haberanaliz
Her şeyin Başı SAĞLIK

Her şeyin Başı SAĞLIK

Mail: hbssaglik@gmail.com

SAĞLIK’DA, PEÇELİ 6’LI... -3-

SAĞLIK’DA, PEÇELİ 6’LI... -3-

Sağlık İl Müdürlüğünde sekreter bolluğu yaşanırken, iş yaptıracak memur bulmakta zorluk çekip, ebeleri hemşireleri masa başı görevlere yazanları hayretle izliyoruz.

Bakınız, sözleşme imzalanarak ayrıcalıklı imkânlara kavuşturulan, makam odası, makam arabası olan Daire Başkanlarımıza birde sekreter tahsis edilmiş. Ben saydım bu başkanlara ayrı ayrı toplamda 7 sekreter tahsis edilmiş.

İl Müdürümüzün sekreteri var mı, var! Bunlara ne gerek var? Günah değil mi yahu?! Eskiden il müdürünün sekretaryasından bu işler hallolurdu. İş yoğunluğu şimdi artmış olabilir. İl müdürü dışında, 7- 8 ayrı sekreter olacağına, tüm Başkanlıkları il müdürünün sekretaryasına bağlarsınız. Oraya da bir Baş sekreter, 2 yardımcı sekreter, 2 de getir götür evrakları taşıyan eleman yerleştirirsiniz. Kim ne yapıyor, nasıl çalışıyor denetimi de kolay olur... Böylece 6- 7 kişi tasarruf ettiğiniz gibi,  harcamalar ve masraflarda da büyük tasarruf sağlamış olursunuz. Herkese sekreter ve özel kalem odası ayırmanın ne anlamı var?  İSRAF değil mi?  İl müdürü dışında olanların özel kalemi olmaz.  Bu yanlışlığa ve ŞATAFATA son verin. Ayrıca Sekreterlerin olduğu özel oda il müdürünün dibinde olursa, kimse il müdürüne de kül yutturamaz. Hangi daire başkanı ve yardımcısı, hangi uzman, saat kaçta geldi, ne yaptı, müdürün anında haberi olur. Birde sizi siyasilere karalayanlarda artık karalayamazlar. Çünkü yanlarına kim gelip gidiyor oda ortaya çıkar. İlişkiler ortaya çıkar.

Ayrıca Boşalan ALİ KORkMAZ- YUSUF ÇOKAY ve Toros Başhekimi Güntekin Çalışkan’ın yerine gelecek isimleri sakın MERSİN içinden belirlemeyiniz. Tekrar hatırlatıyorum, çok büyük yanlışa düşersiniz.

Yine bir başkan yardımcısı olarak, iş bilmeyen hiç bir getirisi olmayan kendine şuursuzca bağlı olan bir uzmanı getirmek isteyen GEDİKLİ başkana fırsat vermeyiniz.

Basın birimindeki uzman ve diğer görevliyi mutlaka değiştiriniz, çünkü uzun yıllardır oradalar ve bu görevde önemli başarılara imza atamadılar. İl müdürlüğünün yaptığı iş ve işlemler, halka bu büro aracılığı ile tarafsız yansıtılması gerekir, bu işi düzgün yapamıyorlar. Bu işi yapacak yetenekli eleman bulamıyorsanız, tıpkı İzmir gibi İstanbul gibi hizmet satın alırsınız. Boşu boşuna orada uzman ve başkaca eleman çalıştırmanıza gerek kalmaz.

