Sağlıktaki garip işler!
Okurumuz yazmış ve e posta atmış. Kalemine dokunmuyor aynen yayınlıyorum:
"....SAYIN İL SAĞLIK MÜDÜRÜM, Allah başta devletimizden, Sayın Sağlık Bakanımızdan ve sizden razı olsun. Bir parça da olsa Mersin’e umut getirdiniz. Konuştuğum görüştüğüm herkes, sizin iyi bir insan, vatansever ve işin ehli olduğunuzu söylüyor. Kısa sürede herkesin gönlünü kazanmışsınız. Allah razı olsun. Ama Sayın Müdürüm burada yazılan geçmişteki yazılara bir göz atın. Mersinde özellikle sbys ihalelerinin üzerine gidildi. Tüm sbys ihaleleri aynı kişiye ait olan 5 firmaya gitmiş. Firmalar farklı değil aslında, karısının, kızının, teyze oğlunun, yanında çalıştırdığı işçinin üzerine ihaleler alınmış. Para akışı devletin yetkili kurumlarınca titizlikle incelendiğinde, hepsinin adresinin aynı olduğu görülecektir. Şükürler olsun ki, sağlık bakanlığımız yükselen seslere kulak verdi ve bu soyguna dur dedi. Eğer bu hususlar yazılıp çizilmeseydi, idari makamda oturan çok kişi de çok iyi biliyor ki devletin cebinden en az 30 trilyon bu yıl boşa gidecekti. Yakında bu konuyu ve geçmişte bu firmaların taşeronluğunu yapanlar eminim, tek tek hesap vereceklerdir. Bu firma sahibinin hemşerisi olan sağlık memurunu getirip işin başında tutanlar kimler? Bu sağlık memuru sırt çantasıyla müdürlükte Steve Jobs gibi geziyor, sağa sola ahkâm kesiyordu. Bu adamı uzman yaptılar, bizler uyarmasak belki de başkan olacaktı. Lütfen müdürüm, alt kadroya dikkat edin. Bu firma sahibinin çok yakın arkadaşları kimler? Titizlikle sorun soruşturun. Devletin değil de, firmanın yöneticisi gibi çalışanları araştırın, bulun. Yakında hep beraber göreceğiz, iddiaların doğru olduğunu. Geçmişte kamu zararına sebep olanlar, tahkikattan geçirilip adalet önüne mutlaka çıkacaklardır. Buna kimsenin şüphesi olmasın. Müdürlükte devletini milletini düşünen kıymetli insanlar da var. Allah onlardan da razı olsun. Yeri geldiğinde hepsi ifade vermekten ve tüm doğruları söylemekten çekinmeyeceklerdir.
SAYIN MÜDÜRÜM, Bir diğer konu da Toros Devlet Hastanesindeki kayıp aşılar konusu. Soruşturma ne durumda? Sorumlular tespit edildi mi? Cezalandırıp görevden uzaklaştırıldı mı? Aşı kaybının sorumlusu belli değil ise, aynı kişiler görevde ise, yeni aşılar veya O kişiyle ilgili diğer işlemler de güvende değildir, diye düşünüyorum... Sayın il Müdürüm, herkes başhemşireliği suçluyor. Başhemşire ve sorumlu hemşirelerin hatasından doğduğunu söylüyorlar... Hemşirelikle aşı kaybının ne ilgisi var? Vallahi biz anlamadık. Hemşire tansiyon ölçer aşısını uygular... Bir hastaneye giren malın, uygun şekilde muhafaza edilip uygulayıcı ya iletilmesini sağlamak, idari ve Mali işlerin sorumluluğundadır diye biliriz. Esasen başhekimin sorumluluğundadır denir.... Bunu çok daha iyi biliyorsunuzdur... Başhemşire oraya