MDH bilmece diyarı!
MDH bilmece diyarı!
Hatırlarsınız TAŞERON işçilerinin çalışmalarını, idari ve teknik şartnamelere uygun çalışmadıklarını, çalıştırılmadıklarını, keyfi bir tutum ile sekreter, masa başı memuru gibi değerlendirildiğini dile getirdiğimiz gibi, üniforma düzenine uyulmadığını, yaka kartlarının takılmadığını yazdığımız gibi onların hak ve hukukunu koruyan çok sayıda yazıda yazdık. Ama tabi kimsenin işine gelmedi. Yağ çekerseniz, pisliği görmezden gelirseniz sizden iyisi yok. Tabi bu seferde başka şeyler söylerler. Kimin ne söyleyeceği pek umurumuzda değil. Yazmaya devam ediyoruz. Hatırlayın. Geçen yıllar Hastane mutfağında işçilerden zorla SENET alınıyor, hem de 10 bin liralık senetler demiştik. Zorla alıyorlar, sizi işten atarız tehdidi yapılıyor, ellerinden senet alınıyor demiştik. İlgili ve idarecileri uyarmıştık. O zaman hep bir ağızdan bizi yalanlamaya kalktılar.. Firma sahip ve yöneticileri yalan yazıyor, iftira, biz senet almadık, kimseyi zorlamadık derken, içerdeki kontrol ve muayene teşkilatı mensupları ile yöneticilerin tamamı ise bizim haberimiz yok, bizi ilgilendirmez diyorlardı. Bugüne geldik. İçerde firma değişti. Firmalar arası bir kavga başladı. Kıran kırana birbirini suçluyorlar ve adliyedeler, savcılıktalar. Biri gidiyor, biri geliyor. Konuya bakın. Bizim o zaman yazdığımız ve herkesin inkar geldiği senet işi patladı. İşçiler bizden senet alındı diyerek savcıya ifade veriyorlar. Suç duyurusunda bulunuyorlar. Eski firmanının sahipleri gidip ifade veriyorlar, biz almadık diyorlar. Savcı kim aldı diye soruyor? Şimdi içerde iş yapan firmanın yetkilisi olduğunu belirten kişi zamanında bizim yanımızda yetkili idi, o aldı diyorlar. Eski firmanın tüm yetkililerinin ifadeleri böyle. Yani bir 10 bin liralık senet alınma işi var. Zorla alındığıda ortaya çıkıyor. Çünkü artık işçiler gidip resmen ifade verip şikayetçi olmuşlar. Ortada o senetler yok. Biri diyor almadım, diğeri diyor aldınız… Nasıl bir iş bu? Hastanenin o günkü idarecileri, muayene ve kontrol teşkilatı mensupları, mutfaktan sorumlu olanlar bu işi çözdüler mi? Yarın savcı onlarıda çağıracaktır çünkü! Bu senedi kim, neden, niçin aldı ve neden milletin senedini geri vermiyor? O gariban işçilere yazık değil mi?Genel sekreter Yavuz Gözükara ve Hastane Yöneticisi Memnune Çamsarı’nın çok acil bu işi çözmesi lazım. Bize ne diyemezler! O işçiler yıllardır o mutfakta iş yapıyorlar. Her sene tazminat almasınlar diye girdi çıktı yapmaları önemli değil. İnsanların emeği, alın teri var. Ve fakir fukara insanlar. Günah ya!Çağırın en azından eskiden beri çalışanları tek tek sorun.Sizden senet alındı mı, kim aldı, ne zaman aldı, kaç liralık senet aldı, niye aldı, senet alınırken o anda orada kim vardı, yani siz senedi imzalarken firmanın hangi yetkilisi orada idi ve size senedi kim imzalattı, siz kimin huzurunda bu senedi verdiniz? Diye sorsunlar. Bu zor mu yani? Zaten iş savcılık olmuş. Savcı sizi oraya çağırmadan siz bilgi sahibi olun. Bakın neler dönüyor!
