Mersin’de hastaneler ve SAĞLIK…
100 küsür yaşta bir annem var. Ciddi rahatsızlıkları var. Yaklaşık 8 aydır onunla birebir ben ilgileniyorum. O yüzden bu köşedeki yazılarımı da, diğer kamu kurum ve kuruluşlarındaki LOPLAR, AVANTALAR, İHALE düzenlerinin üzerine daha çok gittiğim ve pislikleri ortaya çıkarmak için uğraştığımdan ihmal ettim.
Bakınız, Mersin deki merkez ve ildeki Hastanelerin durumu iç açıcı değil. Yöneticilerin keyfiyetlerine kalmış, idari zihniyet ile yönetilen hastanelerde İŞYERİNDE ÇALIŞMA BARIŞI BÜYÜK ZARAR GÖRÜYOR. Bir yerde hemşire yok iken, diğer birimde fazlası görevlendiriliyor. Çamaşırhanede hemşire çalışır mı? Çalışır ise, orada ne iş yapar? Sağlık il müdürlüğünün kendisine bağlı tüm hastanelerde kamera düzeni var. Bu kamera kayıtlarını kim izliyor, nasıl izliyor? Önce onu iyi araştırın…
Kimler hastanalerde ve müdürlüklede KAMERA işinden sorumlu, oradan kamera kaydı dışarı nasıl sızıyor, bunu sızdıranları nasıl tespit edeceksiniz, bu kamera odasının görevlilerini nasıl seçiyorsunuz, bu kişilerin kemara kayıtlarına girişleri ve çıkışları an ben an kayıt altında mı, kim ne zaman kamera kaydına girip izledi, eskiye dönüp baktı, oradan kopya yaptı, görüntü aldı, bunları kayıt altına alan bir sisteminiz var mı?
Sizin mahremeniz ne olacak? Kayıtlar neden 1 aylık tutuluyor? Hem hastalar, hem ziyaretçiler, hem kamu yararına, en az 6 ay o kayıtların orada tutulması ve saklanması lazım. Bunun için hardiskin yükseltilmesi çok mu zor? Her şeye para bulan devlet hastanenin güvenliği için ilave 20 bin lira bulamıyor mu? Depolamak için terebaytını yükseltin. Niye yapmıyorsunuz? Ayrıca o kamera odasına kim giriyor, nasıl çıkıyor, ardından o cihaza kim elini sürdü, geçmişi kim görüntüledi, kim kopya yaptı, kim oradan görüntü aldı, bu sistemi kuramıyor musunuz? Bakın önemli bir ayrıntı sundum, inşallah tedbir alırsınız, çünkü duyduklarıma inanamıyorum artık.
Geleyim BARANŞI DIŞINDA ÇALIŞTIRILANLARIN hallerine..
Halen TEMİZLİK İŞÇİSİ kadrosunda olanın eline süpürge, toz bezi verip asıl işini yaptıramıyorsunuz… Niye ki? Mini eteği giyip konsomatris gibi kıta kırıta gelip sizlere sekreter olmaları hoşunuza mı gidiyor? Sizin kurumun temizliğini kim yapacak? Tuvaletleri, lavaboları, koridorları bilimum alanlarınızı kim temizleyecek, çöp kovalarını kim toplayacak? Temizlik işçisinin sizde hastanelerde, değişik birimlerinizde hostes gibi, danışma memuru gibi, yön gösterme elemanı gibi kullanılması doğru mu? Birde tutturmuşlar, partinin adamı diye, hiçbir tahsil terbiyesi olmayan bu tipler doktora, çalışana emrediyorlar… Ya böyle rezalet olur mu? O doktor, o çalışanda, ooo, filan bey filan hanım göndermiş diye temizlikçiyi tıppışlıyor… Sisteme bak ya?! Bu sağlık nasıl düzgün yol alsın?
Halen Hastane ve birimlerinizde Hasta ve hasta yakınları ile EHİL ve LİYAKAT sahibi yöneticileriniz ve ona bağlı çalışanlarınız olmadığı için DÜZGÜN İLETİŞİM sağlayamıyorsunuz…
İletişim; duygu, düşünce veya bilgilerin çeşitli yollarla başkalarına aktarılmasıdır. Aktaranın başkalarını, başkalarının da aktarını anlaması sürecidir. Beden dili, ses tonu, kullanılan kelimeler, fiziksel görünüş, içinde bulunulan ortam gibi çok sayıda faktör iletişimi etkilemektedir. Etkili bir iletişimle insanlar, bulundukları ortamda kendilerini daha iyi ifade edebilmek için daha iyi ilişkiler kurarlar. İletişimin doğru kurulması, yanlış anlaşılmaların da önüne geçer. Bu da gereksiz tartışmaları ve sorunları önler. Huzurlu bir çalışma ortamı sağlıklı bir iletişimle sağlanır. Hasta ve yakınlarıyla iletişimde, iletişim genel ilkelerinden ve tekniklerinden yararlanmak gerekir. Ancak her hastanın da farklı olduğu, nevi şahsına münhasır olduğu da unutulmamalıdır. Bu noktada hasta ve yakınlarıyla etkili iletişim kurulması son derece önemlidir. Zira sağlık hizmetleri sunanların, hasta veya hasta yakınlarıyla etkili iletişim kurmaları, sağlık hizmetlerinden fayda sağlanması açısından önemlidir. İletişim hasta ve hasta yakınlarının sağlık hizmetleriyle ilgili algısını doğrudan etkilemektedir. Hasta ve yakınlarıyla etkili iletişim kurulmaması hizmetin olumsuz değerlendirilmesine neden olabilmektedir. Hasta Hakları Yönetmeliği’ne göre, hasta