Performans arttırmayı ben bilirim, ben blilirim...
Başhekim ameliyatlara yalnız girmedim başka bevliye doktorları da vardı diyor bana esip kızıyormuş. Başkasıyla girebilirmiş falan filan. Başkasıyla neden giriyorsunuz, siz doçent misiniz? Profesör müsünüz? Siz de uzmansınız diğeri de bevliye uzmanı. Eğitim mi veriyorsunuz ameliyatta, olmazsa yönetmeliği bir daha delin ve kendinize eğitici destek puanı da ekleyin. Ama ben özellikliyim, benim yaptığım ameliyatları kimse yapamaz diyorsanız diyecek bir şeyim olmaz, başhekim çok bulunur. Bizim iyi doktorlara ihtiyacımız var gidip doktorluğunuzu yapın da vatandaş da faydalansın sizden
Bu olay derhal soruşturulmalıdır. Şimdi kardeşim zor değil. Hastaneye gidilir bu kişi hastaneye geldiğinden beri kaç ameliyat yaptığı ortaya çıkarılır. Ameliyat defter kayıtları incelenir. Hastaların kayıtları incelensin, defterlerde doktorların el yazılarına bakılsın bilgi işlem sistemine bakılsın kim yapmış, hastalarla hemşirelerle ameliyathane personeline güvenlik görevlilerine sorulsun. hastane güvenlik kameraları incelensin.
İnsanın ağzı torba mı ki büzesin. Ortada bir işlem var. Bu sosyal güvenlik kurumuna fatura edilecek nasılsa, ben fazla para alamıyorum sana puan yazayım gerekirse kırışırız diye mi düşündü başhekim diyebilirler.. Dikkat edin biraz, yakışır mı koca bir hastanenin başhekimine bu ne hırs ve ne bu tamah
Bir soru da şu: Yapmadığı ameliyatları kendi adına kayda girmesini doktorlar neden kabul ediyor. Bu doktorlar(pardon loptorlar, puan lopçuları) puan toplamak için yapmadığı bir ameliyatı nasıl yapmış gibi gösteriyor. Burada başhekimin konumunun manevi baskısı da var mıdır? Bunlar hep vatandaşın kafasındaki sorula. bilen varsa cevap versin. Bu doktorlar hak etmediği bir parayı almıştır yani zimmet suçu oluşmuştur. Başhekimde bunu bilerek, inceleme heyeti sekreteri müdür de göz ardı ederek zimmet suçuna ortak olmuştur. Bu olay yanlışlıkla olur mu?. Hadi başka işlerde sıkışınca bilemedim eski başhekim yaptı şu bu yaptı diyorsunuz. İnsaf bunu da mı eski başhekim yaptı
Bu olayın adı alenen yolsuzluktur. Yolsuzluk emanet edilmiş bir kamu gücünün özel çıkarlar amacıyla kötüye kullanılmasıdır. Bu olayda bir kamu parasının adaletsiz dağıtımı var mı var, özel çıkar var mı var, bu kişi başhekim olmasa bu olaya inceleme heyeti müsaade eder mi? Etmez. Bu nüfus kullanmak değil mi evet. Bu güç başhekimlikten alınıyor. Eğer bu olay aydınlatılmaz ve kamu parası hastane çalışanlarının hakkı olan döner sermayeye geri ödenmezse, başhekim gücünü hangi amiri müdüründen ve siyasetçiden alıyor diye sorarız tüm kamuoyu ve hastane çalışanları olarak. Bu iş ayyuka çıkmıştır. Kamu kaynakları sadece çerçevede ihalelerde falan mı soyuluyor, yolsuzluk sadece orda mı yapılır alın size bal gibi yolsuzluk
Hesap verme mekanizmasını işletmediğiniz sürece daha nelere şahit olacaksınız. Kimse kendini kandırmasın. Ortada bir yolsuzluk var ve kusurlular cezalandırılmıyorsa yolsuzluğu yapan ona bu imkânı sağlayan denetlemekle yükümlü olup seyreden hepsi ortaktır.