Geliyorum Temizlik ve bilgi işlem işçisi olup taşeron elemanı iken 657 sayılı devlet memurunun yaptığı işleri yaptırdığınız kişilere. Eskiden Başhekimin sekreterliğinde bir sekreter, müdürün makamında bir sekreter vardı, işin yanlışlığını dile getirip yazıyorduk. Şimdi bakıyorsunuz, hastane yöneticisinin, Başhekimin, müdürün, genel sekreterin, daire başkanlarının ve bil cümlesinin makam odasının dibinde temizlik kadrosundan yada bilgi işlem kadrosundan bir kişi sekreterlik yapıyor. Tabi torpili olan, arkasında adamı olanları tercih ediyorlar. Garibanlar paspas çeksinler, tuvalet yıkasınlar. Yada bilgisayar başında hasta ile cebelleşsinler. Sizce bu ADİL bir uygulama mı? Bu tür uygulamaların olduğu bir kurumda işyerinde çalışma barışından söz edebilir misiniz?
Halen Mersin’deki tüm hastanelerin kurumsal resmi web sitelerinde açıklık, şeffaflık ilkelerine uygun bir çalışma yok.Satın almaların ihale evrakları, ihale ilanları, sözleşme metinleri, ilgili ihalelerin idari ve teknik şartnameleri yok. Kurumdan alacağı olan firmaların ödeme tabloları yok. Güncelleme yok.
ÖNEMLİ BİR UYARI DAHA…
Hastane yöneticileri iyi okusunlar. Muyane ve kontrol teşkilatları iyi okusunlar!
Diyelim ki bir firma içerde iş yapıyor.
Onun işini birinin takip etmesi için elinde vekaletnamesi olması lazım.
Yani takipçi ise elinde vekalet olacak.
Değil o firmanın müdürü, yetkilisi ise, o firmanın kadrosunda olacak, ismi geçecek, bordroda olacak ve elinde yine bu görevleri ile ilgili vekeleti olacak.
Ben ortağım diyorsa; ortak oduğıunun kanıtına bakacaksınız.Bunun kanıtı: Eğer firma şirket ise, firmanın yönetim kurulu karar defterinde bu kişinin adı ve imzası ile ticaret sicilinde kaydı olacak. Ticaret sicil gazetesinde o kişinin adı geçecek.
Tüm bunlar ticaret odasının kurumsal veb sitesinde zaten gözükür.
Firmanın ismini yazıp sorgulayın, ortaklar kimlerdir karşınıza çıkar.
Bunun dışında, ben hissedarım, ortağım, yüzdem var gibi laflar, uydurma belgelerle ortaklık olmaz.
O zaman önüne gelene ilgili firma tutar bir kaşe basar, şahitler huzurunda belge tanzim eder yetki verir.
Böyle ortaklık olmaz. Bu işin yasal ve hukuki usulü var.
Buna dikkat edin.
Kurumlarda iş yapan tüm firmaların yetkililerini, müdürlerini, ortaklarını bu şekilde gözden geçirin, ilerde sıkıntıya siz düşersiniz.
Bu ihale ile yapılan işlerde EDİMİN İFASINA FESAT KARIŞTIRMAYA GİRER. Dikkat edin, bu duruma düşmeyin.
Ayrıca Mutfak da kadroda gözüken personelin dışında ve resmi görevlilerin dışında kişilerin ne işi var?
Sizin idari ve teknik şartnamenizde FİRMA SAHİBİ KORUMASI, KORUMA VEYA GÜVENLİKÇİSİ adı altında bir şartınız mı var ki, koruma oldukları söylenenler MUTFAKTA cırıt atıyorlar?
Koruma neyin koruması, ne koruması?
Sertifikalı özel güvenlikçi mi, polis emeklisi mi, neci?
Yetkisi ne, sıfatı ne?
