RENGİNİ “YEŞİL”E ÇEVİRDİLER
CESUR DAVRANDILAR MODANIN RENGİNİ “YEŞİL”E ÇEVİRDİLER
Şu kriz ortamında firmaların kendilerini insana saygı, çevreye saygı, dünyayı etkileyen iklim değişikliğine duyarlı bir dönüşüme geçmesi gerçekten cesaret ister.
Çünkü bütün bunları yapmanın maliyeti ürünlerde yüzde 20 artışa neden oluyor.
Türk hazır giyim ve perakendecilik sektöründe karı – koca Gülden Yılmaz ve Yılmaz Yılmaz, markaları “Koton” için gerekli cesareti gösterdiler, sürdürülebilirlik adına tüm çağdaş unsurları portföylerine dahil ettiler. “Yeşil Moda” kavramını Türkiye’de benimseyen ilk önder firma olmayı başardılar.
Öncesinde, “Yaşama Saygı” ana başlığıyla bir manifesto yayınladılar. Ve harekete geçtiler.
Sürdürülebilirlik uygulamalarını ve hedeflerini yansıtan 2022 Sürdürülebilirlik Raporu’nu da açıkladılar.
2040 yılına kadar “Karbon Nötr” olmayı hedefleyen marka 2022’de gelirinin yüzde 25’ini sürdürülebilir ürünlerden elde etti.
Ne güzel değil mi?
Geçen Salı günü AKM Divan’da bir grup gazeteciyle onları izledik ve dinledik. Oldukça iddialı bulduğumuz firmanın patron ve yöneticileri
Rapor çıktılarını açıklarken heyecanlı ve bir dünya markası olabilmenin hırsını yansıttılar.
Bu arada Suya Saygı Koleksiyonu’nun yeni sezonunu da tanıtıldı.
İKLİM TOPLANTISINDA TEK MARKAMIZ OLDU
Ben, öyle firma toplantılarına sık giden bir gazeteci değilim. Ama Koton’un cesaretinden etkilendim.
Neden mi?
Geçenlerde 30 Kasım - 12 Aralık tarihleri arasında Dubai’de gerçekleşen COP28 yani iklim değişimiyle mücadele toplantılarına katılan ilk ve tek moda markası olmuş.
Böyle firmaları da Türk ekonomisi ve iş dünyası adına takdir etmek lazım.
29 ülkede 433 mağazası bulunan ve on- line kanallarla birlikte toplam 69 ülkede moda severlerle buluşan Koton’ın, 2020 yılında yayımladığı ‘Yaşama Saygı’ Manifestosu ile sürdürülebilirlik çalışmalarını ‘Dünyamıza Saygı’, ‘İnsana Saygı’, ‘Topluma Saygı’ ve ‘İşimize Saygı’ başlıklarında ele alındığı anlatıldı..
Sürdürülebilirlik alanındaki çalışmalarını kamuoyuyla şeffaf şekilde paylaşacağını ifade eden marka, hedeflerinin ve ilerlemeleri gösteren ikinci sürdürülebilirlik raporunu yayımladı.
Buna göre marka, 2040 yılına kadar karbon nötr şirket olma hedefinde yol almaya tüm hızıyla devam ediyor. Geri dönüştürülmüş ve çevre dostu hammadde kullanımına ağırlık veren, ayrıca toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda öncü faaliyetlere imza atan marka, sürdürülebilirlik çalışmalarıyla 2022 yılında;
- Cirosunun yüzde 25’ini sürdürülebilir ürünlerden elde etti,
- Kullandığı enerjinin yüzde 33’ünü yenilebilir kaynaklardan sağladı,
- Plastik atıklarını yüzde 22 oranında azalttı, Türk perakende sektöründe ilk imzacısı olduğu Better Coton ile yaptığı üretimi genişletti.
Bu arada toplam üretimin yüzde 15’i iyi pamuk uygulamalarından geldi. Bakın neler yaptılar:
- Suya Saygı projesinde kullanılan sürdürülebilir malzemelerle 4 sezonda 62 milyon litre su tasarrufu gerçekleştirildi ve yaklaşık bir ton daha az karbon salınımı gerçekleştirildi.
- Global kadın çalışan oranı yüzde 64’ten yüzde 72’ye, kadın yönetici oranın yüzde 52’den 54'e taşındı,
- ‘El Emeği’ projesiyle 2016’dan bu yana Güneydoğu Anadolu’dan 6 bin kadını üretim zincirine dahil edildi.
DALMA REKORTMENİ ERCÜMEN KOLEKSİYON YÜZÜ
Toplantıya Koton Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Yılmaz, Koton Yönetim Kurulu üyesi ve Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı Gülden Yılmaz, Koton CEO’su Dr. A. Bülent Sabuncu ve Suya Saygı Koleksiyonu’nun yüzü Şahika Ercümen katıldı.