sağlık hizmetlerinden nasıl faydalanabileceği konusunda bilgi isteyebilir. Bu hak sağlık kurum ve kuruluşları tarafından verilen her türlü hizmet ve imkânın neler olduğunu ve müracaat edilen kuruluşta verilen sağlık hizmetlerinden faydalanma usulünü öğrenme haklarını da kapsar (Hasta Hakları Yönetmeliği Md. 7). Hastaya gerekli bilgilerin verilmesi hususu hastayla etkili iletişim kurulmasında temel noktalardan birini oluşturmaktadır. Hastaya, sağlık kurum veya kuruluşunun hastalığıyla ilgili gerekli bilgileri vermesi gerekmektedir. Bilgi, mümkün olduğunca sade şekilde, tereddüt ve şüpheye yer verilmeden, hastanın sosyal ve kültürel düzeyine uygun olarak anlayabileceği şekilde verilmelidir (Hasta Hakları Yönetmeliği Md. 15,18). Hasta ve yakınlarının zihinlerinde iletişimin düzeyinin eksik olduğuna dair algı oluşursa, sağlık hizmetine ilişkin algı da olumsuz olmaktadır. Sağlık hizmet sunucusunun iletişiminin yetersizliğine ilişkin hastada oluşan algı, hastanın farklı şekillerde tepki vermesine neden olabilir. Bu tepki bazen hekimi veya sağlık kurumunu değiştirmek, bazen tedavi protokolüne uymamak, bazen hukuksal yollara başvurmak şeklinde netice verebilmektedir. Ayrıca sağlıklı iletişim kurulamaması veya yetersiz iletişim kavga, gürültü ve tartışmalara, gereksiz sorunlara ve saygısızlıklara neden olabilir. O nedenle hasta ve yakınlarıyla etkili iletişim kurulması gerekir. Bunun için de genel olarak ifade etmek gerekirse;
Sağlıklı bir iletişim için hastanın veya yakının kendilerini ifade etmesine izin verilmeli ve aktif bir şekilde dinlenmelidir. Empati yapılmalıdır. Yüz yüze iletişim kurulmalıdır. Bu şekilde beden dili de iletişimde kullanılmış olacaktır. İlgisiz davranmak, başından savmak, bağırmak-çağırmak, azarlamak, sabırsızlık göstermek, dinlememek, sorulara cevap vermemek, surat asmak vs. gibi yanlış iletişim davranışlarından kaçınılmalıdır. Gülümsemek, tatlı dilli olmak, sevecen davranmak, şefkat göstermek, nazik olmak, güvenilir olmak, zaman ayırmak, bilgi vermek, yol göstermek, endişelerini ve korkularını gidermeye çalışmak vb. gibi doğru iletişim davranışları gösterilmelidir. Tıp, insanın insana acıma ve yardım etme dürtüsünden doğmuştur. Bunlar göz önüne alınırsa daha etkin ve verimli hizmetler sunulur.
Kurum içi hiyerarşiyi takan yok, dinleyen yok, kuralara uyan yok!!!
Kamu kurumları görev ve yetki bakımından hiyerarşik biçimde, yani ast-üst biçiminde örgütlenmiştir. Bir başka ifadeyle birimler arasında bir derece ve mertebe silsilesi söz konusudur. Hiyerarşi bağı ile merkezde en büyük üstüne bağlı olan kamu görevlisi, kanunu kendiliğinden ve kendi anlayışına göre uygulamaz. Kaynaklarını daha etkili, daha verimli, daha tutumlu kullanan, hukuka uygun ve hesap verebilir bir yönetim için hiyerarşik düzenin korunması gerekir. Devlet memurları, resmi sıfatlarının gerektirdiği itibar ve güvene layık olduklarını hizmet içindeki ve dışındaki davranışlarıyla göstermek zorundadırlar (657 s. DMK. Md. 8). Eş dost kayırmacılığı (kronizm), akraba kayırmacılığı (nepotizm), partizanlık, ideolojik yaklaşımlar vb. nedenlerle hiyerarşinin bozulması; eşitlik, dürüstlük, tarafsızlık, görevin yerine getirilmesinde kamu hizmeti bilinci ve halka hizmet bilinci gibi etik ilkelerin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda belirlenmiş olan sadakat, tarafsızlık ve devlete bağlılık gibi yükümlülüklerin zedelenmesine neden olur. Bu da görevlerin gerektiği gibi yapılmasını engeller. Dolayısıyla kamu yönetimine olan güvenin sarsılmasına sebep olur. O nedenle işyerlerinde hiyerarşik düzeni bozan, profesyonel işleyiş düzenini aksatan yaklaşımlardan ve ilişkilerden kaçınmak gerekir. Özel ilişkiler olsa bile bu ilişkilerin işe yansıtılmaması daha uygun bir yaklaşım olacağından sağlık kurumlarındaki her alanda buna özen gösterilmesi gerekir. Bunlara uyulmaz ise sonuç ortada işte. Hastanelerde, kimin eli kimin cebinde belli değil. Kim kimin amiri, memuru belli değil.
Devam edeceğim.
ALLAH BU DEVLETE VE MİLLETE ZEVAL VERMESİN
CEVAP HAKKINA SAYGILIYIZ.
Cevabı yazıda, adı geçen ilgilisi ve yetkilisi göndermesi gerekir. Telefon ve iletişim bilgilerini koymayı unutmayınız.
CEVAP GÖNDERECEĞİNİZ e- posta ADRES: