Seçimlerde haksız rekabet ve ÇAĞRIM
Seçimlerde haksız rekabet
Nedense hep kendi işimize geldiği gibi konuşur, olaylara kendi penceremizden bakar, hiç OBJEKTİF olmayız/olamayız.
Yine bir seçim yaşıyoruz.
Genel iktidar ayrı yerel iktidar ayrı.
Yahu, NAMUSLU OLMAK VE NAMUSLU KONUŞMAK- NAMUSLU BİR DURUŞ SERGİLEMEK bu kadar mı zor?!
Ekranları açıyorsunuz, hepsi birbirinden GARABET paraya tasvir olmuş programlarda ADAYLARLA SÖZDE program yapılıyor, Soracak kişi belli sorulacak soru belli, GIYGIDI dinliyoruz.
Birkaç eleştiri yapan ekran var, onları da izleyen yok.
TV ekranları, radyo mikrofonları, internet haber portalları, PARAYI VEREN DÜDÜĞÜ ÇALAR misali olmuş.
Herkes, herkesçi olmuş.
Herkesin kaşı gözü oynamaktan bir hal olmuş.
Sonra, bu ülke nasıl düzelecek?!
Toplum kirlendi, ahlak yok oldu, edep kayboldu, arsızlık tavan yapmış, utanma duygusu yok olmuş, yolsuzluk- ahlaksızlık- alçaklık geçer AKÇE olmuş, siz ahkam kesenleri dinliyorsunuz?!
Bakın Genel iktidar HÜKÜMET.
Ne diyoruz?
Ekranları kullanıyorlar, paralar oluk oluk akıyor, devlet imkânlarını kullanıyorlar, algı yapıyorlar, o, şu, bu, v.s...
Onlar genelde iktidar olarak yapıyorlar da, YERELDE İKTİDAR olanlar yapmıyor mu?
Onlarda yapıyor.
Niye tek taraflı eleştiriyoruz, niye ikircikli oynuyoruz?!
Namuslu olalım, her ikisinin yaptığı ahlaksız- olumsuz işleri dile getirelim, kararı halka bırakalım.
Yahu AÇIK OTURUMA çıkamıyorlar.
Hangisi iyi ise, dürüst ise, kendine güveniyorsa, SEÇİM ARENASI diye bir program oluşturalım, tüm TV’ler canlı yayın yapsınlar, Gazeteciler içinde sağcısı- solcusu- ülkücüsü- devrimcisi- inananı- inanmayanı oraya gelsin bunlara sorsunlar, bunlarda cevap versinler.
Yemezler...
İşlerine gelmez.
Boş beleş konuşmak, yalan atmak, yalanı sorgulatmak olmaz, kitaplarında yazmaz.
İktidarı muhalefeti bu türden siyaset yapıyor.
Genel iktidar devlet, kamu kaynaklarını kullanıyor da, yerelde iktidar olan muhalefet partisi mensupları kamu kaynaklarını kullanmıyor mu?
Mersin de bunu yazan kaç gazeteci- basın mensubu var?!
Mersin de bunu dillendiren kaç seçmen var, vatandaş var?!
Bakın önümüzde RAMAZAN ayı var.
Ben dün Kamu ihale kurumu sayfasına girdim.
Onlarca yerel belediye ihaleye çıkmış.
Bunu o ve bu partilisi yok.
RAMAZAN GIDA KOLİSİ- RAMAZAN HEDİYE PAKETİ- BAYRAM ŞEKERİ VE HEDİYE PAKETİ ihalelerine çıkmışlar.
Senin benim paramla, yüz binlerce koli alıp, sonra ilgili başkanın koliye adını yazıp, içine mesajını koyup seçim ağzı reklam yapacaklar...
Haksız rekabet değil mi?
Ahlaksızlık değil mi?
Bu çalışmanın neresinde HAK- HUKUK- ADALET?!
Bunu hiç sorgulayan irdeleyen var mı?
Yok!!!
