haberanaliz
Prof.Dr.Tayfun ÖZKAYA

Prof.Dr.Tayfun ÖZKAYA

Mail: ozkayatayfun@gmail.com

TARIMDA ZEHİR KULLANIMININ ZARARLARINI KİM FİNANSE EDİYOR?

TARIMDA ZEHİR KULLANIMININ ZARARLARINI KİM FİNANSE EDİYOR?

Tarım ilaçları diye isimlendirilen zehirlerin kullanımı sonucu bunları üreten şirketler dışında herkes kaybediyor. Tarım ilaçları önce çiftçiler için bir maliyet unsuru. Arkasından önce çiftçiyi sonra tüketiciyi ve doğayı hasta ediyor, tahrip ediyor. İnsan sağlığına etkileri akut ve kronik diye ikiye ayrılabilir. Akut durumunda kişi bazen ilacı atarken, bazen de tüketici zehir atılan tarım ürünlerini tüketirken çok kısa bir süre sonra zehirleniyor. Uzun vadede olan kanser vb. etkilere ise kronik etkiler diyoruz. Zehirlerin yaratmış olduğu zararın bir kısmı işte bu hastalıkları tedavi etmek için yapılmakta. 

2012 yılında Brezilya’nın Parana Eyaletinde zehirlenip sağlık kurumlarına başvuranları tedavi etmek için yapılan masraflar araştırılmış. Yani akut sorunlar ele alınmış. Bunun toplam 149 milyon dolar olduğu belirlenmiş. Bu masraf tarım ilaçlarını satın almak için harcanan değerle karşılaştırılıyor. Dikkatinizi çekerim. Bu çalışmada kanser gibi uzun vadeli yani kronik sorunlardan kaynaklanan maliyetler hiç dikkate alınmamış. Kronik etkiler ile ilgili araştırmanın kolay olmadığını da ekleyelim. Sonuç şöyle: Satın alınan her bir dolarlık tarım ilacı için 1.28 dolar akut sağlık sorunlarını tedavi etmek için harcanmış. Bu zehirlenenlerin bir kısmı yaşamaya devam edebiliyor. Onların yaşam konforlarında meydana gelen kayıpları parasallaştırmak tabii ki mümkün değil ve bu hesaba da dâhil değil. (Kaynak: Soares, W.L., Porto, M.F., “Pesticide use and economic impacts on health”, Rev. Saude Publica, 2012, vol. 46 (2), pp. 209-17’den aktaran Navdanya International, Manifesto- Food For Health, Cultivating Biodiversity, Cultivating Health,2019.) 

ABD’de daha geniş kapsamlı bir araştırma yapılıyor. 1990’da ABD’de pestisitlerin kullanımından kaynaklanan çevre ve halk sağlığı masrafları 8,1 milyar dolar olarak saptanmış. Tarım ilaçlarına harcanan para ise 4 milyar dolardır. Harcanan her bir dolara karşılık 2 dolarlık bir değer kaybolmaktadır. (Kaynak: Pimentel, D., Greiner. A., “Environmental and socioeconomic costs of pesticide use” in Pimentel, D., Techniques for reducing pesticide use: economic and environmental benefits, 1992, pp. 51-78.’de aktaran: Navdanya International, Manifesto- Food For Health, Cultivating Biodiversity, Cultivating Health,2019.)

Bu verdiğim araştırmalarda tarım ilaçlarının akut veya kronik sağlığa veya çevreye verdiği zararları kısmen de olsa gidermek için yapılan bu masraflar, tarım ilaçlarından kaynaklanmakla birlikte bunları üreten şirketler bu masraflarla hiç ilgilenmemektedir. Bu masrafları dışlamaktadırlar. Bunlara ekonomide olumsuz dışsallıklar diyoruz. Şimdi siz alt komşunuza sizden kaynaklan bir su basması nedeniyle zarar verdiğinizde bunu ödersiniz. Ama bu şirketler hiçbir şey ödemiyorlar. Eğer ödeselerdi kesinlikle zarar ederlerdi. Yaptıkları iş aslında ekonomik değildir. İnsan sağlığı ve hayatı ise hesaplanamaz. Burada sadece hesaplanabilen unsurlar dikkate alınmıştır. 

Nerede ise bütün devletler zehir kullanımına dayanan endüstriyel tarımı, uyguladıkları politikalarla desteklemekte ve yaptığı zararların bir kısmını ödemektedirler. 

Endüstriyel tarımın aslında ekonomik olmadığı birçok araştırma ile ortaya konmuştur. Bunu “Endüstriyel Tarımın Doğal Kaynak Muhasebesi” adlı yazımda anlatmıştım. Kârlı gibi gözüken endüstriyel tarım; hesaplanmayan ve toprakta meydana gelen aşınma, çevreye verdiği zararlar ve endüstriyel tarımı destekleyen devlet destekleri çıkarıldığında zarar göstermektedir.