Hastanelerde basın birimi oluşturup oraya da eleman bulmakta güçlük çekip ebe hemşire gibilerini oturtursanız bu da yanlış uygulamadır. Oralarda da bu iş için hizmet satın alabilirsiniz. Her iş ve mesele için hizmet satın alan idarecilerimiz, iş Basın tanıtım halkla ilişkiler hizmetlerine gelince mi para ve kaynak bulamıyor? Yoksa kendilerine yeni ARPALIK icat edip, torpillileri buralara konuşlamak daha mı cazip geliyor?!  Bu uygulamalar iş yerinde çalışma barışını bozuyor.  Tek tek her hastanede bu işi yapmak yerine, il müdürlüğünde bir merkez meydana getirip, BASIN YAYIN TANITIM VE HALKLA İLİŞKİLER diyerek bu hizmeti profosyönel insanlardan satın alın ve tüm birimlerinizin sesi soluğu olsunlar. Bunlardan biride sürekli sizi takip etsin, güncel faaliyetlerinizi basına aktarsın. Orada kurulacak 5 kişilik kadro ile tüm ilin sesi olursunuz ve kurumlarınızın yaptığı çalışmalar an be an basına yansır. Üstelik tarafsız ve objektif olur. Basın arasında ayrımcılık da yapılmaz. Valilikten basın listesi alınır, ildeki gazeteciler cemiyetlerinden kayıtlı üyelerin ad ve telleri alınır. (5 ayrı gazeteciler cemiyeti var)  Ayrıca mevcut web sitenizde bir bölüm oluşturulur, oraya, BÜLTEN ALMAK İSTEYENLER diye bir LİNK koyarsınız, gazeteciler girer e postasını oraya bırakır. Basın birimi olarak, il müdürü kontrolünde, her biriminizin, her ilçenin, an be an günlük çalışmalarını duyurursunuz.

Benim ticari işim yok. Bana kulp takmayın. Bu işlere yapmaya ve talip olmaya yaşımda uygun değil.  Ama nice GAZETECİLİK OKUMUŞ ne tertemiz gencecik evlatlar var. AÇIK ihaleye çıkın, teknik şartnameyi kimseyi tarif etmeden çıkın, bu hizmeti çok da uygun bedelle alırsınız. Orada da büyük tasarruf edersiniz. Bakın, çok önemli bir işi daha, o BASIN HALKLA İLİŞKİLER MEDYA İZLEME BİRİRMİNDE yaparsınız. O da sosyal medya meselesi. Devlet memurunun uyması gereken kurallar var. Yanı sıra mesleğinin etik kuralları var. Bu birim tüm personelinizi de takibe alır. Kurumun ve görevinin etik değerlerine aykırı, kanun ve yönetmeliklere uymayan hal ve paylaşım olursa onları kibarca uyarır. Birde ortaya şu çıkar.ASIL İŞİNİ YAPMAYIP AKŞAMA KADAR ORASI SENİN BURASI BENİM GEZENLERİ, TİYATRO- DERNEK- SİYASİ ÇATI- VAKIF- MÜZİK- ÖZEL İŞLERİNİ mesai saatinde yapıp da devlete mesai vermeyenleri, mesaiden çalanları da yakalarsınız.

Defalarca yazmama ve uyarmama rağmen PERSONEL BAŞKANINIZIN görmezden ve duymazdan geldiği, Ebe- Hemşire gibilerin stratejik birimlerde çalışmasına neden engel olamıyorsunuz?  İşten ve yaptıkları görevden anlamayan ebe ve hemşireleri ısrar ile o bölümlerde neden tutuyorsunuz? Böyle tutmaya devam ederseniz onların yanlış icraatları yüzünden, sorumsuzlukları yüzünden, kollanmaları korunmaları yüzünden mahkemelerden beri gelmezsiniz...

En bariz örneği, rahmetli Dr. Ahmet Dikmen olayıdır. Ailenin Avukatı müfettişin soruşturma izni verilmesi ve verilmemesi yönündeki raporuna bölge idare mahkemesi düzeyinde itirazını yaptı. O dosya sizde de mevcut. Avukatın itirazı da valilik il idare kurulu tarafından bölge idareye gitti. Dosyayı müfettiş raporu ve ekleri ile isteyin, avukatın itirazdaki tespitlerini okuyup KENDİ gözünüzle görün. Bakın kimler, hangi memur ve amirler sinsile yolu ile ne gibi hatalar, eksikler, ihmaller yapmış, keyfi davranmışlar?!  Rahmetli DİKMEN olayı, öyle size gelip anlattıkları gibi değil. Siz vebale girmeyin. Kul hakkına girmeyin. Dosyayı Müfettişin raporu ve ekleri ile isteyin, içinde zaten önceden yapılmış muhakkik raporları da var, gözünüzle nasıl olayın kapatılmaya çalışıldığını görün. Yereldeki muhakkikin biri, ifade verene, “öyle konuşma, böyle deme, başına iş alırsın, ona bir şey olmaz seni harcarlar” gibi telkinleri neden yapmış? Kimi neden korumuşlar? Söylenenler neden ifade tutanaklarına geçirilmemiş?

Yarınlarda ağır cezada mahkemesi var, orada bunlar şahitlerce beyan edilecek! Hatta ses kaydı dinletilecek!!! BAKALIM O ZAMAN NASIL KANDIRACAKLAR MİLLETİ?! Şimdi ahbap çavuş ilişkisi ile muhakkik ve müfettiş raporlarına yansıtılmayan husular orada ortaya çıkacak. Bu olayda, kim, kimi, neden ve niçin koruyor şunu araştırın?Burada bir ölüm var. Yuvalar yıkıldı. Ocaklar söndü. Bir ananın ciğeri yandı. Hepimiz evlat sahibiyiz. Ayrıca Zaten katil içerde ve onun yargısı sürüyor. Ama bu olayda kastı, kabahati, ihmali olan ve bu ölümün gelmesine sebep olan memur ve sıralı amirler orada hiçbir yanlış ve eksikleri yokmuş gibi pişkin pişkin oturmaya devam ediyor. Siz inceleyin. Bunların kim olduğunu tespit edemediyseniz, Ailenin Avukatı etmiş. İtiraz yapmış orada mevcut. TARAFSIZ GÖZLÜKLE onu inceleyin.O da yeterli değil ise beni çağırın, o dosyaların tamamını ailenin Avukatından eksiksiz şekilde aldım.  A’dan Z’ye bende her tür belge ve bilgisi ile mevcut. Size gelip ben izah edeyim. Günah ya... Aleni suçu ve kabahati olanlar var, idare olarak görmezden gelmek neyn nesi? Arkalarında siyasiler mi, sevgilileri mi var?  Vasıfsız kişileri UZMAN- BAŞKAN- BAŞKAN YARDIMCISI yaparsanız, onlarda, vasıfsız kişileri, iş bilmez ve anlamazları etrafına toplar, DEVLETİ HEBA EDERSİNİZ... Yeter artık!!!

ÇOK ÖNEMLİ BİR KONUDA ŞU:“Yaklaşık Maliyetin Gerçekçi Hazırlanması” Trilyonlar dönüyor. Size bağlı kurumların ihalelerini ele alın. Özellikle ADSM’ye bakın. Orada çok değerli bir isim (S) satın almadan ayrılmış.Niye ve neden ayrılmış? Oradaki satın almada yıllardır konuşlananlar neden hep oradalar? Başhekim hangi siyasinin yakını? Başhekim kuruma geldiği günden bu yana kuruma ne kazandırmış, hangi başarılara imza atmış, ne gibi önemli başarıları olmuş ki, sürekli kendisiyle sözleşme yapılıyor?

4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümleri çerçevesinde ihtiyaçların uygun şartlarda ve zamanında karşılanmasının en önemli etkenlerinden birisi de alım konusu işin yaklaşık maliyetinin gerçekçi ve piyasa şartlarına uygun olarak belirlenmesidir.

4734 sayılı Kanun’a dayanılarak Kamu İhale Kurumunca yayımlanan ihale uygulama yönetmeliklerinde ve Kamu İhale Genel Tebliği’nde yaklaşık maliyetin nasıl tespit edileceği ve dikkat edilecek hususlar ayrıntılı olarak belirtilmiştir.

İdarece, ihtiyaç duyulan mal, hizmet veya yapım işinin ihalesi yapılmadan önce fiyat araştırması yapılarak, katma değer vergisi hariç olmak üzere yaklaşık maliyet belirlenir ve dayanaklarıyla birlikte bir hesap cetvelinde gösterilir. Yaklaşık maliyete ihale ve ön yeterlik ilânlarında yer verilmez, isteklilere veya ihale süreci ile resmî ilişkisi olmayan diğer kişilere açıklanmaz. Yaklaşık maliyet tespit edilirken maliyete etki edebilecek hususlar göz önüne alınarak gerçekçi bir tespit yapılmalıdır.

Kanunla, idarece belirlenen birim fiyatlara dayalı olarak hazırlanan tahmini bedel üzerinden ihale yapılmasının sakıncalarını giderebilmek amacıyla, idarelerce yaklaşık maliyetin ayrıntılı fiyat araştırmaları yapılmak suretiyle gerçekçi olarak belirlenmesi öngörülmüştür.