Her önüne gelen bu benim korumam diye 2- 3 kişi ile hastanede idarecilerin ve iş yapılan yerlerin içinde gezebilir mi?
Devletin polisi yok mu?
Kimi kimden, ne için koruyorlar, koruma gereğini görüyorlar?
Yardım isteyin hastane polisinden gelip huzursuzluk çıkaranı dışarı atsınlar.
Niye polis istemiyorsunuz?
Mutfakta çalışanlar ve idareciler dışında hiç kimse olamaz.
İşi olmayan sivil vatandaşların orada gezinmesi bile suçtur.
Yemeğin hijyeni, sağlığı ve iş güvenliği açısından bu durum tehdit arz eder.
Gelip Mutfakta şirkete ayrılan yerde bile sivillerin yemek yemesi bile suçtur.
Bırakın sivilleri, hastane personelinin, idarecilirenin bile yemek yemesi suçtur. Doğru değildir.
Aşağıya Mutfağa bir an evvel Kamera taktırın.
Mutfak içine yemeğin piştiği yere ve mutfak koridoruna (idareciler ve şirket odasının kapılarını görür yere) kamera taktırın.
Olan bitenleri gözlerinizle görün.
Geleni, gideni, net denetleyin.
Yarın o koruma adı altındakiler orada görev yapan memura, görevliye mukavamet yaparsa ne olacak?
Neyin koruması bunlar?
Dağ başımı devletin kurumu mu?
Kocaman devlet bu duruma düşürülür mü?
Sırıklı, puşuli, şalvarlı tiplerin Mutfakta işi ne?
Genel sekreter ve Hastane yöneticisi ile hastane müdürü, kontrol ve muayene teşkilatları bu olan bitenleri görmüyor mu?
ADSM kiralama işi yine hortladı..
Aylar önce bu sütunlardan yazdım, ilgililerin dikkatini çektim. Fotoğraf ile tespitimde var. Eski Başhekim kafasına göre işlem yapıyor ve Üst yoldaki Karfur kavşağı cevarında bir yer kiralamaya kalkıyor. Yasa, yönetmelik, usul nizam hak getire bir durumdu. Firma ise oraya afiş asmıştı. Biz yazınca afiş indi, acele ile ne yapacaklarını düşünmeye başladılar. Bu arada ADSM başhekimi değişti. Yerine bir başkası geldi. Evraklar bu arada bizim elimizede geçti. İnceledik. Bu işle ilgili komisyon oluşturulmuş o komisyonun hapsinin imzasıda yok. Bu işe muhalif olanda var yani. Ama işin başından beri usulsüz ve hukuksuz devam eden bu kiralama işinde ısrar ve inatçı olanlar var. Tabiki mal sahibine de güvence verilmiş ki, o da içeride tadilatlar yapmış. Şimdi birkaç gündür oradan geçiyorum. Yeni bir afiş asılmış. Bu sefer KHB ismide geçiyor. Acaba dönen olaylardan KHB genel sektereninin haberi var mı? Olayı hiç araştırdı mı? Bizim geçmişte burası ile ilgili yazdıklarımızı okumadı ise bir okusunlar. Sağlık basın briminde var. Eğer bizim buradan eski yazılara ulaşamaz iseler, sağlık basın biriminden edinsinler. Aylardır ısrar ve inatla bu yeri kiralamak istemenin amacı ne? Yeni Başhekim ve kadrosu da olaya sıcak bakmıyor. Kurulan komisyonda da sıcak bakmayanlar var. Sırf MDH de yer boşalsın diye mi bu işleme göz yumuluyor? Amaç ne?
www.haberanaliz.net
CEVAP HAKKINA SAYGILIYIZ. Cevabı yazıda, adı geçen ilgilisi ve yetkilisi göndermesi gerekir. Telefon ve iletişim bilgilerini koymayı unutmayınız. CEVAP GÖNDERECEĞİNİZ ADRES:batuhansezerhaberanaliz06@gmail.com