Google açın bakın bakalım……
Zimmet nedir? “memurun ya da özel yasalarına göre memur sayılan kamu görevlilerinin görevleri gereği zilyetlik alanlarına tevdi edilen kamusal kaynakları yasalara aykırı şekilde kendisi ya da üçüncü kişiler için harcaması, kullanması ya da mülk edinmesidir
Dolandırıcılık nedir?
TCK’nın 503 üncü maddesinde, "Bir kişiyi kandırabilecek nitelikte hile ve desiseler yaparak hataya düşürüp onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına haksız menfaat sağlayan kişinin işlemiş olduğu bir suç" olarak, tanımlanmaktadır
Emniyeti su istimal nedir?
TCK’nın 508 inci maddesinde, “ Her kim başkasına ait olup ta iade veya muayyen bir suretle istimal etmek üzere kendisine tevdi veya her ne namla olursa olsun teslim olunan bir şeyi kendisinin veya başkasının menfaatine olarak satar veya rehneder veya sarf ve istihlak eder yahut ketim ve inkar eyler veyahut tahvil ve tağyir ederse (.....) cezalandırılır” hükmü mevcuttur.
Defalarca yazıyorum. Döner sermaye dağıtım listelerini web sayfalarına koyun diye. Neden koymadıklarını anladınız mı şimdi. Şeffaflıktan uzak adaletten uzak emek sömürüsü var bu olayda. Adı adaletle başlayan bir partinin bürokratlarına yakışıyor mu? Başkalarının hakkı başkasına yazılıyor, sahte belge düzenlemek, gerçeğe aykırı beyan var mı yok mu? Bu hastaların evraklarını kendi adına yazan ve bu ameliyatı ben yaptım diyen doktor buna şahit olan anestezi uzmanları ve diğer çalışanlar gerçeğe aykırı beyanda bulunmuş oluyorlar.
Tahmin ediyorum ki bana gelen dilekçe cumhuriyet savcılığına da gitti. Savcılık hastanenin kamera kayıtlarını istediğinde sonuç ortaya çıkacaktır. Hele bir de kamera kayıtları imha edilmişse, kaydı alan güvenlik şirketinden hastane müdüründen herkesin sorguya çağırılması ve başının ağrıması muhtemeledir.
Bir kamu görevlisinin resmi görevlerinin yerine getirilmesi çerçevesinde bir işlem yapması veya yapmaktan kaçınması için, kendisi veya üçüncü bir kişi veya taraf lehine, haksız bir menfaati doğrudan veya dolaylı olarak talep etmesi veya kabulünün anlamını savcılarımız çok iyi değerlendirecektir.
Bu nasıl hırstır ve tamahtır. Sağlık bakanı başhekimlere neden yüksek döner sermaye veriyor hastalarla ilgilensinler diye hizmet sunumunu iyileştirsinler diye. Poliklinik, ameliyat yapacakları saatte mevzuat okusunlar diye. Ameliyat yapmayı çok istiyorsanız gider doktorluk yaparsınız.
BÖYLE OLURSA KEDİYE CİĞER EMANET EDİLMİŞ OLUR (!)
Sağlık bakanlığına bağlı ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumlarında görevli personele döner sermaye gelirlerinden ek ödeme yapılmasına dair yönetmelik
d) Tabip muayene ve girişimsel işlemler puanına esas olan muayene ve girişimsel işlemleri yapmadığı halde yapmış gibi gösterenler ve tıbben gerekmediği halde girişimsel işlemleri artıranlar hakkında Başhekim tarafından idari soruşturma başlatılır. Muayene ve girişimsel işlemlerin yapılıp yapılmadığının takibi ile bu konudaki gerekli düzenlemelerin yapılmasından Başhekimler sorumludur.
