Erkan Baş'tan 'süreç' açıklaması: Barış için yargı silahı da susacak mı?
SİYASETBaş, "Barış için yargı silahı da susacak mı? Akın Gürlek o elindeki altıpatları kenara bırakacak mı? Haksız yere esir tutulan siyasetçiler, gazeteciler, muhalifler, serbest bırakılacak mı? diye sordu.
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, Abdullah Öcalan'ın çağrısına ilişkin olarak, “Bu süreç kamuoyuna karşı şeffaf, halkın ve toplumsal muhalefetin katkılarına açık ve TBMM’nin zemininde sürdürülecek ve baştan sona hukuki güvence altına alınacak bir süreç olmak zorundadır” dedi.
TBMM’de yaptığı basın toplantısında açıklamalarda bulunan Baş'ın konuşmasından satır başları şöyle:
'BİZ, HALKLAR ARASINDA, ÜLKEMİZDE, BÖLGEMİZDE, DÜNYADA BARIŞ İSTİYORUZ'
“Cumhur İttifakı’nın ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından ilk yapılan çağrıdan bu yana süreci dikkatle, olabildiğince özenle ve yakından takip etmeye çalışıyoruz. Gelinen noktada, sürece ve sürecin içeriğine ilişkin malumatlarımız son derece sınırlı da olsa böylesi bir gelişmeye karşı değerlendirmelerimizi yapmak, süreci anlamak ve anlayabildiğimiz ölçüde anlatmak sorumluluğuyla karşı karşıya görüyoruz.
Tarihsel sorumluluğumuza uygun hareket etmekten bugün de en küçük tereddüt göstermiyoruz. Sırtımızı dayadığımız sosyalizm düşüncesi, doğal bir sonucu olarak en ağır tehdit ve saldırılar karşısında bile halkların kardeşliğini, barışı, bizim ülkemizde de Kürt halkının eşit yurttaşlık başta tüm temel haklarını savunmaktan imtina etmemeyi görev olarak omuzlarımıza yüklemiş durumda. Biz, barış istiyoruz. Halklar arasında, ülkemizde, bölgemizde, dünyada barış istiyoruz. Türkiye İşçi Partisi’nin siyaseti barış siyasetidir."
'BARIŞ GÖMLEĞİ SİZE BİRKAÇ BEDEN BÜYÜK GELİR'
"Bir yandan Trump’la dost olup bir yandan barış istenemez diyoruz. O yüzden bir yandan NATO üyeliğiyle övünüp diğer yandan barış istenemez diyoruz. Doğrudan iktidara söylüyorum. Filistin’in üstüne bomba yağdıran sonra utanmazca Gazze’nin çocuklarını parayla satın alabileceğini düşünen utanmazlar sizin dostunuz ve müttefikinizse, Almanya’da ırkçı partiyi destekleyen Musk, Türkiye’de sizi savunuyorsa, barış gömleği size birkaç beden büyük gelir. O yüzden önce dünyada barış istiyor muyuz, burada anlaşmamız lazım. Biz barış istiyoruz ama zokayı da yutmayız."
'TÜRK’Ü KÜRT’E, KÜRT’Ü TÜRK’E DÜŞMAN ETTİLER'
"Türk’ü Kürt’e, Kürt’ü Türk’e düşman ettiler. Yüzlerce yıldır birlikte yaşayan Türk ve Kürt halklarının arasına kan girmesine kim neden olduysa, sıvasız evlere kim ateş düşürdüyse, kim yoksulların, emekçi çocuklarının canını aldıysa suçludur. Türk’ü Kürt’e, Sünni’yi Alevi’ye düşman edip emekçileri bölmeye birbirlerine düşürmeye çalışan bir siyasi anlayışa karşıyız. İntikam peşinde değiliz ama balık hafızalı da değiliz. Biz unutsak, tarih unutmaz."
'BİZ, HALKLARIN BARIŞMASINI İSTİYORUZ'
"Biz, halkların barışmasını istiyoruz. Ülkemizde, bölgemizde ve dünyada barış istiyoruz. Yıllarca Kürtler ağlarken Türkler gülmez. Türkiye’nin doğusu dertliyken batısı sevinemez dedik. TİP, Türkiye tarihinde ilk defa ‘doğu sorunu’ dediği için ‘Kürt sorunu’ dediği için hedef tahtasına kondu. Ama bir adım geri atmadık, yine atmayacağız. Çünkü bu topraklarda eşitsizlik var. Çünkü bu topraklarda egemen olan bir sermaye düzeni, eşitsizlik üretiyor, eşit yurttaşlık istemiyor. Bugün bile Kürt'ün seçtiğini tanımıyor, partisini kapatıyor, dilini öğrenmesini istemiyor, diline ‘bilinmeyen dil’ diyor. Bunlar, mahkemelerde anadilinde savunma yapmak isteyen insanlar karşısında Kürt’ün dilini bilmediklerini söylüyorlar, ama iş seçimde oy istemeye geldiğinde seçim meydanlarında Kürtçe konuşmaktan imtina etmiyorlar. İşte bu, ikiyüzlülüktür."
