Toros'daki Meşhur Ortopedi ihalesi sonuçlandı tabi itiraza açık (!)
Dün ve önceki günler yazdıklarıma bozulup bize:
“Devletin yasası kanunu var, ne işimize karışıyorsun, dalga dümenimizi bozuyorsun, sanane LAN !” Diyenler olmuş.
Bu şekilde tavır alanlara:
“Bana bakın LAN!...” derim…
Bende zaten devletin yasası ve kanunu yerine gelsin,
TÜYÜ BİTMEDİK YETİMİN HAKKI ÇALINMASIN,
GARİP GUREBANIN HAKKI KORUNSUN,
MİLLETİN VERDİĞİ VERGİLER TALAN EDİLMESİN,
UZAK DOĞU MALLARI ÇİN- PAKİSTAN- HİNDİSTAN- MALEZYA MALLARI çürük çarık olanları, hastaya takılmasın, hastaya takılan plak ve malzemeler bir süre sonra kırılmasın, hastada enfeksiyon yapmasın, hastanın sırtından DEVLET SOYULMASIN diye çaba sarf ediyorum.
Halen SALLABAŞI AL MAAŞI düzeni olduğu için kime ne anlatacak, ne diye yazacak, ne diye dillendireceksin (!)
Meraklanmayın.
Vaktiyle yenen HURMALAR BİR GÜN GELİR MÜSAİT YERLERDEN CIRMALAR…
Kimsenin devletin kör kuruşunu heba etme hakkı yok.
Hiç gereği olmayan bir malzemeyi ve aleti devlete aldırıp yan gelip yatma hakkı yok. Nitekim devlet yeri geldi bunları çıkardı ve ilgilisinden tazmin etti. Tabi her zaman olduğu gibi o ilgilisi de ilgili firmayı bulup ödettirdi, kendisi kirişi kırdı. Bunun örnekleri var.
Ama hep kötü örnek…
Hangi firma hangi ilgilinin kaç para tazminini bir çırpıda ödedi?
Daha sonra o ilgili, o ilgili firma ile ne kadar törkiş liralık devlete iş yaptı ve yaptırdı?
Ve bu işten devlet ne kadar zarar etti, az kaldı. Çalışmalar bitmek üzere.
Ancak gelelim biz şu MEŞHUR TOROS DEVLET HASTANESİ ORTTOPEDİ ALIMINA…
Yazdık çizdik, TİNGİRİFİSTAN anlayışı ile o yerli olmayan yetkili ve ilgililer, birde kalkıp sağda solda ahkâm kesmeye başladılar.
Oysa ahkam keseceklerine burada yazılanlar ne demek oluyor, ne anlatmaya çalışıyorlar diye araştırma içine girselerdi, DEVLET AÇISINDAN, HAZİNE AÇISINDAN, EN BAŞTA DA MAĞDUR HASTA AÇISINDAN çok çok iyi olurdu..
Tabiî ki biz yazarak çizerek tarihe not düşüyoruz.
Bunlar bir gün gelecek önlerine inecek.
BİLİYORSUNUZ Bakanlık ÇERÇEVE alımlar önerdi ve Mersin il sağlık müdürlüğü de bu iş için belki ilgili ve yetkilileri on kez uyardı.
Beyin cerrahi ve Ortopedi alımları çerçeve içine alınsın denildi.
Toros’da yapılan ihalede beyin cerrahi kalemleri yok.
Sadece Ortopedi var.
Dün neticelindi.
Oysa ben dün çok hususta seslendim.
Hiç o yerli olan olmadı, tınlayan olmadı.
Devlet bu yahu, ister tınlar, isterse tınlamaz.
Godumu oturtur, vurdu mu o.. tur…
Her kurum ve kuruluşta çalışma şekli ve anlayışı çok farklı arz ettiği için uyarılar yapma gereği görüyoruz. Çünkü yasa aynı yasa, kanun aynı kanun. Uygulamada çelişki olmamalı.
Neyse..
339 kalem ortopedi tıbbi sarf malzemesi alımı işine ait ihale 29.4.2011 günü karara bağlanmış. 2.5.2011 günü ise Op. Dr. Süleyman Ülger (Başhekim) imzası ile firmalara durum hakkında bilgi verilmiş.
BAKIN İŞLER KİMLERDE KALMIŞ?
ACABAN MEDİKAL,
POZİTİF MEDİKAL,
ULTRA SAĞLIK,
EFES MEDİKAL,
ORNEO,
KAYAMED,
UDİL,
MAJÖR,
ECE-SER,
DORA,
İÇEL SANTA MED,
İşin büyüklük ve oranı açısından kimde ne kadar çok malzeme kalmış, büyük malzeme kalandan az malzeme kalana doğru sıralamışlar alanları.
4734 SAYILI KANUNA GÖRE YAPIYLAN BU İHALEDE işler üzerinde yani uhdesinde kalan firmaların dışında kendisinde iş kalmayan veya bu işten rahatsız olanlar kendilerine durum hakkında yapılan tebliğden sonra itiraz ve şikâyet haklarını kullanabilecekler.