Başhekimce, Hastanede yapılan hizmetlerin düzenli kayıt altına alınması ve kurumlara gönderilen faturaların hatasız düzenlenmesini sağlamak amacıyla, yönergeye ekli listede yer alan girişimsel işlemlerin, Bütçe Uygulama Talimatı ilkelerine uygunluğunun ve bu işlemlerin nitelik ve nicelik yönünden değerlendirilmesi ve denetlenmesi için inceleme heyeti oluşturulur. Heyet, girişimsel işlemlerin, yapılmasından itibaren tahakkuk ve faturalanmasına kadar geçen süreçte, tıp etiği ve kayıtlara uygunluğunu denetler. Ayrıca, heyet, girişimsel işlemlerle ilgili itiraz ve şikâyetleri değerlendirir. Heyet, o dönem içinde yapacağı incelemeler sonucunda hazırlayacağı raporu döner sermaye komisyonunun toplantısı öncesinde Başhekime sunar. Başhekim, inceleme heyeti üyelerini, mesleğinde en az 10 yıl çalışmış (yok ise daha az çalışmış) ve disiplin cezası almamış olan Eğitim ve Araştırma Hastanelerinde Şef, Şef Yardımcıları ve Başasistanlar, Devlet Hastanelerinde Uzman Tabipler (yok ise diğer Tabipler) arasından seçer. İnceleme heyeti üyelerinin yapmış oldukları işlemlerin değerlendirilmesi ve denetlenmesi Başhekim tarafından yapılır. İnceleme heyeti üye sayısı, Hastanenin yatak sayısı ve personel sayısı dikkate alınarak 3’ten az, 9’dan fazla olamaz. İnceleme heyeti üyelerinin görev süresi, takvim yılı sonu itibariyle sona erer. Görev süresi sona eren üye tekrar seçilebilir. Heyet başkanlığını meslekte en kıdemli olan üye yapar. İnceleme heyeti kararlarını salt çoğunluk ile alır. Eşitlik halinde başkanın oy verdiği tarafın görüşü kabul edilmiş sayılır. İnceleme heyeti çalışmaları sırasında ihtiyaç duyduğu bilgi ve belgeler ile kayıtlar ilgili birimlerce ivedilikle temin edilerek heyete sunulur. Heyetin sekretaryasını Hastane Müdürü yapar. İnceleme heyeti kararları Başhekimce uygulanır. Başhekim, inceleme heyeti kararlarına istinaden ek ödemeye esas olacak işlemleri sonuçlandırarak kesin karara bağlar.
Soruyorum. BİR İŞLEMİ YAPMADIĞI HALDE YAPMIŞ GİBİ GÖSTERENLER HAKKINDA BAŞHEKİM SORUŞTURMA AÇAR diyor. Bunu başhekim yaparsa soruşturmayı kim açacak?
İnceleme heyetinin sekretaryasını yapan hastane müdürü; siz başhekimin yakın çalışma arkadaşısınız. Başhekimin ameliyatlarını biliyordunuz. İnceleme heyetine yapılan işlemleri hazırlarken ve heyet toplantısında başhekimin ve diğer bevliyecilerin puanlarına dikkat ettiniz mi? Komisyon üyelerini uyardınız mı? Yoksa başhekimin döner sermaye komisyonunda size her ay fazladan vereceği yüzde 20 farktan olursunuz diye sustunuz mu?
Hastanenin döner sermaye komisyonun başkanı kim? Yüzde 20 farkları kim veriyor. Ben bunu defalarca yazdım. Döner sermayeler keyfi dağıtılıyor dedim.
Sayın Sağlık Bakanımız başhekimlere güveniyor. Yetkilerini arttırıyor. 2011 yılında Yönetmelikte yapılan bir değişiklikle Baştabibin yetkisi genişletildi. Kuruma yeni atanan veya görevlendirilen tabiplere ilk 3 ay kendi tabip muayene ve girişimsel işlem puanı ile hastane hizmet puan ortalamasının birlikte değerlendirilmesi neticesinde yüksek olan net performans puanı üzerinden ek ödeme yapılacağı, Baştabibin bu süreyi 6 aya kadar uzatabileceği hükmü geldi.
06.07.2011 tarih ve 27986 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Sağlık Bakanlığına Bağlı Sağlık Kurum ve Kuruluşlarında Görevli Personele Döner Sermaye Gelirlerinden Ek Ödeme Yapılmasına Dair Yönetmelik değişiklikler getirdi; Muayene ve girişimsel işlemlerle ilgili inceleme heyetinin üye sayısı üst sınırı 9'dan 12'ye çıkarıldı. Sayın bakan daha iyi incelensin hak kaybı olmasın diye üye sayısını arttırıyor burada heyetin sorumlu olduğu raporu sunacağı başhekim hatalı işlem yapıyor yanıltıyor heyeti.
Sayın bakanım isterseniz üye sayısını 120 ye çıkartın. Burada bir başhekim var, her konuda özgür. Kanun bakan emri müfettiş raporu falan takmaz. Siz rapor gönderirsiniz aynı raporun beğendiği bölümlerini uygular, beğenmediği bölümlerini başkalarına sorar, aldığı cevabı beğenmezse başka birine daha sorar. Haydi, sayın il başkanım sıra sizde adalet duygunuzu, vicdanınızı gösterin. Başkasının emeğini sömürerek mi kalkınacağız. Döner sermaye dağıtımı adaletsizliğinin kanıtıdır bu olay. Şimdiye kadar mevzuatı ona sormuş buna sormuş diye arkasında duruyordunuz. Suçu sordukları kişilere atıp sizin vicdanınızı rahatlatmaya çalışıyorlardı. Allah aşkına bunu da başkasına mı sordu. Bile göre kendisi yaptı işte. Burada her nedense diğerleri kendisine sormuş bu ameliyat nasıl yapılır diye. Elinizi vicdanınıza koyun Olay açık ve seçik Allah adına bu defa bu konuyu araştırın doğru mu deyin. Yanlış adamların arkasında ben yokum, ben Ak Partinin İl Başkanıyım Sağlık Bakanının güzel işlerinin arkasındayım, sağlık bakanın emir ve politikaları doğrultusunda yapılacak Mersinde hizmetler deyin. Hemen gelsin bakanlık müfettişleri konuyu incelesin deyin. Bizzat siz görüşün sağlık bakanıyla. Sağlık müdürüne bırakmayın bu işi. Sağlık Müdürü usulen bir araştırmacı gönderir, bizi susturduğunu sanır, baktı ki iş batakta soruşturmacılara hemen gelin, gelin der.
Bilemeyenlere hatırlatma yapayım:
Kamu idaresine karşı işlenen ve kamu hizmetlerini bozucu ve itimat sarsıcı nitelikte olan suçlar
TCK’nda; zimmet (madde 202–208), irtikâp (madde 211–227), rüşvet (madde 211-227), memuriyet nüfuzunu kötüye kullanma (madde 228-240), hükümet, memuriyet unvan ve şerefinin gaspı (madde 252-253), paralarda, kıymetli kağıtlarda veya damgalarda sahtecilik (madde 316-338), evrakta sahtecilik (madde 339-349),
Sayın İl Sağlık Müdürü:
Osmanlı padişahları yolsuzluğu önlemek için fırsat buldukça tebdil gezerlerdi. Casus tuttukları ve bunların yolsuzluklar hakkında ilginç şifreli raporlar sundukları bilinmektedir.
Siz hiç dolaşmıyor musunuz?
Ya da sizin hiç haber alma kaynaklarınız yok mu?
Sağlık Bakanlığının bile tüm ülkeyi takip eden basın bürosu var şikâyet sistemi var. Sizde sadece Mersini takip edeceksiniz.
Büronuz yok mu?
Basın büronuz ne iş yapar?
Bizim yazdıklarımızın araştırılması için sizi mi uyarır?
Yoksa sizin reklâmınız için çalışmalar mı yapar?
Sağlık Müdürüm.
Ben bu kadar açık yazdım.
Basın büronuz mutlaka okuyacaktır.
Eğer sizi bilgilendirirse koca bir Otobüs gözünüzün önünde bakalım ne yapacaksınız?
Ya otobüse bineceksiniz ( katıl, payını al )
Ya yanında koşacaksınız ( katılmayabilirsin ancak karışma )
Ya da önünde durmayacaksınız (gördüklerini ve duyduklarını rapor etme: yoksa otobüs çarpar, yaralanma veya ölüm olabilir )
YA DA KONUMUNUZA YAKIŞIR ŞEKİLDE, SAĞLIK BAKANININ SİZE EMANET ETTİĞİ GÖREVİNİZİ YAPACAKSINIZ…
KISSADAN HİSSE;
Sizlere ünlü ozan Âşık Veysel’in bir yakınının anlattığı bir anıyı yazacağım.
12 Eylül 1980 öncesi, Âşık Veysel hastalanmış ve hastaneye yatırılmıştı.
Kendisini ziyarete gittim.
Odaya girdiğimde, başucundaki sandalyede bir profesör oturuyordu.
Geçmiş olsun dileklerinden sonra, Âşık Veysel:
Profesöre dönerek; “Memleketin ahvali nasıldır hocam” diye sordu.
Profesör; “Memlekette, sağcı gençler ile solcu gençler birbirlerini kırıyorlar” dedi.
Âşık Veysel; “Pekiyi devlet ne yapıyor” sorusunu yöneltti.
Profesör; “Ne yapsınlar, durdurmak için uğraşıyorlar ama durduramıyorlar” cevabını verdi.
Bunun üzerine Âşık Veysel; “Olmaaaz. Devlet uyumaz” dedi ve şunları söyledi.
“Vaktiyle, bizim köyde bir komşu, ineğini otlatmak için yaylaya çıkıyor. Ama acil bir işi çıktığı için kasabaya gitmesi gerekiyor. İneği eve götürmek için hareketlendiğinde, yolda komşusu Mahmut’u görüyor. Durumunu anlatıp, eve götürmesi için ineği komşusuna emanet ediyor. Mahmut, dönüş yolunda dinlenmek için bir ağacın gölgesine uzanıyor ve biraz uyukluyor. Bu arada, ineği çalıyorlar. Etrafı arıyor tarıyor ama inek yok. Telaşla kasabaya gidiyor ve kaymakama çıkıyor. Durumu anlatıyor ve ineğin bulunmasını istiyor. Kaymakam, Mahmut’a çıkarıp 100 kayme veriyor. Mahmut bunu kabul etmiyor, komşum bana inek emanet etti, ben 100 kaymeyi ne yapayım diyor ve ille de ineğin bulunmasını istiyor. Netice alamayınca, doğru şehre gidip, zor zahmet valiye çıkıyor. Durumu anlatıp, ineği bulmayan kaymakamı şikâyet ediyor. Bunun üzerine, vali bey kızıyor; “İneği çaldırarak emanete hıyanet etmişsin. Kaymakamın verdiği parayı kabul etmemiş, üstelik şikâyete gelmişsin. Uyumasaydın” diye kovuyor.
Mahmut, dışarıya çıkarken dönüyor; “Vali bey, sen uyumuyorsun diye ben gönül rahatlığıyla uyudum, devlet uyumaz” diyor.”
Âşık Veysel, bu hikâyeyi anlattıktan sonra; “Olmaz, devlet uyumaz. Devlet idaresine soyunanlar, uyumamak zorundadır. Uyurlarsa, emanete hıyanet olur. Devlet uyuyorsa, millet uyanık kalmalıdır” diyerek sözünü tamamlıyor.
Bilmem anlatabildim mi?