail yolu ile gelen her yazıyı işleme alıp yayınlıyoruz.

Kaldı ki sizin gönderdiğiniz bir yazıyı da (mail yolu ile) yayınladık.

Ne diye masraf ediyorsunuz?

Ne diye bu cevabi yazıyı bu kadar bekletiyorsunuz?

İlgili biriminizden size yazı gelir gelmez, bize hitaben bir üst yazı ile yazar, tarayıcıda tarar, bize mail atabilirsiniz ve biz bunu alır, gereğini yaparız.

Yazık günah.

Siz size kastımız olduğunu, yapmayacağımızı sanıp da tebligat işlemlerine göre usul ve esasları uygulayalım diyorsanız, bu yapılan tebligat olmamış. Onu da bilin. Kapıya evrak bırakılıp gidilmez.

Biz art niyetli olsak bu uyarıcı yazıyı da size yazmayız.

Almadık deriz.

Neyi nasıl kanıtlayacaksınız?

Ama bunlara gerek yok. Biz size art niyetli değiliz.

Lütfen bize göndereceğiniz yazıyı bundan sonra mail yolu ile:batuhansezerhaberanaliz06@gmail.com  adresine e posta atınız. Beklemeyin. Devlete masraf yaptırmayın. Boşuna zaman harcamayın. Devir teknoloji devri. İletişim çağındayız.

Meraklanmayın, almadık, elimize geçmedi, haberimiz yok, deyip terbiyesizlik yapmayız.

Biz insanların, kamunun hakkını, hukukunu korumak adına bir çaba harcarken, birilerinin hak ve hukukunu yok sayamayız.

Bu hem ahlaki olmaz, hem vicdani olmaz, hem hukuki olmaz.

Buna inanın.

Bakın buradan taahhüt de ediyoruz. Yeter ki siz cevabınızı bize bekletmeden gönderin.

Bize ulaşmaz ise zaten size hata verir. Mail geri gelir.

Lütfen bundan sonraki her tür bilgilendirme ve cevabi yazınızı bize mail atarak, elektronik posta atarak bildiriniz.

Boşuna para harcamayınız, masrafa girmeyiniz. Devletin her kuruşu hepimizin malı…

Buyurun aşağıdaki yazışmaları sizler inceleyin. Tarihlere bakın. Zarfa bakın. Üstündeki pusulaya bakın. Bizim yazdığımıza bakın, Verilen cevaba bakın. Bu günlük bu kadar…