MERİÇ DELTASI KIYI KUMULLARI
Meriç deltası Edirne ilinde ve Türk-Yunan sınırındadır. Deltanın bir kısmı Yunanistan tarafında ve bir kısmı Türkiye tarafındadır.
Fransız Prof. Dr. Jean-Marie Géhu ile Avrupa Konseyi projesi çerçevesinde 17 Temmuz 1987’de deltadaki kumulları araştırmak için gittiğimizde askeri bölge olması ve birimizin yabancı olması nedeniyle gerekli izni alamadık.
8 Temmuz 1994’de askeri makamlardan fotoğraf çekmeme şartıyla ve yanımda iki asker eşliği şartıyla izin alıp yaptığım kısa incelemede mevcut bitki türleri ile muhtemel ve başka kumullarda bulduğumuz bazı bitki toplulukları konusunda notlar aldım. Bu incelemede askeri bölge olmasına rağmen kumulda büyük baş hayvan otlatıldığını, gördüğümüz saçma kovanlarına dayanarak kaçak avlanmanın yapıldığını ve 1993 yılında Belediyenin başvurusu ve askeri makamların izni ile Meriç nehri ağzındaki kumuldan kum çekildiğini tespit ettik.
Meriç deltasına ilgimiz sadece bu iki gezi ile bitmedi. Deltanın Yunanistan tarafının 1980 yılında D. Babalonas tarafından bitki örtüsü haritasının yapılıp 22 bitki topluluğunun haritada gösterilmesi bizi de harekete geçirdi. Meriç deltasının bitki örtüsünün haritasının yapılması için çeşitli kurumlara projeler sunduk. 14 Aralık 1990’da Çevre Bakanlığına verdiğimiz proje sonuçsuz kaldı.
Türkiye Tabiatını Koruma Derneği bize bu projeyi dernek bütçesi ile destekleyeceğini bildirdi. Sonra vazgeçip 28.11.1990’da World Wild Fund ve IUCN kuruluşlarına dernek adına bu projeler için destek istedi. Bir süre sonra dernek başkanı dernekteki botanikçinin kendisine “bitki örtüsü haritası yapımının basit bir iş olduğunu ve bunun için proje desteği istemenin gereksiz olduğunu” söylediğini belirterek proje ile artık ilgilenmediklerini belirtti. Dernek başkanına “Türkiye’de bitki topluluklarına dayanan bitki örtüsü haritası hiç yok ve bu ilk olacaktı. O ahkâm kesen botanikçiye söyle bu kolay işi o yapsın da ülkeye bir yararı olsun” dedim. Ancak zamanımıza kadar bu harita yapılamadı.
21 Aralık 1994 ve 19 Ocak 1995 tarihlerinde TEMA vakfına aynı projeyi destekleme çağrısında bulundum. Ancak Vakıf cevap verme tenezzülünde bile bulunmadı.
2004 yılında Enez’deki 1. Derece askeri yasak bölge Milli Savunma Bakanlığı’nca kaldırıldı. Böylece 1970’lerdeki 110 büyük kumuldan en iyi korunan kıyı kumulunun da koruması kaldırılmış oldu. 2004 yılındaki Enez Belediye Başkanı “Enez halkının yıllardır özlemini çektiği askeri yasak bölgenin kaldırılması ile artık bölgede turistik tesislerin yapılabileceğini söyleyerek yatırımcıları bölgeye davet ettiğini” belirterek zamanın cumhurbaşkanına, TBMM Başkanı, Genelkurmay Başkanına teşekkür ediyor. Şahsım adına ise alınan bu karara en iyi korunan kıyı kumul olması açısından en azından sitem ettiğimi belirtmek isterim. Bu kumul Meriç nehrine bağlanan Tunca, Arda Kızılçay ve Ergene nehirlerinin yüzyıllar boyunca taşıdığı toprak ile oluşan bir kumul olduğu ve 2004 yılına kadar en iyi korunan kumul olduğunun bilincinde olunmadan alınan bir karar ile tüm biyolojik zenginlikler kısa sürede yok edilecektir.
2015 yılında “Meriç deltası ve civarının florası” başlıklı yüksek lisans tezi olarak deltadaki kumullar Erdem Köse tarafından araştırılmıştır. Kumulda 80 civarında bitki türü tespit edilmiş. Bizim 1994 yılında tespit ettiğimiz tipik kumul bitkilerinin birçoğunun bu listede olmadığını gördük. 1994 ile 2015 yılı arasındaki 11 yılda tipik kumul bitki türlerinin bir kısmının tahrip ile kumulda kayboldukları anlaşılmakta.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Orman ve Su Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığının binlerce elemanına rağmen beceremediği kıyı kumullarımızın korunmasını Meriç Deltasında askeri gerekçeler ile beceren Milli Savunma Bakanlığı Meriç deltasını askeri yasak bölgeden çıkararak sözde çevre korumadan sorumlu 3 bakanlığın icraatlarına uymuştur.