haberanaliz
Her şeyin Başı SAĞLIK

Her şeyin Başı SAĞLIK

Mail: hbssaglik@gmail.com

MDH de pişti, fiyatlar iyice düştü !

İlk defa MDH de bütün özelliklerin oluştuğu, serbest rekabet kurallarının gerçekleştiği, bu sebeple ihalede iştirakin bol olduğu bir yemek ihalesi yapıldı. Ne zaman? Bugün. Sabah yapıldı. Ben ısrarcı birkaç bürokrat yüzünden şu saatlere kadar yazıp sizlere aktaramadım. Neticede yazıyorum. Bugünkü yazacaklarımı çok dikkatli okuyun, iyi inceleyin, irdeleyin ve takip edin.

Mersin Devlet Hastanesinin bugün gerçekleşen yemek hizmeti ihalesine 20 firma iştirak etti. Güzel bir rakam. 20 Firma hafife alınmayacak ölçüde katılımdır. Yaklaşık bedel mevcut idare tarafından 4.812.100.00 lira olarak tespit edilmiş. Yüzde 20 kar marjı olarak bırakıldığı anlaşılıyor. Buna göre düşmüşler, 4.010.083.00 lira olarak belirlemişler. İdare bunu ihaleyi yaparken, kendisi tarafından hazırlanan teknik şartname ile idari şartnameye göre belirliyor. Yemeğin çiğ ve pişmiş halini, içine ne gireceği ile beraber hesaplıyor.

İhnaleye katılan 20 firmadan Emiroğulları ile Dünya-tat firmaları eksik evraktan eleniyorlar. Kalıyor 18 firma. Buda az değil tabi. Katılım sayısı güzel. İlk defa MDH kendisinin hazırladığı bir ihalede Normal yemeği 4.55, Diyet yemeği 4.60, Normal kahvaltıyı 2.56, Diyet kahvaltıyı 2.69 lira fiyatla ihaleye çıkmış. Az bir rakam değil. Bu sefer rakamlar bayağı esaslı rakamlar olmuş. Yani gerçekçi bir yaklaşık maliyet ve bedel tespit etmişler. Toplarsanız 13- 14 liraya geliyor. Süper bir rakam. Bu güne kadar MDH böyle bir rakımı maliyet olarak belirlemedi. Neyse… Şimdi esas olan 18 firmanın ihalede attıkları teklif ve verdikleri fiyatlar. Onlara bir bakalım. En yüksek teklif verenden en aşağıya doğru rakamları sıralayalım.

ÖZATA GIDA 4.545.000.00

AVŞAROĞULLARI 4.542.000.00

ASOL GIDA- ÖZ ORSA 4.179.100.00

METSİM 4.095.700.00

HARPUT İAŞE 4.019.400.00

TUĞRA YEMEK 4.010.100.00

ZEUGMA YEMEK 9.951.550.00

TORTAMIŞLAR YEMEK 3.914.000.00

SERHAT TEMİZLİK 3.913.450.00

VURALLAR TEMİZLİK 3.903.000.00

ÇELİKHAN YEMEK 3.820.700.00

CESUR YEMEK- METSAN 3.793.250.00

GÜNAY YEMEK 3.693.500.00

ÖZOL- ÖZDEMİR YEMEK 3.597.000.00

DİLMEN TEM- HARUN ARSLAN 3.469.000.00

DİVANLI İNŞ- EYSAN GIDA 3.391.000.00

FESLEĞEN YEMEK 3.318.550.00

TSK+ AYYILDIZ 3.295.800.00

Bu tabloya iyice bakılınca görülüyor ki, idarenin yaklaşık bedeline, yani kendilerinin gizli olarak tespit ettikleri değere en yakın iki firma teklif atmış. Bunlardan birisi Harput firması, diğeri Tuğra firması.

İyice dikkat ederseniz Harput firmasının 4.019.400.00 lira, Tuğra firmasının ise 4.010.100.00 lira teklif verdiklerini görürsünüz. Buradan şu sonucu çıkarmak da mümkün. Yaklaşık bedeli bu iki firmaya birileri verdi, onlarda üç aşağı bir yukarı attılar. Yada falcılara durumu baktırıp ona göre milimi milimine fiyat attılar (!)

MDH yemeği yıllardır sürekli kavga ve gürültü ile gider ayrıca düşük rakamlar ile ihaleye çıkar. Ayrıca en son ihalesi ise yine çok düşük rakam ile çıkmış ve kıyasıya rekabet ile geçmiş içerdike firma zararına iş yaptığını beyan ediyordu. İdarecilerde biliyordu. En son içerde iş yapan firmanın o teknik ve idari şartnemeye göre verdiği fiyat ve yaptığı fiyat kahvaltı sanırım 1.03, normal yemek de 3.25 idi. Yanlış hatırlıyor isem düzeltsinler. Ama böyle bir rakam idi. Ve şu an içerdeki firma bu fiyattan yemeği veriyor. Açıkcası içerdeki fiyat bu iken yeni çıkacak ihalede fiyatların bu denli yüksek olacağını bilmek ve tahmin etmek çok zor. Çünkü dışarıda herkes çok iyi biliyor ki, KADIN DOĞUMUN yapılan ihalesini fiyat fazla diye bozup yeniden yapan idare, burada da fiyatı arttırmaz, düşük tutar deniyordu. Kimse bu denli yüksek bir rakamı beklemiyordu. İşin aslı yemeğin maliyeti gerçekten bu. Ama bazı idareciler ben ucuza alacağım mantığı ile çalıştıkmarından yemek kıran kırana gidip çok ucuza alınıyordu. Bazen bu ucuzluk yüzündende nefaseti, tadı bozuluyordu. Neyse. Anlatmak istediğim MDH de bu durum oradaki hayatın olagan akışına aykırı bir durum. İlk defa gerçekci bir rakam ortaya çıkarmışlar ve bu maliyeti de ne hikmet ise iki firma bilmiş (!) 9 - 10  lira farkla. Bu arada eksik evraktan elenen bir firma ihaledeki diğer firma ile yakın. Artık neyin ne olduğu pek önemli değil. Önemli olan DEVLETİN KAZANCI!... Bu nedenle; ihalede en çok kırım yapan TSK- Ayyıldız ortaklığı, ardından Fesleğen isimli firma, onun ardından Divanlı- Eysan firmaları, onun ardından Dilmen firması geliyor. Yukarıda verdiğim sıralamayı aşağıdan yukarı okuyun bir dizin çıkıyor.

