haberanaliz
Dr.Binhan OĞUZ

Dr.Binhan OĞUZ

Mail: binhanoguz@gmail.com

ÇİN’İN GÜCÜ DEVAM EDİYOR

ÇİN’İN GÜCÜ DEVAM EDİYOR

Tarımdan elektrikli otomobile her yerde VE TÜRKİYE’DE

Haber Analiz sevgili okurlarımla arayı açmışım yine…ama tembellik veya umursamazlık değil sebep, özellikle Türkiye gündemindeki olumsuzluklar bu derece almış başını giderken okuyucuyu teknik konularımla sıkmayım demiştim ancak geçtiğimiz Cumartesi günü Xi Jinping ve Joe Biden, Peru'nun Lima kentinde, Apec zirvesi Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği Forumu vesilesi ile oturum aralarında yüz yüze görüşmelerde bulundu haberleri gelince dayanamadım yeniden Çin’in ticari gücüne odaklanmaya, paylaşımlara karar verdim. Bu dünya ikilisinin görüşmesi benim Çin’in, özellikle dış ticaret, hamlelerine dikkatimin yoğunlaştığı bir döneme denk gelmesi de ilginçti; Çin’den Türkiye’ye önemli miktarlarda meyve sebze ithalatı var denmişti…ben de “sanırım gelen az miktar Rusya piyasasına yöneliktir.” diye aklımdan geçirmiştim fakat eldeki ilgili verileri yinede inceledim.

Comtrade verilerilerine göre, Türkiye’nin Rusya’dan sonra en fazla ithalat yaptığı ülke konumunda olan Çin’den 2023 yılında ülkemize toplam 45 milyar dolara yakın bir ithalat yapılmıştır; (2019 yılında aynı ülkeden ithalat maalesef  toplam 19 milyar dolar olmuş) 2023 verilerine göre Çin’in ihracatında 26. Sıradayız…ama ne üzücüdür ki ülkenin toplam tedarikçileri arasında ancak 59. Sırayı alabilmişiz.

Sevinelim ki tarımsal ürünler ithalatı yok denecek kadar az… Yukarıdaki satırlarda değindiğim Çin’den meyve sebze ithalatı neyseki korkulacak boyutta değil. Türkiye’nin  Çin’den yaptığı ithalatta 2023 yılında önde gelen ürünler: Telefon cihazları, ses, görüntü veya diğer bilgileri almaya veya vermeye mahsus diğer cihazlar, otomatik bilgi işlem mak. bunlara ait aksesuarlar; manyetik veya optik okuyucular, verileri koda dönüştüren ve işleyen mak., diyotlar, transistörler vb. yarı iletken tertibat; ışık yayan diyotlar, monte edilmiş piezo elektrik kristaller, demir veya alaşımsız çelikten yassı hadde ürünleri ve otomobiller olarak gözüküyor. Ama Çin kendi kendine yeterli olmadığından bu ülkeye satacaklarımız arasında mutlaka meyve sebze yer almalı oysa Çin, 3 milyar dolara yakın yaş meyve ithalatını Yeni-Zellanda, Şili, Tayland, Vietnam, Avustralya, Filipinler, Peru, G. Afrika, İtalya ve Kamboçya’dan yapmaktadır. Muhtemelen, son yıllarda gerçekleşen politik gelişmeler ve yeni gümrük yasaları uygulamaları ile en büyük ticaretpartneri ABD, Çin’in yaş meyve alımlarında 11. sırada tedarikçi… Çin, kendi kendine yeterli olmadığından ülkenin meyve sebze pazarında açılımlara gideceğine kesin gözü ile bakılıyor ve taze gıdanın artan biçimde e-ticarete konu olaması bekleniyor. Çin'in kişi başına düşen yıllık meyve tüketiminin yaklaşık 149 kilogram olduğu tahmin ediliyor; bu, Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) kişi başına düşen küresel ortalama 69,09 kilogram tahmininin oldukça üzerinde.