'BİZ, BARIŞA GÜVENCE ARIYORUZ'
"Halkların düşmanlığına dönük uygulanan bütün politikalarla, halkları düşmanlığa iten ne varsa bunların tümünün ortadan kaldırılması için mücadele ediyoruz, talep ediyoruz. En başta özgürlüklerden ve demokrasiden bahsedeceğiz. Biz, barışa güvence arıyoruz. Barışın başlamasını ama mutlaka sürmesini istiyoruz. Peki, rejim ne istiyor? Rejim, neye güvence arıyor? Cumhurbaşkanı adayı bile olamayacak Recep Tayyip Erdoğan’ın görev süresinin uzamasını mı istiyorlar? Anayasa’nın bunun için değişmesini mi istiyorlar? Diyarbakır’da, İstanbul’da yoksul mahallenin her birisinde görüyoruz. Halklar, barış istiyor çünkü savaşlar, Saraylarda yaşayanların zenginleşmesini, gecekondularda yaşayanların evlatlarını kaybetmesine neden oluyor. Bizim evlerimize ateş düşüyor, biz bu yüzden barış istiyoruz. Fakat iktidara da soruyoruz, bu kayyum rejiminin şekil değiştirip sürmesiyle mi mutlu olacaksınız? DEM Partili belediyelere atanan kayyumlar, daha bir hafta önceki HDK tutuklamaları, her gün yeni bir CHP’li belediye başkanına, her hafta yeniden Ekrem İmamoğlu’na dönük soruşturmalar, neyin peşindesiniz?"
'BARIŞ, TAYYİP ERDOĞAN’IN BAŞKANLIK ŞANTAJINDAN ÇOK DAHA BÜYÜKTÜR'
"Biz barışta şeffaflıkla, demokratik adımlarla TBMM’nin devreye girmesiyle, barışın ancak sendikaların, kitle örgütlerinin özneleşmesiyle, halkın sözünü özgürce ve daha güçlü söylemesiyle ulaşabileceğimize inanıyoruz. Şantajla asla değil. Barış için bağımsız bir ülke ve demokrasi gerekir. CHP’nin belediyelerine, muhalefete sopa gösteriliyor o zaman önce hep beraber o sopayı indireceğiz. Çünkü bugün egemen olan siyaset, milliyetçiliği kışkırtmaktan, milliyetçiliği yedekleyip kendine işlevli bir muhalefet yaratmaktan başka hiçbir şeye yaramıyor. İktidar, hala ve her gün bu ülkenin topraklarına yeni zehirler atmaktan vazgeçmiyor. Aklı sıra halkı yine bölecek, parçalayacak ve bunun sonucunda yine yönetecek. Barış, Tayyip Erdoğan’ın başkanlık şantajından, Tayyip Erdoğan’ların bu ülkeye gösterdiği sopadan çok daha büyüktür."
'BUGÜN GÖRÜYORUZ, YARGI DA İKTİDAR TARAFINDAN BİR SİLAH OLARAK KULLANILMAKTADIR'
"Barış için yargı silahı da susacak mı? Akın Gürlek o elindeki altıpatları bir kenara bırakacak mı? Haksız yere esir tutulan siyasetçiler, gazeteciler, muhalifler, serbest bırakılacak mı? Sansür, ortadan kalkacak mı? Bunların gerçekleşmediği bir iklimde kalıcı bir barıştan söz edemeyiz. Bunlar, gerçekten barış isteyenler için turnusol kağıtlarıdır. Bu süreç kamuoyuna karşı şeffaf, halkın ve toplumsal muhalefetin katkılarına açık ve TBMM’nin zemininde sürdürülecek ve baştan sona hukuki güvence altına alınacak bir süreç olmak zorundadır. Bütün bu söylediklerim asla bu sürece taş koymak, baltalamak olarak görülmemelidir. Tam tersine bu süreci bozmak isteyenler olduğunu görüyoruz."
İlginizi Çekebilir
Beyaz Saray, Hamas'la doğrudan görüşme haberlerini doğruladı
ABD'nin Hamas'la ilk kez doğrudan temas kurduğuna dair haberler, Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt tarafından doğrulandı.
DEM PARTİLİ ODUNCU, ‘SANSÜR YASASI’NIN KALDIRILMASINI TEKLİF ETTİ
DEM Parti Batman Milletvekili Zeynep Oduncu Kutevi, kamuoyunda “sansür yasası” olarak anılan ve Ekim 2022’de yürürlüğe girmesinin ardından binlerce soruşturmaya konu edilen “yanıltıcı bilgi” düzenlemesinin kaldırılmasıyla ilgili kanun teklifi verdi.
Gergerlioğlu, “Urfa’da Sağlık Alarmı: Bebek Ölüm Oranlarındaki Kritik Artış ve Denetim Eksikliği Var”
DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, yenidoğan bebek ölümlerinin araştırılması komisyonunda konuştu. Süreci titizlikle takip eden Gergerlioğlu, SGK tarafından hazırlanan raporu ciddiyetsiz bulduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Ömer Seyfettin ve Mehmet Emin Resulzade'yi andı
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu , “6 Mart milletimizin iki büyük evladının ahirete irtihallerinin seneyi devriyeleridir!..” diyerek Ömer Seyfettin ve Mehmet Emin Resulzade'yi saygı ve sevgi ile andı.