haberanaliz
Prof.Dr.Mehmet Ali Körpınar

Prof.Dr.Mehmet Ali Körpınar

Mail: korpinar@istanbul.edu.tr

LAİK ÜLKE OLUŞUMUZUN 87. YILI

LAİK ÜLKE OLUŞUMUZUN 87. YILI KUTLU OLSUN!!!

10 Nisan 1928 de DEVLETİN DİNİ İSLAMDIR hükmü anayasadan çıkarıldı. 5 Şubat 1937 de 2115 sayılı yasayla yapılan Anayasa değişikliği sonucu Anayasamızın 2. maddesinde LAİKLİĞE yer verildi. Yani güzel ülkemiz Yüce Önderimizin Mustafa Kemal ATATÜRK sayesinde, 86 yıldır LAİK ÜLKE olarak dünyada anılıyor. 63 tane islam ükesi içinde TEK LAİK ÜLKE olan Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşı olmaktan da gurur duyuyoruz.

7.03.1989 tarihinde Anayasa Mahkemesi tarafından laiklik ile ilgili yapılan bir çağdaş tanımı bilgilerinize sunmak istedim. “Lâiklik; egemenliğe, demokrasiyle özgürlüğe ve bilgi bileşimine dayanan toplumsal bir atılım; siyasal, sosyal ve kültürel yaşamın çağdaş düzenleyicisidir. Onurunu üstün tutarak bireye kişilik ve özgür düşünce olanaklarını veren, bu yolla siyaset-vicdan ayrımını gerekli kılarak vicdan ve dinsel inanç özgürlüğünü sağlayan ilkedir. Dinsel düşünce ve değerlendirmelerin geçerli olduğu dine dayalı toplumlarda siyasal örgütlenme ve düzenlemeler dinsel niteliklidir”.

AB-D emperyalizminin akıl hocası Huntington’un 1996 da yazdığı kitabında, Yüce önderimizi reddetmemizi ve onun kurmuş olduğu demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti olan demokratik Türkiye Cumhuriyetinin yeniden bir İslam Cumhuriyetine dönüştürülmesini öneriyor. Ancak bu şekilde ülkemizin İslam ülkelerinin lideri olabileceğini söylüyor. Yani, AB-D emperyalizminin arzu ettiği gibi dünyada Müslüman-Hıristiyan karşılıklı bloklaşmasının bu şekilde sağlanabileceğini belirtiyor.

Gerçektende geçen bu süreçte, meydana gelen olaylar ve 80 ülke tarafından üretilen ve desteklenen IŞİD örgütü ile soğuk savaş döneminde kurulan El Kaide örgütü bu tespiti doğrulamaktadır. Ayrıca Müslümanlar arasında mezhep çatışmasına da neden olunmaktadır. Esas amaç, dünyada devamlı bir terör ortamı yaratmak ve AB-D emperyalizminin ekonomik gücü sayılan silah üretim şirketlerine müşteri bulmak ve onlara silah satmaktır.

Sizlere, 2009 da laikliğimizin 72. yılında yazdığım yazımda, bazı laik olmayan ülkelerde kadın ve erkek arasında uygulanan medeni ilişkiler için aşağıdaki örneklerle dikkatinizi çekmek istemiştim. Yine bilgilerinize sunarım.

Umarım, güzel ülkemizdeki laiklik uygulamasının, kadın hakları açısından değerini ve önemini, özellikle kadınlarımız ve tüm yurtsever vatandaşlarımız paylaşır.

Sevgi ve saygılarımla 

Prof.Dr. Mehmet Ali KÖRPINAR