YEŞİLÖZ KIYI KUMULU
Yeşilöz kıyı kumulu; Antalya’nın Alanya ilçesi, Yeşilöz köyü sahilindedir. Kıyı kumulunun kuzeyinde Bıçakçı çayı, güneyinde Gökçeler deresi bulunuyor. Bu derelerin dışında Gazipaşa-Alanya arasında 7 büyük dere daha var. Bu akarsuların taşıdığı toprak ile bu bölgedeki kıyı kumulları oluşmuştur. Yeşilöz kıyı kumulunun bulunduğu yerdeki kumul 1972 yılında yayınlanan Antalya toprak kaynağı envanter haritasına göre 8,5 km uzunluğunda ve 217 ha alana sahip.
Yeşilöz kıyı kumulunu Fransız Prof. Dr. Jean-Marie Géhu ve İspanyol Prof. Dr. Manuel Costa ile 28 Haziran 1988’de araştırdık. Büyük taneli kumlar ve çakıllardan oluşan bu kumulun hemen arkasında tarlalar başlamaktaydı. Kıyı kumulunun arka taraflarına toprak dökülerek bu kumullar tarlalara dönüştürülmüştü. Bu kumulu 1988’den sonra ikinci bir kez araştırma olanağı bulamadık. Bu araştırmamızda kıyı kumulunda 3 bitki topluluğu tespit ettik. Bunlar;
1. Salsolo – Euphorbietum peplis
2. Matthiolo bicornis – Sileneetum kotschyi
3. Scrophulario – Sarcopoterietum spinosi
Tespit edilen bitki topluluklarından ikinci ve üçüncüsü dünyada sadece Türkiye’ye özgü olan (endemik) bitki topluluklarıdır. İkinci bitki topluluğu Türkiye’de sadece Muğla (Fethiye) ve Antalya (Göynük, Kemer, Antalya’nın hemen batısı ve Yeşilöz) kıyı kumullarında, üçüncü bitki topluluğu ise Türkiye’de sadece Antalya (Side, Gölyeri ve Yeşilöz) kıyı kumullarında bulunmakta.
Bu bitki topluluklarından birincisini denize en yakın şerit olan plaj kuşağında, ikinci bitki topluluğunu daha sonraki hareketli kumullar kuşağında ve üçüncü bitki topluluğunu en gerideki şerit olan sabit kumullar kuşağında tespit ettik. Burada varlığı en büyük tehlike altında olan, en çok çiğnenen plaj kuşağında olan birinci bitki topluluğu. İkinci ve üçüncü bitki toplulukları ise dünyada sadece burada ve Akdeniz kıyılarımızın birkaç yerinde olan bitki toplulukları olduğu için korunması gereken bitki toplulukları.
Google Earth uydu görüntülerine baktığımızda E-90 Antalya-Mersin karayolunun Yeşilöz sahili kuzeyinde kıyı kumullarından geçtiğini görüyoruz. Karayolunun ikincisi de burada yine kıyı kumullarından geçirilmiş. Yeşilöz sahilinde karayolu ile deniz arasındaki mesafe 170 m ve bu genişlik Yeşilöz güneyinde 300 m.ye kadar çıkıyor. Gazipaşa kıyılarında gel-git yani denizin en yüksek ve en alçak olduğu zamana ait fark 1,01 cm.dir. Bu fark ile deniz kıyıdaki topografyaya bağlı olarak Yeşilöz sahilinde 50–80 m. arasında kıyıdan içeri girmekte. Denizin kıyıda zaman zaman girdiği bu şeridin hemen arkasından itibaren yöre insanları karayolu ile deniz arasında yaygın olarak sera ve daha az olarak tarlalar açmış. Kıyı kumul bitki örtüsü bu kıyıda neredeyse tamamen yok edilmiş görünüyor. Uydu fotoğraflarından üçüncü bitki topluluğunun kalıntıları belli olmakla beraber 1 ve 2’nci bitki toplulukları için bir fikir yürütmemiz mümkün değil.
Kıyılar devlete ait olmakla beraber kıyı kumulları üzerinde sera ve tarım faaliyetlerini birçok kumulda görmekteyiz. Ancak bu faaliyetleri bir türlü göremeyen Çevre ve Orman Bakanlığı, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve bunların taşra kuruluşları ile Valilik, Kaymakamlık gibi kuruluşların vurdumduymazlıkları Türkiye’de kıyı kumul yaşam ortamlarını hızla yok olma sürecine sokmuştur.