güvenlik dikmek istese dikebilir mi, aşıya kilitli dolap yaptırmak istese yaptırabilir mi? Hastaneye bir mal nasıl girer, nasıl çıkar, kaydı nasıl tutulur, güvenlik önlemi nasıl alınır, hastane müdürünün görevi ve sorumluluğunda değil mi?... Kim veya kimler tarafından hemşireler ve özellikle başhemşire sorumlu tutulmak suretiyle, hedef gösteriliyor? Karmaşa yaratıp, gerçek suçlular gizlenmeye, hemşireler ise suçlanmaya mı çalışılıyor... Sayın müdürüm, soruşturma ne aşamada, İl Sağlık Müdürlüğü soruşturma açtı mı, Sağlık Bakanlığı soruşturma açtı mı? Hastane başhekimliği soruşturma açmış deniyor, öyle bir şey olabilir mi? Aşı kaybında sorumluluğu olan biri, kendi kendine soruşturma açabilir mi? Yapmayın Allah aşkına, Bunun adı, dostlar alışverişte görsün soruşturması olmaz mı?... 2 ayda sorumlu bulunamaz mı? Devlete olan güven bu noktada zedeleniyor... Hastanede her yanlış başhemşireye mal edilirse işin sonu nereye varır? Oysa, o hastanenin elektriğinden, suyundan, ilacından, temizlik malzemesinden, yemeğinden, usulünce ve Adil idare edilmesinden, hastane müdürü ve başhekim sorumlu değimlidir?...Tekrar ediyorum, 3 ay oldu, kayıp aşıların sorumlusu kim, aşı bedelleri devlete geri ödendi mi, bunu bulmak bu kadar zor mu? Sağlık Teşkilatı, bu kadar aciz mi? Dünya çapında olan bu olayı çözmeden, sorumluları cezalandırılmadan, tüm Mersin halkını da Aşılasanız, Mersin sağlık bu konuda şaibeli anılacaktır..." DEMİŞ....
Geldik şimdi, Meşhur, KİM ÜZERİNE ALINIRSA KEFEN ONUNDUR bölümümüze....
Bu günkü hiciv ve taşlamamız aşağıda. Kalem şairimizin;
SİZİNKİ TATLI CANDA BİZİMKİ PATLICAN MI?
Görmüyoruz sanmayın iç yüzünü işlerin
O doğru duruşların o eğri gidişlerin
Ne yolda olduğunu o yaldızlı fişlerin
Neler çiğnediğini ağızdaki o porselen dişlerin
Biliriz, yenilen ne, kuzumudur tavşan mı?
Sizin ki tatlı canda, bizimki patlıcan mı?
Maruken koltukların çıkardınız tadını
Eski tanıdıkların anmadınız adını
Yokladınız güzellerin hem sağını hem solunu
O ince belli kızı, şo fıkırdak kadını
Ne dediniz olmadı, bir yosma mı, civan mı?
Sizin ki tatlı canda, bizimki patlıcan mı?
Sizlerde bizdendiniz, ne çabuk ayrıldınız
Her biriniz en yüce makamlara kaydırıldınız
Yoksullar batağından nasıl da sıyrıldınız
Böylece zevk içinde yaşarsınız yalan mı?
Sizin ki tatlı canda, bizimki patlıcan mı?
Yok mu ata malından (!) azıcık pay bize de
Adımız hiç gözükmez, pasaport da vizede
Bizde gezmek isteriz Kahire de Beliz de
Bizim yerimiz sade, Sivas- Erzurum Van mı?
Sizin ki tatlı canda, bizimki patlıcan mı?
ALLAH, DEVLETE VE MİLLETE ZEVAL VERMESİN.
Baki Selam ve Dua ile.
CEVAP HAKKINA SAYGILIYIZ.
Cevabı yazıda, adı geçen ilgilisi ve yetkilisi göndermesi gerekir. Telefon ve iletişim bilgilerini koymayı unutmayınız.
CEVAP GÖNDERECEĞİNİZ ADRES: batuhansezerhaberanaliz06@gmail.com