Var ise, çıksın delikanlı gibi, ben şu gün dedim, yazdım, aha da burada desin.
Hikâye anlatmasınlar.
Bizim sitenin EKONOMİ bölümüne girerseniz, burada yazdıklarımın 50 katını tüm yerelde ki belediyelerde dönen işleri, gün gün yazdım durdum.
Hanginiz bu yolsuzluklara, ihale düzenlerine, alımlara, satımlara, yanlışlara bir tavır aldınız?!
Meşhur lafımdır: PARA ALAN EMİR ALIR!
Alayı beslendiği için nasıl yazıp çizsinler, nasıl konuşsunlar, nasıl yanımızda dursunlar?!
ALLAH BÜYÜK!!!
Benim için, kimi iyi bir dost olduğumu söyler, kimi ise soğuk ve mesafelidir der.
Biliyor musunuz, aslında beni anlatırken, herkes hak ettiği resmi çizer...
Farkında değil.
Televizyoncuymuş, programcıymış, radyocuymuş, yazarmış, çizermiş...
Yahu benim olmadığım yerde sizin estirdiğiniz o rüzgârda ben ancak donumu kuruturum...
Bakın bazı Belediyeler, Gençlik için- kadınlar için- yaşlılar için v.s. Konser, Etkinlik, Organizasyon işleri yapıyorlar.
Kimin parasıyla, kimin imkanıyla?!
Kamu kaynaklarından ve ihale yöntemi alımla..
Niye kimse ses vermiyor, HOP NE OLUYOR ORADA demiyor!!!
Bu da bir haksız rekabet şekli...
Ortaya çıkan hangi aday eşit- hakça- hukuka- adalete uygun bir şekilde seçim çalışması yapıyor?!
Allahtan korkun yahu!
Sonra kalkıp akıl fikir veriyorlar.
Hadi ORADAN!!!
Devlet yönetiminde ve kamusal hayatta gömleğin ilk düğmesi adalettir, hukuktur!
Sizlerin gömleklerinde ilk düğme yanlış bağlanmış.
Çıkar- menfaat- pis ilişkiler...
Birde kalkıp millete ayar veriyorsunuz?!
Peygamber efendimiz Muhammed Mustafa (S.A.S) demiş ki;
“Öyle bir zaman gelecek ki, doğru söyleyenler yalanlanacak, yalancılar ise doğrulanacak. Güvenilir kimseler HAİN sayılacak, hainlere güvenilecek.”
İşte biz o dönemleri yaşıyoruz, toplum olarak.
Şimdi açık seçik buradan sesleniyorum.
Mersin de hangi aday olursa olsun, önce Büyükşehir belediye başkanları olmak üzere toplu olarak, sonrasında ilçe belediye başkanları olmak üzere toplu olarak, hangi kanalı uygun buluyorlarsa, orada CANLI – AÇIK OTURUM PROĞRAMI YAYINI YAPALIM. 8 saat 10 saat sürsün isterse. Bu programı Mersin deki tüm kanallar canlı versinler. Ben sorayım onlar cevaplasınlar.
HAKARET- İFTİRA- KÜÇÜK DÜŞÜRME- ÇEMKİRME olmadan, HALK ADINA KAMU ADINA ben hepsine sorular soracağım, onlarda cevaplasınlar.
Herkese eşit konuşma vakti, sonrasında soru ve cevap alma, herkese eşit dakika...
Onlar konuşacaklar. Proje ve yapacaklarını yaptıklarını anlatacaklar, ardından ben kamu adına yaptıkları ve yapacakları ile ilgili soracağım.
Siz belirleyin kanalı.
Var mısınız buna?!
Duyamadım.
Duyamazsınız..
Bu söylediğime, ne programcının, ne ekran sahibinin, ne de oraya çıkıp konuşacak olanın YÜREĞİ YETMEZ...
Halkın gerçekleri öğrenme ve bilme hakkı adına ben buna varım, sayın başkan adayları siz var mısınız?!
Devam edeceğim.