Burada, her zaman devletin kazancını düşündüğünü ve benim olduğum yerde kimse pahalı bir şey alamaz, uygun olan ne ise, devleti kazanca geçirecek olan ne ise ben onu alırım diyen genel sekreter YAVUZ GÖZÜKARA’nın tutumunun ne olacağı (!)

Hiç vakit kaybedilmeden yaklaşık bedelden aşağı teklif atan herkes için ekonomik sorgulama istemeleri gerekir. Ve elzemdir. Ekonomik sorgulamayı yasal olarak doğru bir şekilde kim yapar ise, onun üzerinde ciddi ciddi düşünmeleri gerekir. Kim sınıfı geçerse işi ona vermeleri gerekir. Zaten idari şartnamenin 35.1 İnci maddesinde; BU İHALEDE EKONOMİK AÇIDAN EN AVANTAJLI TEKLİF, TEKLİF EDİLEN FİYATLARIN EN DÜŞÜK OLANIDIR. Denmekte. Yani idare en düşük olana vermek durumunda (!) İisterse vermez. Ama,Gözükara, her zaman en ucuz ben aldım, en iyi fiyat benimki gibi bir yaklaşımla olaylara bakıyordu. Bakalım şimdi ne yapacak?

Şimdi birileri çıkacak yine bu fiyatlara bu işi yapamazlar, çok düşük rakam vermişler, bizim yaklaşık bedelden çok aşağı gibi eften püften laf üreteceklerdir. Yanlış laflar. İdarenin işi firmanın yemeği bu şartlarda yapıp yapamadığını düşünmek değil. Devleti düşünmek. Ellerinde bir idari ve teknik şartname var. Bu firmaların tamamı teklif verirken bu şartnameleri kabul edip ona görev fiyat vermişler. Bu paraya yaparlar, yapamazlar idarenin değil, firmaların düşünmesi gereken iş. İnce bir ayrıntı var. İdare işi sıkı tutacak. Düşük fiyata verdiği zaman ihalede kabul edilen teknik şartnameyi düzgün tatbik edecek. Edecek ki, içerdeki firma malzemeden çalmasın, hileye kaçmasın. Öyle olursa, kar etmesi mümkün değil. Kısa zamanda batar. İçerde idare edelirse batmaz. Çalar çırpar işine bakar. Rasyonlar değişir, gramajlar değişir, etin sütün nevi değişir, yemeğin listesi değişir. Firma da buna göz yumanları sever sayar (!)

Hatırlarmısınız bilmem, 2010 yılında yapılan ikinci ihaleye Hanedan – Divanlı firması en düşük teklifi vermiş kurum onaylamıştı. Bu rakam Kik tarafından da onaylandı ama bir başka firma daha önceki itirazlı bir ihalede mahkeme kararı ile geldiğinden işi almıştı.  O ihalede yaklaşık bedel 9.200.000.00 civarı idi firma 7.000.000.00 civarı fiyat atmıştı. Yanılıyorsam düzeltin lütfen. Aşağı yukarı böyle idi.

Şimdi bu ihaleye baktığımızda en yüksek ile en alttaki arasında korkunç bir uçurum var. Ve acayip bir devlet kazancı söz konusu. En üstteki rakam 4.545.000.00 lira iken en alttaki rakam 3.295.000.00 lira. Neredeyse arada yüzde 36 fark var. Bugün ülkemizde yüzde 36 kar marjı ile kazanç sağlayan hiçbir iş yok. Maksimum yüzde 5-10-15 gibidir.  Bununda gözden kaçmaması gerekir.

Değerlendirmenin ihale komisyonunca çok iyi yapılması lazım. Adil, hakkaniyetli, tarafsız, objektif bir değerlendirme ile işin hak eden kişiye verilmesi lazım. Bu arada Genel Sekreter Yavuz Gözükara ne yapacak? Devletin kılıcını çekip devletimizin kazanmasına mı bakacak, yoksa firmaların tatlı kazanmasına karışmayacak mı? Bekleyeceğiz göreceğiz.

Ama her şeye rağmen bu günkü ihalede katılım rekabeti sağlayacak şekilde güzel. Ama ortaya çıkan tablo açısından Genel sekreter, Hastane yöneticisi tarafından çok iyi incelenmesinde fayda var.