Bu arada, Çin’in gıda sektörü açısından çekiciliğine değinirken, ana eğilimleri de hatırlatmakta fayda var; 2020’de toplam yiyecek, içecek  tüketici harcamalarının %8,3'ü e-ticarete atfedildi. Son yıllarda gıda da e-ticaret Çinli tüketiciler tarafından takdir ve beğeni topladı. Yanı sıra tüketici eğilimlerinde 3 ana trend ortaya çıkıyor:

- Atıştırmalık ürün ve tüketime hazır ürünler tüketiminin artması,

-      Ürünün kökenine dair güvenilirlik ihtiyacı, ürünlerin kalitesiyle ilgili güvence,

-      Organik/sağlıklı gıda fenomeni de ivme kazanıyor

Çin’in sunduğu fırsatlarda ülkemiz açısından gıda sektörü son derece önemli olmakla birlikte otomotiv sektörünün sunduklarını da göz ardı edemeyiz; geçtiğimiz yaz dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisi Çinli BYD firması ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Türkiye'de yatırıma yönelik yaklaşık 1 milyar dolarlık anlaşma imzalamıştı. Hatırlatma yapacak olursak, Çin otomotiv sektörü, 2008'den bu yana otomobil ünitesi üretimi açısından ölçülen dünyanın en büyük otomobil endüstrisi olmuştur. Yani, 2024’te Çin’in, hem satış hem de sahiplik açısından dünyanın en büyük otomobil pazarı olacağı tahmini açıklanmıştır. Dünya lideri elektrikli araç üreticisi Çinli BYD’nin Manisa yatırımı ile yıllık 150 bin araç kapasiteli elektrikli ve şarj edilebilir hibrit otomobil hedefi olduğu öğrenildi; söz konusu yatırım alanında pres, gövde kaynak, boyahane, montaj hatlarından oluşan ana üretim aşamalarının bulunacağı söylendi. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından yapılan açıklamaya göre tesis, 2026 sonunda üretime başlayacak ve aktarıldığına göre tesiste 5 bin kişiye kadar doğrudan istihdam sağlanması planlanıyor. Çinli firmanın üretim tesisi ile AR-GE merkezi kurması da öngörülüyor. Mevcut durumda ÇED süreci başlamış bilgisi veriliyor.

Proje kapsamında ayrıca,  şasi, iskelet (frame), motor üretimi (montajı), elektrikli araç bataryası montaj, araç tamponu, fren balatası, araç koltuğu ve araç kliması gibi parçaların üretimine yönelik de fabrikalar kurulacağı bilgileri duyuluyor.

Manisa’daki fabrika Çinli BYD için, Macaristan’ın ardından, Avrupa’daki ikinci yatırım oluyor ve bu yatırımın sunduğu fırsatları otomotiv tedarikçisi Fransız Forvia, eski Faurecia değerlendirmiş gözüküyor; Forvia’nın bütün system ve robot kurulumu için BYD ile  stratejik ortaklığını Macaristan’dan sonra Türkiye’de de güçlendireceği duyurulardan öğreniliyor.

Forvia, halihazırda Çin'deki yedi ortak fabrika aracılığıyla BYD'nin Asya'daki otomobil üretimine araç iç parçaları, koltuklar, elektronik cihazlar ve yazılım sağlıyor. Ortaklık aynı zamanda Shenzhen'de bir araştırma ve geliştirme merkezini ve Tayland'da bir koltuk montaj tesisini de içeriyor.

Yani Çin’i boykot söylemleri geride kalan hikayeler oldu; Çin güçlü kalmış yoluna devam ediyor hatta küresel otomobil satışlarının yavaşlamasından zarar gören Forvia gibi otomobil ekipman üreticileri, globalde yatırımlarını sürdüren Çinli elektrikli otomobil üreticilerinin avantajlarından yararlanmaya ve kendi sahasında geleneksel rakiplerine meydan okumaya çalışıyor.

Bakıldığında, az önce değindiğim BYD gibi yatırımlardan hem Avrupalı ekipmancılar, hem Çinli otomotivciler fayda umuyor .

Manisa’daki projenin, AB tarafından Çin menşeli araçlara uygulanan gümrük vergilerini aşarak Avrupa’ya satış yapmayı kolaylaştıracak bir yatırım olduğu aşikar..

Sevgili okur, girizgahta dikkat çektiğim APEC zirvesi görüşmesi bildiğiniz gibi, Donald Trump'ın iki ay sonra Beyaz Saray'a dönmesinden önce iki başkan arasındaki son görüşmeydi… ve dünyanın en büyük ekonomisi (satınalma gücü paritesi ile), en büyük üreticisi ve ihracatçısı konumunda olan Çin’in  cazibesinden, gücünden hiç de bir şey kaybetmediğinin göstergesi oldu…