Ama kimi kime şikâyet edeceksiniz?
Eğer ilgili hastanede bir doktor veya birkaç doktor firma olarak size: “sen bu işe girmeyeceksin, teklif atmayacaksın, yoksa senin malzemeni kullanmam” derse, sen nasıl cesaret edip o işe teklif atacaksın?
Biraz sıkar.
Hele ki, içinizden birileri yüzdesini verirken PEŞİN ÇALIŞIR, DİĞERLERİ VERESİYE çalışırsa, bu işlerin önünü arkasını nasıl alacaksın, kimin doğru kimin yalan söylediğini nereden çıkartacaksın?
Bu işlerin kontrolü daha sıkı ve net olmalı.
Reçeteyi yazan, reçetede yazılan malzemeyi getirenleri kendisi kontrol eder, muayene eder, uygunluk verir ise, bu işin önünü almanız mümkün mü?
Satın alma şimdi işini yapmış (!)
İhale gerçekleşmiş (!)
Sözde devlet en ucuz olanı almış (!)
'Sağlıkta en ucuz en iyi olarak değerlendirilemez'
İnsan hayatı bu yahu!
İnsan hayatı söz konusu olduğunda en ucuzu, en pahalısı diye değerlendirme yapılamaz, en doğrusu, en olması gerekeni, en iyisi bulunur ve uygulanır, uygulanmalıdır.
BU BİRAZ VİCDAN VE CÜZDAN MESELESİDİR.
Vicdan ile cüzdanı hiç karıştırmadan karar vermede fayda var.
Bakınız, Kamu İhale Kanunu'nda ekonomik tercihler kısmında kriterler belirlenerek ihale sonucunu değerlendirme imkânı yasal olarak bulunuyor.
Buna rağmen, uzun süredir neredeyse tüm hastaneler teftiş endişesiyle sadece en ucuz teklif veren firmayı seçmektedirler.
Her ne kadar tüm yasal belgeleri tam olsa dahi en ucuz fiyat verilen ürün her zaman için en uygun ürün demek değildir.
Benzer şekilde cihaza bağlı bir ihalede, tedarikçi firma cihazının düzenli bakımını yapmıyorsa ve cihaz da sık sık arızalanıyorsa, sağlık hizmetinin hem kalitesi düşecek, hem de kesintiye uğrayacaktır.
Bu bakımdan hastanelerin tedarikçiler ve ürünlerle ilgili deneyimlerine dayalı bir puanlama yaparak teklifleri değerlendirmeleri de, tercihlerde aranan kriterlerden birisi olmalıdır.
Uzun vadede de verimlilik artışından dolayı kamu maliyesi daha fazla tasarruf etmiş olacaktır.
Çok önemli bir husus ise, bu alımlarda şuna dikkat etmiyorlar.
Bu işlerde, yani tıbbı sarf malzemesi alımlarında sadece fiyata bakıldığı için örneğin 100 bin TL'lik bir ihalenin 100 TL gibi bir farkla Uzakdoğu malına, Çin, Malezya, Pakistan malı bir ürüne gittiği çok oluyor.
Öyle küçük farklar yüzünden çoğu zaman hasta kullanılan bu malzemeler yüzünden mağdur oluyor.
Enfeksiyon kapıyor, takılan malzeme kırılıyor…
Bu durum böyle devam edip gidecek mi, yoksa düzelecek mi?
Bu arada ERDEMLİ DEVLET İLE TARSUS DEVLET dede durum pek farklı değil.
Orada yapılan ihalelere katılım yapan firmalarda hemen hemen aynı.
Ne hikmet ise, Türkiye çapında yapılan bu ihalelere katılım yapanlar hep aynı firmalar.
Sanki başka firma yok, sanki bu yapılan ihalelerden başka kimsenin haberi yok (!)
Niye diyoruz ki, ihaleler yapılmadan ilana çıkılmadan tüm ihalelerin idare ve teknik şartnameleri kurumların kendi veb sitelerine konsun.
İşte bu yüzden...
Kapalı kapılar ardında yapılan ve sağdan say 5- soldan say 5 firmanın katılım yaptığı ihaleler olmasın diye bağır bağır bağırıyoruz.
Ama o yerli olan yok.
Olmazlar.
Çünkü dalga dümen bozulur.
Oyun bozulur.
Kargaşa çıkar.
Kavga çıkar.
Ben yaptım oldu işi olmaz.
Ben senle çalışmam, sen bu ihaleye girme, malzemeni kullanmam işi ve baskısı ortadan kalkar.
Ama o zaman yüzdeler, peşin çalışanlar, veresiye olanlar, önceden firmadan yüklü miktarda parayı alıp sonra bol bol kalem oynatanlar ortadan kalkar.
Hey yavrum hey..
Devletimin güzide idarecileri, yetkili ve etkili idarecileri, doğru ve dürüst çalışan idarecileri, her şeyi bilir, her şeyi duyar, görür ve hissederler (!)
Bu günlük de bu kadar.