Koton Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Yılmaz, COP28 izlenimlerini aktardığı konuşmasında “Bu sene COP28’de ilk kez moda endüstrisinden bahsedildi. Sürdürülebilir moda endüstrisine geçiş için çözümler, inovatif yaklaşımlar paylaşıldı. Biz de Türkiye’nin sürdürülebilirlik konusunda öncü markalarından biri olarak hem bu inovatif yaklaşımları duymak hem de deneyimlerimizi paylaşmak
için COP28’e katıldık. Türkiye’de sürdürülebilirlik alanında önemli inisiyatifler alan bir şirketiz, orada Türkiye’yi temsil etmekten mutluluk ve gurur duyduk. Hem paydaşlarımız hem de sektörümüz adına güzel mesajlar vermiş olduk. Bu seneki zirveyi önceki etkinliklerden farklı kılan çok daha kapsayıcı bir zirve olmasıydı. Sivil toplum, iş dünyası, bürokrasi, aktivistler, bilim insanları hep birlikteydi ve çözüm için ortak çalıştılar” dedi.
ÜRETİRKEN NE TÜKETTİKLERİNE BAKIYORLAR
Koton Yönetim Kurulu üyesi ve Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı Gülden Yılmaz ise şu açıklamada bulundu:
“Dünya değişiyor. Eskiden ne ürettiğimize bakardık. Şimdi üretirken ne tükettiğimize de bakıyoruz. Çözüm gelecekse ancak topyekün bir mücadeleyle gelecek.
“ Bireyler, kurumlar ve devletler hep beraber çözümün parçası olacak. Koton hızlı büyüyen, global, dinamik, trend ve fırsatlar sunan, tutkulu bir organizasyon. Türkiye’de ve dünyada milyonlarca tüketiciye ürün ve hizmet sunan, etki gücü yüksek, sorumluluk bilinciyle çalışan bir markayız.
“Gelecek vizyonumuzda sürdürülebilirlik birinci gündem maddesi olmaya devam edecek. Biz bu yolculukta aynı kararlılıkla yürüyeceğiz.”
65 BİN FİDANA DESTEK
Koton CEO’su Dr. A. Bülent Sabuncu da önemli bilgiler verdi:
“2040 yılına kadar karbon nötr olmayı ve 2030’a kadar da tüm tesislerimizde yenilenebilir enerji kullanmayı planlıyoruz. Ayrıca 2026 yılına kadar geri dönüştürülmüş ambalaj kullanımı oranını 2023'e kıyasla yüzde 50 oranında artırmayı hedefliyoruz.
“Genel müdürlük, lojistik merkezlerimiz ve 41 mağazamızda Sıfır Atık Sertifikası aldık, diğer mağazalarımızda sertifikalandırma süreci devam ediyor. 65 bin fidanın dikilmesi girişimlerini destekledik. Çalışan memnuniyetimiz ve bağlılığımız bu sene Great Place To Work tarafından sertifikalandırıldı. Şirketimiz ürün kalitesini sürekli artırırken dijitalleşme yoluyla daha geniş kesimlere ulaşmayı amaçlıyor..”
DENİZLER VE OKYANUSLAR YAŞAM ALANIM
Marka, ilginç bir uygulamayı da hayata geçirdi. Dalma rekorlarıyla ünlü Şahika Ercümen’i yeni koleksiyonuna YÜZ olarak seçti.
“Suya Saygı Koleksiyonu, böylece denizlerin ve okyanusların kızı Şahika Ercümen ile hayat buldu. Ercümen öyle heyecanlıydı ki, duygusal bir konuşma yaptı ve denizlerin ve okyanusların kirletildiğini gündeme getirdi. Sözü ona veriyorum:
“Yaklaşık 25 yıldır okyanustayım, dünyamız için çok kısa bir zaman olan 25 yılda büyük bir değişime tanık oluyorum.
“Sudaki ısınma, plastikler, yasadışı ve aşırı avlanma okyanuslar için büyük tehdit oluşturuyor. Su benim evim, deniz ve okyanuslar yaşam alanım. Evimi korumak için, çözüm için bir şeyler yapmak istiyorum. Koton’la ortak amacımız bizi Suya Saygı Koleksiyonu için bundan 3 yıl önce bir araya getirdi. Koleksiyonumuz suyun her damlasını korumak ve dünyamıza dost ürünler tasarlamak amacıyla her sezon büyük bir titizlikle hazırlanıyor. Bu konuda sorumluluk hissederek suya adanmış bir koleksiyon hazırlayan Koton’la güçlerimizi birleştirmekten mutluluk duyuyorum.”
Şahika, haklısın, denizlerin çok kirli olduğunu her yaz yüzerken görüyorum. Kulaç atarken elime ayağıma takılan çok atık oluyor. Temiz deniz bulmak PİYANGO gibi oldu.
Akarsuların, denizlerin ve göllerin temizliğine çok katkın olacağını düşünüyorum…
Sevgili okuyucular, hepinizin YENİ YILINI candan kutluyorum.