Yaklaşık maliyetin tespiti için yapılacak fiyat sorgulamalarında Strateji Geliştirme Başkanlığının MKYS programından alınan verilerden de yararlanılmalıdır.

Piyasada faaliyet gösteren firmalardan teklif almanın yanı sıra geçmiş yıl alım fiyatları, MKYS il ortalaması ve MKYS Türkiye ortalamaları da göz önünde bulundurulmalıdır...

Bu amaçla fiyat sorgulamalarının tek bir kaynaktan yapılmaması, her ihalenin kendi içinde değerlendirilmesi esas alınarak;

*Satın alınacak malzeme ve hizmetin daha önceki yıllarda hangi fiyattan alındığı,

* Emsal durumdaki sağlık tesislerinde oluşan fiyatların, piyasadaki diğer firmaların bu mal veya hizmet için verdikleri ortalama fiyatların ne olduğu,

*Gerektiğinde ticaret odası veya meslek kuruluşlarının verdiği ortalama fiyatlar,

*Muhtelif Devlet Kurumlarınca belirlenen resmi fiyatlar,

* Siparişin ve miktarın büyüklüğü,

* Alım konusu işin rekabete açık olup olmadığı,

* Maliyete etki edebilecek coğrafi konum ve diğer hususların da sorgulanıp aynı özellik ve nitelikteki mal veya hizmetler için satın alma tarihindeki reel değerin somut verilerle ve objektif olarak tespit edilmesine azami dikkat edilmelidir. Ayrıca yaklaşık maliyetin tespit edilmesi neticesinde yeterli ödeneğe sahip olunup olunmadığı da sorgulanmalıdır (4734 sayılı Kamu İhale Kanunu Md. 5,9).

KADROLAR MESELESİ.... Sayın müdür, il geneli tüm personelin sizde listesi var mı? Önünüzde son hali ile çıktı halinde, dosya halinde var mı? Bunu personelinize söyleyin yoksa size hemen getirsinler. Kim, hangi kadroda, şu an nerede görevli kendi gözünüzle bir görün. Boş kadroları da görün. Boş olup da doluymuş gibi size ve herkese gösterilenleri de görün. Kadrosu varken boşaltılan yerleri de görün. Bu çok önemli... Bu listeye ve bilgiye PERSONEL başkanından başkası niye ulaşamıyor?  Siz ulaşabiliyor musunuz?  Ben il müdürüyüm ulaşırım diyorsanız ki, öyle olması gerekir, tüm ilde size bağlı tüm yerlerdeki kadroları, görevlileri, derecelerini gösteren listeyi isteyin eksiksiz getirsinler, inceleyin.

Bakın karşınıza bilmediğiniz neler çıkacak!!! Sır gibi saklanmasının sebebi ne? Sadece daire başkanı ve bir kişinin o kayıtlara ulaşmasının manası ne? Bu devletin ÇOK GİZLİ KAYDI değil ki... Personel listesi. Kim nerede, hangi kadroda, derecesi ne, işe başlama tarihi, şimdiki görev yeri. BU SIR OLABİLİR Mİ?  Koskoca bakanlıkta, orada çalışan herkes bu bilgiye ulaşıyor da, Mersin’de neden gizli?  Kimden neyi saklıyorlar? Basına bildirmesinler. Tamam! Ama personelinden, çalışanından, diğer daire başkanı ve yardımcılarından saklamanın gayesi ne?  Boşalan yeri kimse görmesin, bize yakın adamı oralara yerleştirek, işi olmasın!!! YOK ÖYLE YAĞLI BÖREK!!! Takipteyiz...

ALLAH, DEVLETE VE MİLLETE ZEVAL VERMESİN.

Baki Selam ve Dua ile.

www.haberanaliz.net

CEVAP HAKKINA SAYGILIYIZ. 

Cevabı yazıda, adı geçen ilgilisi ve yetkilisi göndermesi gerekir. Telefon ve iletişim bilgilerini koymayı unutmayınız.

CEVAP GÖNDERECEĞİNİZ ADRES: batuhansezerhaberanaliz06@gmail.com