Sever, Sever kardeşim!!!
Mersin’de enteresan olaylar yaşanıyor.
Ak parti cenahında tuhaf bir ikilem yaşanıyor.
Bir bakıyorsunuz hemşericilik ön planda, bir bakıyorsunuz, çıkara dayalı ilişkiler revaçta.
Siyasetin gözü çıksın.
Partiyi düşünen yok.
Son zamanlarda, MYK ya cumhurbaşkanının bir hatırlı dostunun tavsiyasi ile yazılan Mustafa Sever ile YHD ye yazılan Zeynep Gül Yılmaz ara sıra Mersin’e gelip şöyle bir eş dost ziyareti yapıp sosyal hesaplarında paylaşıp gidiyorlar.
İl’de yenileşim ve yapılanma olacağı için sözde bunlar yetkili imiş.
Ak parti genel merkezi değil, cumhurbaşkanımıza bağlı gizli olarak 4 kişi Mersin’e geldi ve dinledi raporlarını reise sundular.
Mustafa Sever ve Z.Gül Yılmaz’ın ikiside MUT ilçemizden.
Seçimden 2 ay evvel başladım yazmaya.
Her yeri bırakan, orası tehlikede, gidin ilçenizden çıkmayın, cumhur ittifakı elinde olan başkanlığı kaybetmeyin dedim.
Cumhurbaşkanının temsilcisiyim diye sağda solda gezeceğinize, cumhurbaşkanımızın tüm olanaklarını oraya aktarın, 60 bin nüfuslu o minik ilçede her evin kapısını çalın ve bu seçimi kaybetmeyin diye yalvardım.
Umursamadılar.
Adam seçimi kaybetti. Elimizdeki belediye gitti.
Bahane çok.
Konjektör öyle olmuş, çok yerde kaybedilmiş, parti yıpranmış, piyasa zordaymış, başkanı seven yokmuş ondan kaybetmişler ıvır zıvır laflar…
Bu Sever, daha öncede Zafer Çağlayan’ın yardımcısı idi ve 2014 de Mersin’e büyükşehir adayı yapıldı.
Kaybetti.
Kimse tutmadı, sevmedi, oy vermedi.
Ona sorun, aldığım oylar benim oylarım, partinin oyları değil der.
O zaman kolayı var, 2028 de çıksın bağımsız aday olsun, 1000 oy alsın yüzüme tükürsün.
Atmaya tutmaya gerek yok.
Minicik ilçende çok az bir farkla başkanlığı kaybediyorsunuz, kocaman iki isimsiniz.
Üstelik biriniz eski bakan yardımcısı diğeriniz eski vekil.
MYK ve YHD temsilcileri.
Ama orada seçimi alma başarısını gösteremiyorsunuz.
Şimdi il teşkilatı oluşurken, sen ben bizim oğlan diyerek oluşum ve yenileşim yaparsanız, 2028’i unutun.
1 vekil bile çıkaramazsınız.
Parti tabanı tepkili.
Partiye emek vermiş insanlar Mustafa Sever ve Z.Gül Yılmaz adını duydukları vakit çıldırıyorlar.
Zeynep hanım şu polis ile tartışması basına düşen vekil.
Şimdi Sever Çukurambarda birde ofis oluşturmuş, gelen gidene aynı şeyleri söylüyor.
Neyse….
Millet artık biz yenilik istiyoruz diyor.
Şimdi bakıyoruz hemşericilik ipine sarılan parti içine yuvalanmış tipler, iş menfaate dönüşünce, hemşeri filan dinlemiyor, lop lop götürme derdine düşüyor.
Nasıl yörük ve hemşeri ise, bir bakıyorsunuz doğu ve güneydoğudan bir başkan adayının arkasında saf tutuyorlar.
Niye?
Parası var, yolacaklar çünkü…
Diğer taraftan bir Nüreddin Nebati vekilimiz var.
Adam dürüst, tertemiz, yalanı riyası olmayan, pis işlerle ilintisi olmayan, CEP KARDEŞLİĞİ a.ş ile ilişki içinde olmayan, adam gibi adam.
Size göre gözlerinin ışltısı mevzusu var, onunla alay edin.
Ama pırıl pırıl, hırsız olmayan, samimi, içten bir adam.
Zaten siyaset samimiyetsizlerin yüzünden bu halde.
Eğer bu Nureddin’i tanıyor isem, bir bardak suyunu içmiş isem yüzüme tükürün.
Daha tanışmadım.
Ama araştırıp soruşturuyorum.
Adamın hiç kirli işi yok.
Akçeli avantalı işlerin önünü kesen adam.
Atamalarda ehliyet ve liyakate bakıyor adam.
Şaibeli isimlerin ardında durmuyor, makama gelmesini engelliyor.
İşin garibi o da Mersin’i fazla bilmiyor.
Etrafına üç beş kişi dolmuş, bir o çekiyor, bir bu çekiyor.
O da farkında, uymuyor onlara ama Mersin’i seven gerçek partililer adamı yalnız bırakmasınlar.
Nebati yalnız bırakılacak adam değil.
El ele verilirse MERSİN kalkınır, Mersin kazanır…
Siz bakmayın o kuru kuruya memleket çocukluğu edebiyatı yapanlara.
Çkarları söz konusu oldu mu, ecinni hoca ile, Köselerli’deki zımbırtılı dayı ile el ele verip lüplemeyi de çok iyi becerirler.
Fırsat vermeyeceğiz inşaallah.
Köşe Yazarları
